#tüm alchera entry'leri

bu tiplere bir de sen acı çekmeyi seviyorsun denildiğinde "ben de istemez miydim onu unutmayı öheheööheğ" diye salya sümük cevap verenler var.İstemiyorsun abi işte inkar etme, sen girdiğin her ortamda ondan bahsederek nasıl onu unutabilirsin?İçinde yaşa acını, bugününe yarınına taşımamaya çalış bizim de kafamızı sikme ya.

cidden ilgilenmiyorum, bir şey ister misiniz denildiğinde de anca su veya kahve falan isterim ama muavinin servis yapmaya başlamasıyla meraklı gözlerin koridoru kesmesini zevkle izlerim.

aktroll olsun olmasın tartışmak anlayışı kendi düşüncelerini dikte ettirmek olan insanlarla uğraşasım gelmiyor artık.Biri de çıksın desin ki "aaa bak ben bunu hiç bu açıdan düşünmemiştim, teşekkür ederim" yok abi illa kendileri doğru.Özellikle o insan açıp tarihiyle ilgili doğru düzgün kitap okumamış, okusa bile hep yanlı yazarları tercih etmiş, cumhurbaşkanımız ne dese doğrudur kafa yapısında olan biriyse yolumu değiştiririm.

Bu durum sadece bende yoktur herhalde, paketteyken sigara böyle bir bitmiyor bakıyorsun içine çokmuş gibi görünüyor ama sardığın sigaralar o tabakadayken hemencecik bitiyor.Çözemedim bu işi, tabaka kullanmayı mı bıraksam ne yapsam skldgs

uzun süredir kullanmıyordum zaten sırf okuldaki duyurular için açmıştım, okul bitsin tekrar kapatırım.bu dönemde millet neden facebook kullanır onu da anlamış değilim, babam bile sıkılıp facebook'unu kapattı bizim ne işimiz var orada.

nasıl da severim.yaz günlerinde geçerdim pencerenin karşısına, yakardım sigaramı kendimi şarkılarının kollarına bırakırdım.

Evet insanlar istediği gibi yaşasın, koşsun, sıçsın ama sen tutup da belirli bir ideolojiyi savunduğunu söylerken ona ters düşen hareketler yaparsan kimse kusura bakmasın kıçımla gülerim bu mevzuya.
Ev baktığımız bir dönemdi, emlakçıya gittik falan ev gezdiriyor bize.Arkadaşımla aramızda dedik ki yorulduk bugünlük bu kadar yeter starbucks'a falan geçelim.Bizim müthiş milliyetçi emlakçımız bu lafı duydu ve kahveci bilmem ne paşa varken neden starbucks'a gidiyorsunuz tarzında cümlelerle öğütlere başladı, coca cola'yı kötüledi, israil ürünlerini boykot ettiğini söyledi ve tam o anda telefonu çaldı.Telefonu neydi peki? iphone'un o dönemdeki son modeli.Biraz önce bizim içeceğimiz kahveye laf eden abimiz elinde son model telefonla geziyor.
Telefonu telefon yapan ve asıl işlevini yerine getiren piyasada sürüsüyle telefon var, iphone seçmek bir lükstür ve ihtiyaç sorgulatan cinsten bir üründür.Noam Chomsky de der, ihtiyacımız olmayan bir sürü şeyi alıyoruz ve onlarsız yaşayamayacağımızı sanıyoruz diye.
Uzun lafın kısası kapitalizm iliklerimize kadar işlerken kendimizle çelişmekten öteye gidemiyoruz.

Eski sevgililerimle karşılaşamamak gibi güzel bir durumum var.İki sokak ötede oturan eski sevgilimle henüz bir kez bile karşılaşmadım.Bir tanesini de ben görmüştüm, o beni görmemişti.Ne yapılacağını bilmediğin bir anın içine sürüklenmek istemem o yüzden ya o beni görsün, ben onu görmeyeyim ya da tam tersi.

Bitmedi çay kahve edebiyatınız.İkisinin de yeri ayrıdır, ikisi de güzel şeylerdir.

-Annemin yaptığı yemeklerin kokusu,
-yağmurdan sonraki toprak kokusu,
-güzel demlenmiş çayın kokusu,
-yeni geçirilmiş nevresimin kokusu
-kıyafetlerdeki yumuşatıcının kokusu.