gezgin itiraf

/ 11
Gezgin olmak için çabalamaya bu denli geç başladığım için pişmanım.
ey ex sevgili, sıkı dur. hani sen ekmek almaya çıkıp, kalan para üstüyle sadece 1 tane çikolata alıp gelmiştin ya. sonra da o çikolatayı marketten almadan geldiğini sanıp, üzülmüştün. üzülme. ben onu ışık hızıyla yedim.
bir kız gördüm ve gözleri çok güzeldi.

o gözler aklımdan çıkmadı. bende kağıda döktüm. çok iyi olmasa da, onun kara kalem çalışmasını yaptım ve günlerdir karşılaşmayı umarak yürüdüm, yürüdüm.

ve bu akşam, tam umudumu kaybetmiş eve giderken karşılaştım. cebimden heyecanla kağıdı çıkardım ve durumu anlatarak verdim.

işte o an, daha evvel fark etmediğim birkaç detayı fark ettim. yaptığım çalışma güzel olmamıştı, ve daha da kötüsü bir ilaç firmasının antetli kağıdına çizmişim.

tamam, kötü çizmek belki affedilir ama, ulan pezevenk reklam antetli kağıda böyle bir çalışma yapılıp kıza verilir mi? tüm romantiklik o an bozuldu ve kız da kibarca reddetti zaten.

bir kız gördüm ve gözleri çok güzeldi. sanırım bir sonraki görüşümde gülerek alay edecek.
yol tarifi sorup yolu dinlememek.
-dayı şuraya nerden gitcez?
şu yoldan dümdüz git
-evet
sağa dön
-evet
yüz metre sonra sola
-hmm
birinci değil ikinci sağdan git
-anladım(aklıma kazır gibi düşünür haller)
ışıklardan sola döndün mü karşında
-sağ olasın dayı

o yoldan dümdüz gidip başka birine sordum.
İlk kamp maceramda bi ağacın dalına asılı fenerin rüzgar olmamasına rağmen titreyişinden dolayı o çadırı ve malzemeleri anında toparlayıp gecenin bi yarısı şehre inip banklarda yatmıştık.
arkadaşlarım otostop çekerek bir yerlere gittiğimi sanarken ben hep otobüsle gidiyordum.
bazen çok duygusalım ama genel olarak materyalist kafa yapısına sahip olup çelik gibi davranıyorum. yine de bazen çok duygusalım.
otostopla beni aracına alan kişi bi şeyler anlatırken 'cama yaslanıp kulaklığımla müzik dinlemek ne güzel giderdi bu yola' diye aklımdan geçiyo bazen.
/ 11