Altı gün savaşı diğer adıyla arap - israil savaşı. 1967 de israil ve komşuları ürdün, mısır ve suriye arasında 6 gün süren savaştır.
Ayrıca mahmut orhan'ın (bkz: mahmut orhan) mix'ini yaptığı parçadir.
Ayrıca mahmut orhan'ın (bkz: mahmut orhan) mix'ini yaptığı parçadir.
1990'ın ağustos ayında gerçekleşen ve körfez savaşının başlangıcı olarak kabul edilen çatışmalardır. ırakınn 7 ay boyunca kuveyti işgaliyle sonuçlanmış ve abd'nin önderliğinde koalisyon güçleri tarafından ıraka karşı mücadele başlamıştır.
1990 yılında ırak, kuveyti eğimli sondaj yaparak kendi petrollerini çalmakla suçladı. öte yandan bazı ırak kaynaklarına göre devlet başkanı saddam hüseyin'in kuveyte saldırma kararı işgalden aylar öncesinden alınmıştı. bazıları ise ırak'a iran-ırak savaşı esnasında aldığı 80 milyon doların üzerindeki borcu ödemediği ve kuveytin ürettiği petrolün çok fazla olmasının ırak ırak petrollerinin değerini düşürmesi gibi sebeplerden dolayı savaşa girdiğini söylemekteydi. 2 ağustos 1990 günü başlayan ve çoğu çatışmalarda ırak cumhuriyet muhafızlarının kuveyt silahlı kuvvetleri üzerinde üstünlük kurmasıyla geçen işgal 2 gün sürdü. çatışmalar sonucunda kuveyti topraklarına katan saddam, kuveyti ırakın 19. ili olarak tanımladı.
1990 yılında ırak, kuveyti eğimli sondaj yaparak kendi petrollerini çalmakla suçladı. öte yandan bazı ırak kaynaklarına göre devlet başkanı saddam hüseyin'in kuveyte saldırma kararı işgalden aylar öncesinden alınmıştı. bazıları ise ırak'a iran-ırak savaşı esnasında aldığı 80 milyon doların üzerindeki borcu ödemediği ve kuveytin ürettiği petrolün çok fazla olmasının ırak ırak petrollerinin değerini düşürmesi gibi sebeplerden dolayı savaşa girdiğini söylemekteydi. 2 ağustos 1990 günü başlayan ve çoğu çatışmalarda ırak cumhuriyet muhafızlarının kuveyt silahlı kuvvetleri üzerinde üstünlük kurmasıyla geçen işgal 2 gün sürdü. çatışmalar sonucunda kuveyti topraklarına katan saddam, kuveyti ırakın 19. ili olarak tanımladı.
soğuk savaşın başlangıcı 1945-1953 yılları arasıdır. yayılması 1953-1969 yılları arasında gerçekleşmiştir. yumuşama ve 2. soğuk savaş dönemi 1969-1985 yılları arasında olup bitişi 1985-1991 yılları arasında gerçekleşmiştir.
rusya 2. dünya savaşından sonra Doğu avrupayı komünist yapmaya çalışıyordu. bunu üzerine ABD Rusyaya karşı olarak avrupaya yardım (Marshall Planı) yapmaya başladı (kalkınması için). Rusya bunu üzerine Cominform Planını oluşturdu. bunun amacı avrupayı komünistleştirmeyi hızlandırmaktı. ABD'nin bu plana cevabı gecikmedi. 9 nisan 1949'da NATO'yu kurdu. amaç sovyetler birliğine güvenliği için ABD'nin katkısını sağlamak, bölgeye tehtit oluşturmadan Almanyanın yeniden silahlanmasını gerçekleştirmekti. Rusya durur mu hemen karşılık olarak Varşova paktını kurdu
rusya 2. dünya savaşından sonra Doğu avrupayı komünist yapmaya çalışıyordu. bunu üzerine ABD Rusyaya karşı olarak avrupaya yardım (Marshall Planı) yapmaya başladı (kalkınması için). Rusya bunu üzerine Cominform Planını oluşturdu. bunun amacı avrupayı komünistleştirmeyi hızlandırmaktı. ABD'nin bu plana cevabı gecikmedi. 9 nisan 1949'da NATO'yu kurdu. amaç sovyetler birliğine güvenliği için ABD'nin katkısını sağlamak, bölgeye tehtit oluşturmadan Almanyanın yeniden silahlanmasını gerçekleştirmekti. Rusya durur mu hemen karşılık olarak Varşova paktını kurdu
boris vian ve john steinback'in eserlerinden kopyala yapıştır yapılmış ve sahneye konulmuş kaliteli bir tiyatro oyunu.
geçtiğimiz hafta sonu itibariyle fatih reşat nuri güntekin sahnesinde (unkapanı) izlediğim harikulade oyun. detaylara gelecek olursak;
- metin çok iyi kurgulanmış ve sonuçlanmış. arada şu da olsa bu da olsa diyeceğim hiçbir şey bulamadım.
- sahne, konsepte özenle uydurulmuş ve bilhassa asılı botlar tek kişilik oyunun ne denli kalabalık olduğu duygusunu oluşturmuş.
- mert turak'ı daha önce sahnede izlememiş biri olarak kendisinden özür dileyerek başlamak istiyorum. böyle bir performans olamaz, birden fazla karakter bu kadar güzel canlandırılamaz! mest oldum, kafaca savaşa gittim geldim! helal olsun, yolun da sonuna kadar açık olsun!
- negatif eleştiriyi tabii ki sona sakladım: ey bir grup akılsız istanbul şehir tiyatroları sahne seyircisi, bir kere de telefonun çalmasın ya da oynama şununla ki ışığı gözümüzü almasın, arkadaşınla da oyunun kritiğini oyundan sonra yap! bunu da öğrenmeniz için illa fırça mı atmak gerekiyor size?
özetle bu tek perdelik oyun, "bak işte ben bu oyuna giderim!" dedirtecek bir oyundur, tavsiye edilesidir
geçtiğimiz hafta sonu itibariyle fatih reşat nuri güntekin sahnesinde (unkapanı) izlediğim harikulade oyun. detaylara gelecek olursak;
- metin çok iyi kurgulanmış ve sonuçlanmış. arada şu da olsa bu da olsa diyeceğim hiçbir şey bulamadım.
- sahne, konsepte özenle uydurulmuş ve bilhassa asılı botlar tek kişilik oyunun ne denli kalabalık olduğu duygusunu oluşturmuş.
- mert turak'ı daha önce sahnede izlememiş biri olarak kendisinden özür dileyerek başlamak istiyorum. böyle bir performans olamaz, birden fazla karakter bu kadar güzel canlandırılamaz! mest oldum, kafaca savaşa gittim geldim! helal olsun, yolun da sonuna kadar açık olsun!
- negatif eleştiriyi tabii ki sona sakladım: ey bir grup akılsız istanbul şehir tiyatroları sahne seyircisi, bir kere de telefonun çalmasın ya da oynama şununla ki ışığı gözümüzü almasın, arkadaşınla da oyunun kritiğini oyundan sonra yap! bunu da öğrenmeniz için illa fırça mı atmak gerekiyor size?
özetle bu tek perdelik oyun, "bak işte ben bu oyuna giderim!" dedirtecek bir oyundur, tavsiye edilesidir
çetin mi çetin mücadeleler verip savaştan galip ayrılıp hatta destanlar yazılıp masa başında -anlaşmalar, pazarlıklar ve üçkağıtlar- ile kazandıklarımızdan hatta daha fazlalarından vazgeçmek zorunda olma durumudur. çok acı bir olaydır ve defalarca ülkemizin başına gelmiştir. en yakın ve son zamanlarda tekrar gündeme gelen savaşta kazanıp masada kaybettiğimiz anlaşmalardan biri de Lozan'dır. misaki milli sınırlarına göre musul'un bizim toprağımız sayılması gerekirken lozan'dan sonra bıze kalan topraklar hatayı bile kapsamamaktadır. ya sen doğru düzgün askerin bile olmadan, silahın cephanen bile olmadan 7 düvele karşı savaşmış ve savaştan galip gelmişsin. savaştığın ülkeler rusya ingiltere fransa falan süper güçler yani. bunları yenmişsin, masada galip edasıyla otursana. yapamamışız işte veya yapmamışız yorum sizin artık.
osmanlı da 1787 yılında avusturya ve rusyayla savaşa girmiş. 2 yıl sonra fransız ihtilali olmuş. avusturya da rusya da imparotorluk ya. fransız ihtilali ile milliyetçilik yükseliyor bunlar korkmuş ve savaştan çekilme kararı almış. savaştığın taraf savaştan çekilmek istiyor kaybetmiş yani. e hazır kaybetmişken yap anlaşmaları kopar koparabildiğini. ama yok ne yapmışız avusturya ile ziştovi anlaşmasını imzalamışız. biz aldığımız toprakları geri vermişiz karşılığında onlar da aldıklarını bize geri vermiş. elde var sıfır. rusya napıyor peki. çekilirken yaş anlaşması yapıyor 1792'de kırımın rusyaya ait olduğunu tanıyacaksın diyor. biz de kabul ediyoruz.
1897 türk yunan savaşı, prut savaşı, trablusgarp savaşı... vb
osmanlı da 1787 yılında avusturya ve rusyayla savaşa girmiş. 2 yıl sonra fransız ihtilali olmuş. avusturya da rusya da imparotorluk ya. fransız ihtilali ile milliyetçilik yükseliyor bunlar korkmuş ve savaştan çekilme kararı almış. savaştığın taraf savaştan çekilmek istiyor kaybetmiş yani. e hazır kaybetmişken yap anlaşmaları kopar koparabildiğini. ama yok ne yapmışız avusturya ile ziştovi anlaşmasını imzalamışız. biz aldığımız toprakları geri vermişiz karşılığında onlar da aldıklarını bize geri vermiş. elde var sıfır. rusya napıyor peki. çekilirken yaş anlaşması yapıyor 1792'de kırımın rusyaya ait olduğunu tanıyacaksın diyor. biz de kabul ediyoruz.
1897 türk yunan savaşı, prut savaşı, trablusgarp savaşı... vb
yoğun türkiye gündeminin duyarcıları da diyebiliriz.
milletvekili, yazar, yönetmen, oyuncu, senarist, gazeteci, sivil toplum örgütü ve kadın kurumları temsilcilerinin bulunduğu 170’i aşkın isim imzaladıkları mektubu milletvekillerine göndermiş.
sonuç, linç yiyorlar.
not: listede (bkz: hasip kaplan) gibi ironiklerde var.
kaynak
milletvekili, yazar, yönetmen, oyuncu, senarist, gazeteci, sivil toplum örgütü ve kadın kurumları temsilcilerinin bulunduğu 170’i aşkın isim imzaladıkları mektubu milletvekillerine göndermiş.
sonuç, linç yiyorlar.
not: listede (bkz: hasip kaplan) gibi ironiklerde var.
kaynak
Kendi savaşmayacağını bildiği için garibanın çocuğunu cennete gideceksin diye kandıran ve bu dünyada cenneti yaşayanların genelde yaptığı davranış türüdür. Bu çığırtkanlık türü diktatör destekçileri tarafından gerçekleşir ve unutulmasın diktatörler savaş çıkarmadan gitmez.
Ardında yürdükleri özetleyeyim...
Ardında yürdükleri özetleyeyim...

Yüz üstü düşen asker kafirdir söylemi
kadir mısırlıoğlu
kadir mısırlıoğlu
1939'dan 1945'e kadar süren ölen 65 milyon insanın ise %33'ü asker, %67'si sivil olan savaştır.
Hitler, Mussolini, Stalin gibi karakterlerin ün yaptığı adına onlarca film çekilen yakın çağ tarihinin en büyük olaylarından birisidir.
Hitler, Mussolini, Stalin gibi karakterlerin ün yaptığı adına onlarca film çekilen yakın çağ tarihinin en büyük olaylarından birisidir.
1.dünya savaşı'nda 1915- 1916 yılları arasında gelibolu yarımadasında osmanlı devleti ile itilaf devletleri arasında yapılan tarihin en kanlı muharebelerinden biridir.
bu bölgenin jeopolitik bakımdan çok büyük öneme sahip olması bu denli büyük çatışmaların yaşanmasına sebep olmuştur. savaşın yaşandığı yer karadenizin açık denizlere tek çıkış noktasıdır.
büyük şair mehmet akif ersoy, çanakkale şehitlerine yazdığı dizilerle bu savaşı şöyle özetliyor:
Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesîf orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde -gösterdiği vahşetle- "bu: bir Avrupalı! "
Dedirir -yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, Yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.
Yedi iklîmi cihânın duruyor karşına da,
Ostralya'yla berâber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâ'ûna da züldür bu rezîl istîlâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asîl,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise, hakkıyle sefîl,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahrîbe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb...
bu bölgenin jeopolitik bakımdan çok büyük öneme sahip olması bu denli büyük çatışmaların yaşanmasına sebep olmuştur. savaşın yaşandığı yer karadenizin açık denizlere tek çıkış noktasıdır.
büyük şair mehmet akif ersoy, çanakkale şehitlerine yazdığı dizilerle bu savaşı şöyle özetliyor:
Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesîf orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde -gösterdiği vahşetle- "bu: bir Avrupalı! "
Dedirir -yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, Yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.
Yedi iklîmi cihânın duruyor karşına da,
Ostralya'yla berâber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâ'ûna da züldür bu rezîl istîlâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asîl,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise, hakkıyle sefîl,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahrîbe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb...
