unutulmayan üşüme anları

/ 5
ene 2017, aylardan şubat. interrail türkiye'nin abant kış kampına gittik. göl kenarı, hava geceleri -40 falan. gündüz de bir o kadar soğuk. çadır idare eder, uyku tulumları eh. içimde termal içlik üstüne bir sürü şey var ama nasıl üşüyorum. böyle bir üşüme yok. kar yanığı oldu burnum, yüzüm falan. işerken çişim donuyor direkt. bira almıstık dondu falan. o zaman cidden üşümüştüm iliklerime kadar.
2015 kışında esenler otogarında beklediğim 1 saattir. bana bir ömür gibi gelmiştir. amcaoğlu gelip alacakta hesapta. eve nasıl gittiğimi hatırlamıyorum dahi.
2 haziran 2020 günü Litvanyanin nida adası dan son vapuru kaçırmışiz 3 kişi dışarıda yattık saat 3 e kadar herşey normaldi. Sabah 3 te hava birden soğudu. Zaten yeterince kuzeydeyiz. Unutulmaz yaşanır
Birkaç yıl önce kışın arkadaş dedi ki dayımın Silivri'de yazlığı var hafta sonu oraya gidelim takılırız, Ps oynarız. Tamam dedik gittik 5 kişi. Yazlık dediği daha tam bitmemiş neredeyse yarısı inşaat halinde ev ama deniz kenarında konumu mükemmel. Giderken yanına evindeki televizyonu almasına kıllanmıştım ama bir şey de demedim. Biz kurulduk oturduk biri dedi ki kombiyi çalıştıralım anca ısınır ev. Adam diyor ki ne kombisi!? Ben o an o gecenin bitmeyeceğini anladım ama elden de bir şey gelmiyor! Biz buna sağlam sövdük, ne halt etmeye bizi kışın ortasında getirdin buraya diye falan ama işte çok geçti. Evin içi o kadar soğuktu ki dışarı çıktım ateş yakıp dışarıda oturalım bari diye, ateşi yakmadan sokak daha sıcak gibiydi (bu arada yerlerde halı falan da yok düz betona basıyoruz) Moraller bozuk yedik içtik, fifa falan derken sıra geldi yatmaya ama bilin bakalım ne yok? Yorgan ve battaniye adı verilen eşyalar bu eve hiç uğramamış, evin böyle ürünler olduğundan haberi bile yok çünkü orası yazlık adı üstünde. Ben en son montla uyurken gecenin bir yarısı arkadaşımın titreme sesine uyandım ıtıtıtıtı diye, bir şekilde sabah oldu ama o gece ben dersimi aldım.
2 sene önce, bursa / kestel'de başıma gelendir. şubat ayı içerisindeydi, 4 ay olmuş, iş görüşmesinden, iş görüşmesine, cepte kalan son kuruşlarla, kimi zaman ailenin aracı, kimi zaman toplu taşıma veya firmaların servisleri ile istanbul çevresi her yeri deniyorum. kestel'deki görüşme ise son zamanlardı artık, cepte kuruş kalmamış, araca yakıt ve yol parası ekleyecek durum yok, 4-5 vasıta (köy dolmuşları gibi dolmuşlar dahil) firmaya gittim. bu firmanın istanbul'da merkezleri olmasına rağmen, abuk subuk, kısaca bir görüşmeyi bile bu aptal yerde düzenlemişler, benim gibi bir çok insan zorluklarla buraya ulaşmış. 10 dk süren toplantı sonrası her girene teşekkürler, bir sonraki aşama için yine arayacağız demişler.

gidene kadar zaten yeterince üşümüştüm, çıkışta beni yanlış yere yönlendirip, soğukta minibüs beklememi söylediler. bu sırada sağanak yağmur başladı, etrafta binaların olmadığı, fırtınanın koptuğu bir günde dizimin üstüne kadar ıslanıp, çamur içinde kalıp, rüzgarın etkisi ile de donmuştum. bu sırada emekçi olduğu her halinden belli bir abimiz, ticari aracında yer ayarlayarak beni almış, otogara kadar bırakmıştı. sinir, ıslanmışlık ve soğuğun etkisi ile başka hiç bir gün bu kadar titrediğimi hatırlamıyorum. buradan o abimize de tekrar selam olsun.
yarı yıl tatili dönüşü, sabahın 6'sı civarı aşti'de kampüse giden otobüsü beklerken. ne kadar olduğunu hatırlamadığım uzunca bir süre gelmedi o otobüs. hayatımda daha fazla üşüdüğümü hatırlamıyorum.
Sivas Zara
Arkadaşımın öğrenci evine gitmiştim gitme olaydım-27 ve evde tek ısınma aleti fon makinesiydi
geçen sene gezginfest van'da her gece donarak uyumamız. yazlık tulum ve battaniye kotarmamıştı eylül başında.
aylardan mart,kız arkadaşmla buluşmak için tuzladan avrupa kıtasına motorla gelmiştim. baya gece kaldık ve gecenin 3ünde eve döndüm. yanlışlıkla 1.değil de 2. köprüyü kullandım. orası daha çok rüzgar alıyor. evime son 20km kala artık parmak uçlarımı hissedemiyordum ve debriyaja dahi basamıyordum. nolur bi an önce evime gideyim diye dua ediyordum. evimiz de normalde sıcaktır ama montumu çıkardım ve direk üstümdekilerle yatağa girdim. sabaha kadar titremem geçmemişti. 2 gün boyunca o üşümeyi hissettim
sene 2014 olması lazım. yeni ev almışız, taşınacağız. evde sitede geniş balkonlu, havuzlu falan bak. neyse biz evi satın aldık. oturduğumuz evi de sattık. ailede bir heyecan bir heyecan ki sorma. taşındık. yeni evde ne elektrik var ne doğal gaz.. allahtan sular açık. ha unutmadan söyleyeyim aralık ayında birde taşındık. annemle evin inşaat pisliğini temizliyoruz tekrardan soğuk suyla ama çünkü doğal gaz yok. akşam oldu. bir kar yağmaya başladı ki size anlatamam böyle bir saat içinde bursa'nın her yerini kar bastı. iki uyku tulum, 3 battaniye, 2 yorganla örtünerek geceyi rahat geçire bilmiştim. o gece tabiri caizse götüm dondu.
kesinlikle geçen sene yapılan gezginfest van zamanı yaptığımız kamptı. yaşasın battaniye bana yeter diyince benimle dalga geçip uyku tulumu aldıran annem.
/ 5