Ilıcak ailesinin basınla ilgilenen ilk temsilcisi (bkz: kemal ilıcak) 1932 yılında Amasya'nın Kızseki köyünde doğmuştur. Ilıcak 1984 yılında "Yankı" dergisinde yayınlanan bir röportajmda kendisini şöyle anlatmıştır: "1938 yılında babamı kaybettim. Beş kardeş babasız kalmıştık, annemin kanatları arasında hayatımızı sürdürmeye başladık. İlk, orta ve lisede okuduğum yıllar, benim için fevkalade sıkıntılı yıllardı. 1944-45'de çocuk denecek yaşta amelelik yaptım. Ağabeyime annem bir dükkân açmıştı. Babamdan kalma bir dükkândı bu. Okul dışında, sokakta oynamak yerine, bu dükkânda çalışmak da yine benim işimdi. Böyle sıkıntılarla meşakkatlerle orta ve lise tahsilimi Amasya'da tamamladım. Yüksek tahsil için İstanbul'a geldim. Burada bir taraftan da Gazetecilik Okuluna devanı ettim. Gazeteciliğe başlangıç tarihim l957 dir. Gazetelerde muhabirlik yaparken acaba bir yayın organı da çıkartabilir miyim diye düşünüyordum. Düşündüm ve haftalık (bkz: radyo mecmuası)nı çıkartmaya başladım. Bir buluşla "Radyo Mecmuasını kokulu yaptık. Türkiye de ilk defa böyle bir yayın piyasası çıkmış oldu. Dünyada ise benzer bir yayın piyasası sadece Arjantin'de yapılmıştı. Bu sebeple mecmuamızın adını değiştirdik. Adını Kokulu Radyo Mecmuası " koyduk. Daha sonra "Türk Birlik" adında bir gazete çıkardım. Bu gazete, önce aylık olarak yayımlandı. Sonra haftalık, sonra da günlük olarak Türk basın hayatında yerim aldı. Bu gazete Türk esnaf ve sanatkârlarına hitap ediyordu.'
Doğuş Grubunun kurucusu (bkz: ayhan şahenk) 1929 yılında doğmuştur. İş hayatına Ankara Hukuk Fakültesinde eğitim gördüğü sıralarda başlayan Şahenk ilk işi 13 Mart 1950 yılında Çivril'deki İşıklı göl ikinci kısım inşaatında başlamıştır. Ayhan Şahenk, Puantörlük, muhasebecilik, makine onanmı, planlama, alacak verecek işleri ile ilgilenerek inşaat müteahhitliğine işin temelinden başlamıştır. D.P. iktidarı döneminde doğrudan (bkz: adnan menderes)'in teşviki ile baraj ve otoyol gibi kamu projelerini yüklenerek inşaat sektöründe ilerleyen Şahenk' 17 Haziran 1966'da Doğuş İnşaat ve Ticaret A.Ş.'yi kurmuştur. 1974 yılında gıda sektörüne giriş yapan Şahenk, Filiz Gıda Sanayi ve Tic. A.Ş.'yi kurmuştur. Gıda sektörüne girdikten bir yıl sonra 1975 yılında finans sektörüne giren grup Yapı Kredi Bankasından hisseler ve (bkz: imar bankası)'nı satın almıştır. Dikey büyüme yolunu seçen Doğuş Grubu 22 Nisan 1975 tarihinde holding'e dönüşmüştür. 1976 yılında turizm sektörüne giren grup, 1980 yılında inşaat sektöründe büyüme yoluna gitmiştir. 1980 yılında Libya Projesi, Yemen projesi, (bkz: aslantaş barajı) ve HEPP, Urfa Tüneli, Otoyol Projelerinin inşaatlarını üstelenen (bkz: doğuş holding) aynı yıl Yapı Kredi Bankası hisselerini ve İmar Bankası'nı satmıştır. Doğuş Holding'in finans sektöründen uzak kalışı sadece üç yıl sürmüştür, 1980 yılında İmar Bankasını satan grup 1983 yılında (bkz: türkiye garanti bankası)'nı satın almıştır. Bu bankanın alınlından dört yıl sonra 1987 yılında Qatari ortaklığı ile Körfezbank A.Ş.'yi kurmuştur. Doğuş grubu 1987 yılında otomotiv grubunu kurarak General Motors'un distribütörlüğüne başlamıştır. Doğuş Holding'in büyümesi 90'lı yıllarda da devam etmiştir. Grup 1991 yılında Doğuş Hava Taşımacılığı A.Ş.'yi kurmuştur.
60 yaşındaki yerel gezginimiz.
gezgin olma hikayesi şöyle: kıskanç bir kocayla ve 3 çocukla sürdürdüğü zor bir yaşam. ardından boşanma ve nefes alma. hacca gitme hikayesiyle başlayan yol serüveni mısır, pakistan, fas, viyana, roma şeklinde devam eden hür kız lakabını kendine yakıştıran, bunun da hakkını veren kadın gezgin.
tanınma hikayesi: ayder yaylasına bir turla giden ayşe teyze ayağını burkar yolda, zaten beli de ağrıyan teyzemiz bir aracı durdurur(bkz: otostop çekerken yaşanan ilginç anılar) kızımız otostopçudur da aynı zamanda. neyse interrail türkiye adlı gezgin grubundan bir çifttir ayşe teyzeyi aracına alanlar. ayşe teyze gideceği yere varınca araçtan iner. ancak biraz hafiflemiş olarak. çünkü fotoğraf makinesini araçta unutmuştur. adı geçen çift sahibine ulaşmak için makineyi bir açar ki efenim eiffel önünde etek savurmalı pozlar mı dersiniz, akıllara kazınan pisa'yı itmeyi becerememiş pozlar mı dersiniz abbaaww. makineden tam bir gezgin teyze çıkmıştır. grupta bu fotoğrafı paylaşılan ve tanıyan var mıdır diye aranmaya başlanan ayşe teyze birden akşam haberlerinde boy göstermeye başlamıştır. sonra mı? bizim sohbetimize çağla şıkel'in programından çıkıp gelmişti mesela(swh) ve sohbetimizin üzerinden bir kaç ay geçmişti ki, teyzemiz tedx'te konuşmacıydı. waoov yeah.
ancak bu sadece bilet alıp boş boş gezmiş insanın ünlü olma şansı değil. çünkü sadece gezmek değil onu farklı kılan. o aynı zamanda farkındalığı da yüksek bir insan. şu cümleyi ağzından duydum sohbetimiz sırasında: ülkemize kim gelirse gelsin, arap da gelsin, suriyeli de gelsin, niye ötekileştirelim ki insanları, onlar da insan değil mi?
vay babaağın gemiğine teyzem naptın sen yaa
g.o.r.a.'daki mavi donun var mı repliğiyle akıllara kazınan pornocu olmayan konulu film yapımcısı karakter. cem yılmaz'ın açıklamalarından yıllardır filmi beklenmekte ama maalesef henüz bir gelişme bulunmamakta. yine de teaserlardan arif v 216 filminde olacağını görmek de bir keyiflendirmedi değil.

işte o teaser
g.o.r.a. ve a.r.o.g. filmlerinin baş karakteri her türlü halı, kilim, turistik faaliyetin adamı büyük gezgin. yeni serüveniyle yeniden aramızda olacakmış 2018'de.

(bkz: arif v 216)
yaptıkları şakalar ve sosyal değerler harika. yurtdışındaki videolardan izleyip ''bizde olsa kesin dayak yer'' ''bizde olsa kesin öldürürler'' dediğimiz şakaları yapan youtube kanalı.

youtube kanalı
üç kağıtçı devlet yapılanmasının yıllar içinde halkını da kendine benzetmesi olayıdır. veya tam tersidir. halk zaten üç kağıtçıdır halkın içinden gelen devlet yöneticileri de üç kağıtçıdır. herkesin birbirini sikmeye çalıştığı bir memleket oldu türkiye. herkesin kolay para peşinde koştuğu, adam gibi üretimin olmadığı üretimde kalan 3-5 insan üzerinden geçinen milyonlarca insan yığınının yaşadığı bir ülke. dünya ya bir faydası olmayan tüketim topluluğu.
nerde o köylü milletin efendisidir diyen nesil nerde o toprağını ekip biçen nesil, nerede o atatürkün sözlerinde bahsettiği zeki çalışkan türk milleti...

edit: bu bir öz eleştiridir. ve üç kağıtçı bir türk tarafından yazılmıştır.