jim morrison ve ray manzarek’in 1965 yılında los angeles, kaliforniya'da kurduğu rock grubu. jim morrison’un ölümüyle sona ermiştir.
halüsinasyon gördüren uyuşturucuların etkisi altında yapılan rock müzik türüdür.
lsd gibi halüsinojen maddelerin patlama yapmasıyla dolaylı yoldan ortaya çıkmıştır.
lsd gibi halüsinojen maddelerin patlama yapmasıyla dolaylı yoldan ortaya çıkmıştır.
kısaca LSD ya da LSD-25 olarak bilinen, uzunca liserjik asit dietilamid halüsinojenik uyuşturucu madde.
halk arasında asit olarak da bilinir. İlk olarak 1936-1943 yılları arasında albert hoffman tarafından çavdar mahmuzundan sentezlenmiştir. yarısentetik psikoaktif bir maddedir.
ayrıca bu hede nice rock gruplarının doğuşuna sebep olmuştur.
(bkz: psychedelic rock)
(bkz: lsd kullanımının zararları)
halk arasında asit olarak da bilinir. İlk olarak 1936-1943 yılları arasında albert hoffman tarafından çavdar mahmuzundan sentezlenmiştir. yarısentetik psikoaktif bir maddedir.
ayrıca bu hede nice rock gruplarının doğuşuna sebep olmuştur.
(bkz: psychedelic rock)
(bkz: lsd kullanımının zararları)
sebebi neydi ki
Gerçek hayata dönünce afallayıp bu neydi şimdi dediğimiz an...
Örnekleri;
ıssız adam
kaybedenler kulubü
into the wild
fight club
Örnekleri;
ıssız adam
kaybedenler kulubü
into the wild
fight club
bütün ülkelerde ve türkiye'de fazlaca denk geldiğimiz restaurant,cafe açma durumdur. özellikle fiyatlar kişinin ününe göre daha da tavan yapabilir. normal br restaurantta yediniz 10 liralık şeyi ünlü mekanı diye 20 tlye yemeniz mümkün.
daha önce yıllar boyunca yaklaşık 9-10 farklı otobüs firması denemiş biri olarak, sorunun cevabının kanımca belli olduğu sorudur:
(bkz: uçan tavşanlar kümesi)
(bkz: boş küme)
ya da
(bkz: yok öyle bir şey)
(bkz: uçan tavşanlar kümesi)
(bkz: boş küme)
ya da
(bkz: yok öyle bir şey)
"kurumlar siyasi partilerden bağımsız yapılardır" kısmından sonra bana ofiste kahkaha attıran entry barındıran başlıktır.
hocam farkında mısınız akp'nin torpilinin işlemediği yer kalmadı memlekette. o derece ki artık iş bitirmek/halletmek için torpiller çarpışıyor, daha kuvvetli torpili ayakta olan kazanıyor.
liyakat olması gerekendir ve ülkemizde hayaldir.
hocam farkında mısınız akp'nin torpilinin işlemediği yer kalmadı memlekette. o derece ki artık iş bitirmek/halletmek için torpiller çarpışıyor, daha kuvvetli torpili ayakta olan kazanıyor.
liyakat olması gerekendir ve ülkemizde hayaldir.
20 yaşında okuduğum için utanç duyduğum herkese tavsiye ettiğim kitaptır. Konusu için;
Beyaz Zambaklar Ülkesinde, Mustafa Kemal Atatürk zamanında Türkçeye ilk kez çevrildi. Atatürk, kitabı okuduğunda bu destansı başarıya tek kelimeyle hayran olmuştu. Derhal kitabın ülkedeki okulların, özellikle askeri okulların müfredatına dahil edilmesini emretti. Türk askerleri ülkelerindeki “yaşamı yenilemek” için mutlaka bu kitabı okumalıydılar. O vakitler, kitap o kadar çok ilgi gördü ki, Kuran-ı Kerim’den sonra en çok okunan kitap haline geldi.
Bu kitap tüm yoksulluğa, imkansızlıklara ve elverişsiz doğa koşullarına rağmen, bir avuç aydının önderliğinde; askerlerden din adamlarına, profesörlerden öğretmenlere, doktorlardan işadamlarına kadar, her meslekten insanın omuz omuza bir dayanışma sergileyerek, Finlandiya’yı, ülkelerini geri kalmışlıktan kurtarmak için nasıl büyük bir mücadele verdiklerini, tüm insanlığa örnek olacak biçimde gözler önüne sermektedir. Halkların destansı özverisiyle yoksulluktan kurtularak, ekonomik, politik ve kültürel olarak nasıl mükemmel bir ülke yaratılabileceğini gösteren, okurlara dudak ısırtan ölümsüz bir eser.
Kitapta beğendiğim yerlerden biri
Beyaz Zambaklar Ülkesinde, Mustafa Kemal Atatürk zamanında Türkçeye ilk kez çevrildi. Atatürk, kitabı okuduğunda bu destansı başarıya tek kelimeyle hayran olmuştu. Derhal kitabın ülkedeki okulların, özellikle askeri okulların müfredatına dahil edilmesini emretti. Türk askerleri ülkelerindeki “yaşamı yenilemek” için mutlaka bu kitabı okumalıydılar. O vakitler, kitap o kadar çok ilgi gördü ki, Kuran-ı Kerim’den sonra en çok okunan kitap haline geldi.
Bu kitap tüm yoksulluğa, imkansızlıklara ve elverişsiz doğa koşullarına rağmen, bir avuç aydının önderliğinde; askerlerden din adamlarına, profesörlerden öğretmenlere, doktorlardan işadamlarına kadar, her meslekten insanın omuz omuza bir dayanışma sergileyerek, Finlandiya’yı, ülkelerini geri kalmışlıktan kurtarmak için nasıl büyük bir mücadele verdiklerini, tüm insanlığa örnek olacak biçimde gözler önüne sermektedir. Halkların destansı özverisiyle yoksulluktan kurtularak, ekonomik, politik ve kültürel olarak nasıl mükemmel bir ülke yaratılabileceğini gösteren, okurlara dudak ısırtan ölümsüz bir eser.
Kitapta beğendiğim yerlerden biri

bana son derece absürd gelen iştir.
anlayamıyorum iyi güzel gitmişsin bodrum'a, yok italya'ya yaz günü anladık da, be kardeşim dışarısı kar buz farkında mısın? hayır hava size göre soğuk bana göre sıcak mı demeye getiriyorsun? naptın kombiyi mi kökledin ya da alttan sübliminal mesaj mı veriyorsun?
fakir fukara, ne bileyim sokak hayvanları soğuktan donarken; bunlarda kafalar bir dünya, hala hava peşinde. allah akıl fikir versin bu insanlara.
anlayamıyorum iyi güzel gitmişsin bodrum'a, yok italya'ya yaz günü anladık da, be kardeşim dışarısı kar buz farkında mısın? hayır hava size göre soğuk bana göre sıcak mı demeye getiriyorsun? naptın kombiyi mi kökledin ya da alttan sübliminal mesaj mı veriyorsun?
fakir fukara, ne bileyim sokak hayvanları soğuktan donarken; bunlarda kafalar bir dünya, hala hava peşinde. allah akıl fikir versin bu insanlara.