madam martha

İstanbul'dan çok uzaklaşmadan vapurla burgazada'ya giderek şehrin gürültüsünden tamamen uzaklaşıp dinginliği yoğun olarak hissedebileceğiniz bu yer de denize rahatlıkla girip doğal yaşamın keyfini çıkartabileceğiniz ada da son zamanlarda ada sakinlerinin ihbarı üzerine helikopter ve botlarla sabaha karşı baskın yapılmış olup kamp yapan gençler karakola götürülmüştür. baskın bir yönüyle bakıldığı zaman da ada sakinlerine hak veriyorum. çünkü; ada da kamp yaptığım zamanda, yerlerde tanga, prezervatif, havlu, poşet vb gibi maddeleri gördüğümde gerçekten iğrendim. her ne kadar tiksinsem de onları toplayıp çöpe de attım. Şimdi sizden ricam lütfen kalabalık olarak kamp yapmaya gitmeyelim ( kamp yapmayı yasakladılar) gittiğimizde de ekolojiyi tahrip etmeyelim ve edenleri uyaralım ki burada bizim gibi gençlerin de var olduğunu ada halkına hissettirelim.

Burgaz ada da olduğunu bildiğim bir koy ve kamp yapmaya gitmeyi düşündüğüm bir koy.
gitmek için vapura binerek adaya ulaşa biliriz

devletin bir işletmeye kiraladığı kamp alanı.
neden vatandaşı olduğum ülkede tüm alanlara para ödemek zorunda olduğumu sorgulatan 35. sözde kamp alanı.

yıllar geçtikçe içine edilmiş koydur. günü birlikçi ve bilinçsiz kampçıların kurbanı olmuştur.

Servan Turan gidince iyi bir ivme kazanmış olan yerdir.

(bkz: şaka şaka)

(bkz: servan turan)'ın bir videosunda gittiği yer.

Camprail ailesinin yaklaşık %33.33'lük bir kesiminin ilk göz ağrısı olan yer.

Artık kamp yapmanın yasak olduğu, heryere kamp yapılamaz tabelası konulan, polis veya jandarmanın kontrol için gezdiği, geçen yaz bilmem kaç tane çadırı toplayıp insanları gözaltına aldıkları, çöplük içinde olan, huzur bırakılmayan yer

büyük hevesle gittiğim, yukarıdan bakınca harika görünen ama insanların çöplüğe çevirmiş olması nedeniyle hevesimin kursağımda kaldığı güzelim koy.

2 kez kampa gittim ikisinde de leş gibiydi ve uyuşturucu kullanan arkadaşlar gerçekten rahatsız ediciydi. Çıplak iki abla ve bir erkek manyak gibi koşturuyordu etrafta bir ara. Bunların zararı kendine ama en kötüsü ada yerlisi olduğunu sandığım bir manyak adam çadırın dibine kadar yaklaşıp bizi rontluyordu acayip tırsmıştım.

Birden haydi kamp yapalım fikri ile son vapura yetiştik, gecenin bir yarısı taşların üzerine çadırı kurmuşuz ve sabah kafamı o çadırdan çıkardığımda aslında birkaç metre sonrasının dümdüz bir yeşillik! öyle ya da böyle güzeldi. Kentin sigara odasıydı bir nevi. Neyse ki yasaklanmadan kamp yapma şerefine nail oldum. Yaşasın!