Belediye Meydanı’nda yer alan bina diğerlerine göre yeni sayılır. Belediye Binası’nın inşaatı 1892’de başlayıp 1905 yılında tamamlanmış. İtalya’nın Siena şehrinin Belediye Binası’ndan esinlenerek tasarlanan bu yapı, Kopenhag’ın en turistik noktalarından. Kurulduğu günden bu yana aynı yerde olan Kopenhag Belediyesi Tivoli Bahçeleri’nin tam çaprazında yer alıyor.

Kopenhag lordu ve belediye başkanı başta olmak üzere Kopenhag belediye meclisinin genel merkezidir.

kırşehir belediyesinin güncel borcudur efenim. ahanda bu da ilgili yazı. yeni belediye başkanı, belediye binasına asarak tüm halkın görmesi için bir pankart hazırlamıştır.

"kırşehir belediyesi kamuoyu ile paylaşmak için mali tablo hazırladı.
başkan selahattin ekicioğlu’nun seçim çalışmaları dönemindeki vaatlerinden birisi de belediye gelir ve giderlerinin kamu oyuna açık şekilde dev ekranlardan paylaşılmasıydı.yeni yönetim bu vaadini yerine getirmek için ”gelir-gider” tablosu hazırladı.buna göre kırşehir belediyesinin toplam borcu 462 milyon 70 bin 64.25 tl.bu borcun 50 milyon 533 bin 832,10 tl’si kamu borcu , 120 milyon 948 bin 511,79 tl’si ticari borç ve 290 milyon 587 bin 720,36 tl’sini ise kredi borçları oluşturuyor.aynı zamanda belediyenin 4 milyon 473 bin 635,33 tl kamu alacağı bulunurken hali hazırda elinde 4 milyon 388 bin 803,28 tl nakiti bulunuyor.
kırşehir belediye gelir-gider tablosu kırşehir şehir merkezinde bulunan tabelalar ve dev ekranlardan yayınlanarak kamuoyu ile paylaşılacak."

dünya af örgütünün, dünyanın görmezden geldiği, yanlış hükümler verilen tecavüz caniliğine dikkat çekmek için hazırlamış olduğu video sloganıdır.

"eğer açıkça evet demediyse bu hayır demektir"

Ekrem İmamoğlu'na seçim otobüsünde her şey çok güzel olacak diye bağıran çocuktur.

Adı Berkay'dır. Kendisi bu ülkenin geleceğidir. Ekrem İmamoğlu ve ekibi kendisiyle güzel bir röportaj yapmıştır. Her iki tarafı ayrı ayrı tebrik ediyorum.

röportaj

Kamp yapmış herkesin çevresinde olduğunu düşündüğüm insan tipi. Genellikle konfor ve hijyen koşullarına bağlı gitmek istemezler. Fakat gittiği zaman, temiz havanın, özgürlüğün ve düşündüğü konforsuz ortamın o kadar da konforsuz olmadığını gördükleri saniye en son geri şehre dönmek isteyen insanlar olurlar. Daha önce, başkasının su içtiği bardaktan su içmeyen insanları, kampta üstü kül dolu yumurtaya 8 kişiyle ekmek banarken görmüşlüğüm vardır.

Arkadaşım evet sen, sağdaki, bunu okuyan. Korkma, kampın en kötü yanı eve dönüş yoludur. Önyargılardan sıyrılın lütfen.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı tarafından yürütülen bir tiyatro kurumudur. Darülbedayi'den günümüze kadar gelmiştir.

Şehir Tiyatroları

Bir kadın "işsizim." diyor. Herkes çalışmak zorunda değil, diyorlar.

Bir kadın "geçinemiyoruz." diyor. Kocan ne yapıyor, diyorlar.

Bir kadın "tek o çalışıyor." diyor. Bak işte çalışıyor, diyorlar.

Bir kadın "işten çıkarılsa iş bulamaz." diyor. Susuyorlar. Keşke en başta sussalardı.

Bir kadının ekonomik hayata katılması gerektiğini, modern hayatın gereklerini, eşlerin birlikte çalıştığını inkâr edecek kadar gerikafalı olmayı geçtim, bunu tartışmak için insanların tok olması lazım. Evde bir kişi çalıştığı için maaşın yettiğini sanan kişi binlerce lira aldığı için, fabrikaları olduğu için bu durum ona normal geliyor olabilir. Ancak insanlar asgarî ücretle çalışıyor ve evdeki bireylerin aç kalmaması için bile bu ücret yetersiz.

Modern hayatı geçtik, geçim sıkıntısını tartışıyoruz artık. Bu kadar ekonomimiz ileride(!)

başlığın uzun hali "benim bedenim benim kararım diyen kadının erkek evlat sahibi olunca oğlunu sünnet ettirmesi" olacaktır. (bkz: karakter sınırı sebebiyle yazamadıklarımız)

şahsıma inanılmaz aptalca ve hatta kabul edilmez gelen karardır. sen kimsin de hem benim bedenim benim kararım argümanını savunabiliyorsun ve küçücük çocuğun bedenini deşmeye onay veriyorsun? azıcık tutarlı ola, bu ne yaman çelişki anne diye sormazlar mı?

hayır çocuk aklı erince yaptıracaksa kendi yaptırır zaten. kendi bedeni sonuçta örneğin pipisinin daha güzel görünmesini istiyorsa yaptırır.

başlığı din kategorisinden açmamın sebebi de adı üstünde bu bir sünnet! tüm farzları vacipleri kıldın da sünnetin mi eksik kaldı?

peşin edit: sünnetin faydaları şunlar şunlardır diye dm atana sinkaflı küfürler ederim. önce az düşünün ve kesim biçim sırasında çocuğun karşılaştığı travmayı açıklayın!

not: 99' depremi günü artçı sallantılarda sünnet olan yazar bildirdi.

sevgilisiyle pastaneye gidip limonata içiyordur kesin. bunu orada belirtmenin amacı ne anlamadım. iki muhabbet edersin, konunun nereye gittiğini ya da ne düzeyde olduğunu anlarsın zaten. böyle kezban tavırlarla nereye kadar? hayır uygulama sanki bir tek bizim ülkede amacı dışında kullanılıyor. avrupa’da ciddi ilişki arayanların müdavimi olduğu bir uygulama haline gelmiş durumda. ne yani oradan tanıştığın ve sevgili olduğun adamla sevişmeyecek misin? “hmm ben seninle tinder’da tanıştım, sevişemeyiz”.

Uzun bir adamın pazar günü yapılacak seçim öncesi son çırpınışlarıdır.
Ölünün ardından siyaset yapmak ancak siz ve sizin gibilere yakışır.

Ekrem İmamoğlu diyeceğiz