daha demin star'da fragmanına denk geldiğim dizi. özcan deniz ile irem helvacıoğlu oynuyormuş başrollerde. anladığım kadarıyla romantik bir dizi olacak ama biraz da böyle mistik de bir havası var sanki. cuma akşamları boş geçiyordu ya benim için iyi oldu :) merak edenler varsa fragmanı ekledim:

fragman
"ilk defa para verip kitap alma sebebim sendin, genel kültürü severdin.
ilk defa geneleve gitme sebebim de sendin, sen o kahpe orospulara benzerdin."
türkiye'nin ilk nano-micro influencer platformu.

instagram takipçi sayınıza göre paylaşım başına para veren uygulama.

yaptığınız paylaşımı 4 gün sonra kaldırabilirsiniz. hatta yeni paylaşım yapmak için yaptığınız paylaşımı kaldırmanız gerekiyor.

genelde turkcell paylaşımları oluyor. (bip-paycell gibi)

toplam bakiye 25 tlyi geçtiğinde çekim yapabiliyorsunuz. (3 iş gününde banka hesabınıza para geliyor.)

hangi sıklıkla paylaşım geldiği belli olmuyor. bazen haftada 2 paylaşım geliyor bazen de 1 ay paylaşım gelmediği oluyor.

ben 1 yıldan uzun süredir kullanıyorum toplam 250 tlden fazla para kazandım.

instagramdan paylaşım yaparak ek gelir kazanmak isteyenler göz atabilir.
web sitelerinde veya youtube kanallarında reklam göstererek kullanıcının para kazanmasını sağlayan google ürünü.
mine söğüt’ün 2003 basımlı romanı.

Hediyeleşmek için özenle kitap seçmeye bayılan bir olduğum için aldığım en güzel hediyelerden biri olduğunu düşündüğüm kitap. Daha başlamadım fakat elimdeki kitabı bitirdikten sonra başlamak için sabırsızlandığım kitaplardan biridir. Karşımda durmuş bana tebessüm ediyor şu an bu güzel kitap.
Türk edebiyatının önemli yazar ve çevirmenlerindendir. Üç şairin aşkının yansıdığı ve şahsına şiirler yazılmış kadın. Usta şair turgut uyar’ın aşkı ve eşi.
şu an ucuncu sayısı elimde.
içindeki netflix güzellemelerini beğeni ile okurken son sayfada tam sayfa Netflix reklamı görünce "sende mi brütüs"dedim.
guzelliklerimizi neden koruyamıyoruz ki ?
Kolombiyalı yazar gabriel garcia marquez’in büyülü gerçekçilik akımının etkilerini satır aralarına serpiştirdiği yapıtı.

1 Mayıs 1981’de yayınlanan kitap ilk bakışta basit bir cinayet romanıymış izlenimi verse de esasında toplumsal yozlaşmaya karşı sert bir eleştiri niteliği taşıyor. Bir töre cinayetine kurban edilen Santiago Nasar karakteri kitabın başından sonuna değin “suçlu mu yoksa masum mu?” ikileminde yürütülüyor. Fakat yazar bu ikilemin yarattığı durumun bile esasında ne kadar gereksiz olduğunu yüzümüze vuruyor gizliden gizliye. Çünkü hangi seçenek doğru olursa olsun bir cinayeti hiçbir neden haklı göstermez. Nasar suçlu da olsa masum da olsa bu vahşice öldürüldüğü gerçekliğini değiştirmiyordu.