II. Meşrutiyet döneminde, Anayasayı geri getirme mücadelesi olarak başlayan hareket (1908’de) iktidara ulaşmış, bu iktidarı çoğulcu ve nispeten özgür bir ortamda (1913’e kadar) belirli bir süre başkalarıyla paylaşmış ve sonunda kendi iktidar tekelini kurmuş ve bu iktidar tekelini (1913-1918) kökten bir laikleştirme ve modernizasyon programını meclisten hızla geçirmede kullanmıştı.

Kemalist reformlar, 1913-1918 yıllarındaki reformlar gibi, toplumu laikleştirmeyi ve modernleştirmeyi amaçlıyordu. Eylül 1925’te tekke ve zaviyeler kapatıldı ve Kasım ayında, Osmanlı erkeklerinin Sultan İkinci Mahmut’tan beri geleneksel başlığı olan fes yasaklandı, yerini Batı tarzındaki şapka aldı.

Bu girişimler halkın direnişiyle karşılaştı. Tekke ve zaviyeler Müslümanların günlük yaşamında önemli bir rol oynamaktaydı ve şapkaya Hıristiyan Avrupa’nın bir simgesi gözüyle bakılıyordu. Bu direnişi bastırmada İstiklal Mahkemeleri kendisine düşen rolü oynadı. Takrir-i Sükun Kanunu gereğince yaklaşık 7500 kişi tutuklandı ve 660 kişi idam edildi.
yıllardır yaptığı her işte bi yere varmaya çalışan her yaptığında bi katkı isteyen insanların söylemiyle başarılı aklı başında bir insanım. 26 yaşındayım ve artık o kadar sıkılmış bunalmış bi yere varamamış boş hissediyorum ki bunu şu an bu yazıyı toplum içinde yazarken gözlerimin dolmasından, bıraksan ağlayacak düzeyde olmamdan anlayabiliyorum. yazdığım yaptığım uğraştığım görüştüğüm aradığım okuduğum herşey bişeyler için oldu. birine yardımcı oldum o iyi olsun diye birine aradım sordum o iyi hissetsin diye, kitap okudum bana bişryler katsın diye hep bir amaçlaydı. başkaları için yaşadım yaptım demiyorum öyle bi yapım yok ama her yaptığım bi şeye yarama çabasıylaydı. şu an şu yazıyı yazarken bile acaba beni anlayacak biri çıkar mı diye düşünmeden edemiyorum. kurulu düzgün bir hayatım var ama ben hiçbir anından memnun değilim. artık iyi olmak mantıklı düşünmeye çabalamak araştırmak doğruyu aramak doğruyu uygulamaya çabalamak istemiyorum. artık yıllarca yapamadığım şeyi eğlenebilmeyi işe yararlığını ya da yaramazlığını düşünmeden eğlenebilmek daha doğru tabirle yaşayabilmeyi istiyorum
amerikan gevrek firmalarının sıkı sıkıya savunduğu ve tıp tahsili yapmış akademisyenlerin bile ihtilafta kaldığı konudur. ihtilafta kalmış diyorum çünkü kahvaltı etmek son derece zararlıdır diyen bir doktor dahi var.

konunun savunucuları esas itibariyle gece vücudun ortaya çıkan enerji ihtiyacını sabah kahvaltı ile karşılanmasından dem vuruyor. gel gelelim ki olay pek de öyle değil. vücut böylesi durumlarda var olan stokları kullanıyor ve bir şekilde enerji ihtiyacını tedarik edebiliyor.

yadsınamaz gerçeklik ise edilen kahvaltı sonrası diğer öğün süresinin azalması. örneğin sabah 8'de kahvaltı yapıyorsanız 12'deki öğlen yemeğini zor ediyorsunuz (çok acıkıyorsunuz)

bu arada obezite ile mücadelede de kahvaltının bir önemi yok denebilir. bununla mücadele etmek için kahvaltı edip etmemekten ziyade öğün şekillerini ve aralıklarını değiştirmek gerekiyor.
Marvel çizgiromanlarının, sinemaya uyarlanmış, film olarak çekilen bölümü. X-men ve diğer bazı kahramanların yayın haklarının başka film şirketlerinde olması sebebiyle, bazı karakterler gösterilmemiş, bazı karakterler ise (bkz: scarlet witch) farklı isimlerle filmlerde boyut göstermiştir. Hulk filminden başlayarak, endgame e giden bir seridir. Fakat zaman olarak kronolojik sıralarsak,

Captain America: The First Avenger
Iron Man
Iron Man 2
The Incredible Hulk
Thor
Avengers Assemble
Iron Man 3
Thor: The Dark World
Captain America: The Winter Soldier
Guardians of the Galaxy Vol. 1
Guardians of the Galaxy Vol. 2
Avengers: Age of Ultron
Ant-Man
Captain America: Civil War
Black Panther
Spider-Man: Homecoming
Doctor Strange
Thor: Ragnarok
Avengers: Infinity War
Ant-Man and The Wasp

Şeklinde olur. Bu zaman sıralamasına göre bir listedir, çekim sıralamasına göre değil.
bana göre cinemaximumdan çok daha fazla yayılması gereken toplu sinema şeysi. hem fiyat olarak uygun, hem dekorları çok daha iyi, hem koltukları çok daha rahat. görüntü ve ses kalitesi olarak da fena değiller. tavsiye ediyorum efenim.
daha önce de bir çok filmin senaristliğini ve yönetmenliğini üstlenmiş ödüllü yönetmen alex ross perry stephan king'in rest stop adındaki ödüllü kısa öyküsünü sinemaya uyarlayacak. hikaye dinlenme tesisinde iki kadının başından geçen hikayeyi anlatıyor.
Trt Haber'de Ekrem İmamoğlu'nu Pkk ve Hdp ile itham etmek isterken Fetöcülerle olduğu ortaya çıkan insanımsı.

(bkz: belki bilirsiniz)

şebnem bursalı - mucitos-LMdBY
Zaman zaman tv programlarını trolleyen değişik bir kişiliktir.
juno astrology'nin sivri, hınzır, cüretkar yazı dizisi.

KOÇ : arzu ettiği herşeyi

BOĞA: eline geçen herşeyi

İKİZLER: o anda dikkatini çeken herşeyi

YENGEÇ: eksikliğini hissettiği herşeyi

ASLAN: kendisini önemli hissettiren herşeyi

BAŞAK: istisnasız herbişeyi

TERAZİ: o ara hoşuna giden herşeyi

AKREP: işine yarayan herşeyi

YAY: alternatif oluşturan herşeyi

OĞLAK: sorumlu olduğu herşeyi

KOVA: tam olarak çözemediği herşeyi

BALIK: belki kendinden başka herşeyi, belki de sadece kendini … aslında hiçbirşeyi … ya da… amaaan işte öyle bir şey!

burçlar hakkında sivri, hınzır, cüretkar yorumlar