Danimarka’nın başkenti kopenhag’tadır. Danimarka ve kopenhag gezisi planlıyorsanız, danimarka’yı ve yaşamlarını anlama konusunda başlangıç için oldukça ideal bir yerdir.

Danimarka kraliyet ailesinin halen içinde yaşadığı, şehir merkezindeki saray, 4 yapıdan oluşuyor. Ortada, Sophie Amalienborg’un yerine bu saray
kompleksini inşa ettiren Kral IV. Frederik’in at üstünde heykeli bulunuyor. Etrafındaki dört sarayın isimleri Moltke, Levetzau, Brockdorff ve Schack diye geçiyor.

son gülen hep iyi gülüyor.
neremizle gülüyorduk

Bu amca napıyor şimdi acaba?

bol bol bilimsel kitap çıkaran, gerçekten çok önemli kitapların güzel çevirileri ve basımını üstlenen fakat bir o kadar da pahalı yayınevi.

çeşitli partilerin itirazları sonucu, geçersiz oyların yeniden sayılma işidir. şuana kadar

Bayrampaşa: AKP:85 , CHP: 28
FATİH: AKP: 250, CHP: 78
SARIYER: AKP: 196, CHP: 77
BÜYÜKÇEKMECE: AKP: 72, CHP: 36
BAŞAKŞEHİR: AKP: 95, CHP: 34
BAKIRKÖY: Sayım 258 farkla Ekrem İmamoğlu lehine sona erdi.

kaynak: Özgür Karabat (CHP Milletvekili)

Edit: güncelleme oldukça buraya girmeye devam edeceğim başlık.

edit2: bunlar sadece tamamlanan ilçeler. sayımı devam eden ilçeleri eklemiyorum.

edit3: böyle karışık oluyor diye ahanda size foto, kendim hazırladım, güncellendikçe eklicem.

edit4: https://hizliresim.com/DYvJa3 okunmuyor burdan bakabilirsiniz.

edit5: üskadar -442 yıldırım, +433 imamoğlu (kaydırma)

Şeref yoksunlarının Ankara Batıkent bölgesinde toplu halde köpekleri zehirledikleri ve 20 den fazla canın melek olması ile sonuçlanan durum. Görüntüleri paylaşamıyorum çok acı. Zehirleyen aracın plakasını da bulmuşlar. Neye inanıyorlarsa o belalarını versin.

edit: yapanlar bulunmuş, tutuklanmış ve serbest bırakılmıştır.

Çaylakların yazarlığa adım atmadan önce alındığı listedir.

ysknın açıklamasına göre daha önceden khk ile görevden uzaklaştırılan başkanlar, tekrar seçildikleri yerde mazbata alamayacak, yerine seçimde 2. olmuş partinin adayı geçecekmiş.

e o zaman bu adamları neden seçime soktun diye sormazlar mı? neyse.

dünkü yayından sonra aklıma düşen fikir. her gözümü kapattığımda uzay mekiğinin direksiyonunu kara deliğin içine doğru kırdığımı görüyorum. ya içinde bir hayat varsa. her şeyi içine çeken delik bir miktar da hava barındıramaz mı? deli deli soruları aklıma sokan hayaldir kendisi.

24.1 milyon nüfusu ile Çin'in en büyük eyalet kenti. Uzakdoğu'nun ekonomi merkezi. Son derece düzgün yapılandırılmış olan şehir, oldukça modern binalara ve planlamayla beraber geleneksel yapıya sahip mahalleler ve yerleşim alanları ile dolu. Eski pazar, opera binası, bilim ve inovasyon müzesi gibi gezilebilecek pek çok yeni nesil yapı ve mimari eserle bezenmiş şehir.

1990'ların başına kadar mütevazi bir şehir olan Şangay, 2000 yılında 1000 gökdelenli ve bir o kadarının da yapıldığı bir şehre dönüşmüş. Bu şehrin içinde son derece detaylı bir planlama yatmakta. Bir balıkçı kasabasından 24 milyondan fazla nüfusun yaşadığı bir şehre dönüşmüş.

1990 yılında hükümetin, Şangay borsasını açmasından ve 1992 yılında ekonomik pazar olarak yabancı şirketlere açık alanlar yaratmasından sonra, şehir Çin'in en büyük ekonomik büyümesini gerçekleştiren noktası olmuş. Şehir pek çok mimari esere ve yeni modern yapıya sahip. Örneğin Şangay Kulesi 632 metrelik yüksekliği ve 127 kattan oluşan yapısı ile parmak ısırtıcı bir eser.

Özellikle eski pazar alanı, labirente benziyor. Eski bir çarşı olan bu alanda gerçek geleneksel mimarideki yapıları görebiliyorsunuz.

Eski pazardan diğer bir görüntü....

Şehrin ne kadar düzenle büyütüldüğüne dair bir örnek... Son derece net çizilmişcesine uzanan yollar ve iyi bir trafik planlama...