eksik bilinen gerçekler

Bu başlık altında eksik bilinen şeyleri yazacağım zaman zaman diye umut ediyorum. ilk olarak ise:

Hollanda'nın küçük coğrafyasına rağmen tarımda dünyanın en iyi ülkelerinden birisi olması sizi de şaşırtıyor değil mi? Evet, şaşırmakta haklısınız çünkü bize bilinçli olarak eksik anlatılıyor.

Hollanda'nın sahip olduğu topraklar ile dünyada tarım lideri olmasının şu an için bilimsel olarak bir imkanı bulunmamakta ancak nasıl oluyor da tarımda lider oluyor? evet aklınıza gelmedi ancak söyleyeyim, siz nasıl ev, tarla ve araç kiralayabiliyorsanız devletlerde kiralayabiliyor. 2016 yılındaki verilere göre hollanda tam olarak 1.700.624 hektar toprak kiralamış bulunmakta. Bu diğer ülkelerdeki kiralamış olduğu alanlarda yapmış olduğu tarım ile tarımda zirvelerde olan hollanda, aslında küçük bir alan ile büyük bir tarım ülkesi olma iddiasından çok uzak. Kısacası hollanda kendi ülkesindeki toprakların yaklaşık 409 katı büyüklüğündeki kiralamış olduğu topraklarda yapmış olduğu tarım ile bu kadar başarı sağlayabiliyor tarım sektöründe.
Azerbaycan - israil ilişkilerinin bu kadar iyi olmasının nedenini merak ettiniz mi? Bu bilgi nedendir anlamam türkiye'de yaşayanlardan saklanır ama doğrudur.

azerbaycan'ın zor zamanlarında en çok destek veren ülkelerden birisi olan israil bizi şaşırtmıştır her zaman. televizyonda çıkan herbokologlar yok rusya yok ermenistan yok stratejik ortaklık vb dese de bunun arkasında çok farklı bir durum vardır. şöyle ki, Azerbaycan'da "aşkenaz" yahudileri vardır ve "haydar aliyev'in" eşi "zarife aliyeva" bir aşkenaz yahudisidir. bu sebeple de "ilham aliyev" de yahudidir. hatta ve hatta "ilham aliyev'in" eşi olan "hazar'ın sultanı mihriban aliyeva" da yahudidir. azerbaycan'ın liderinin yahudi olması nedeniyle de israil her daim azerbaycan'a kucak açmış, hiçbir zaman yalnız bırakmamıştır.

bu entry tamamen bilgi amaçlı yazılmış olup, hiçbir şekilde olumsuz bir amaç veya ayrımcılık ya da ırkçılık barındırmamaktadır.
kuşkusuz iyi araştırılmamış, öğrenilmemiş her şey için uygun olan başlıktır.
Nikah hakkındaki cahillikler.

(sözlükte gördüğüm bazı saçma ve bilgisizce olan entryler ile bir kaç gerizekalı yazar için yazıyorum bunu, yazdıkları entryleri burada paylaşıp kendilerini rencide etmek istemiyorum)

Nikah, Bir erkekle bir kadının evlilik birliği kurmasını sağlayacak yasal işlemdir. Tabi bu toplumdan topluma eşcinselleri hatta canlı ve cansız diğer varlıklar için de kapsayıcı olabilir.

Kısacası nikahta amaç kurulan birlikteliği duyurmaktır.

Peki toplumuzu ve değelerini göz önüne alınarak islam'da dini nikah nedir? Resmi nikah ile dini nikahın farkı var mıdır? Dini nikah olmadan sadece resmi nikah dinen geçerli midir? Resmi nikah yaptıktan sonra dini nikah yapmak şart mıdır?

İslam’a göre nikah, evlenme ehliyetine sahip ve aralarında evlenmelerine dini açıdan bir engel bulunmayan kadın ile erkeğin şahitler huzurunda “seni nikahladım, seninle nikahlandım, seni eş olarak kabul ettim, seninle evlendim.” gibi yoruma ve inkara imkan vermeyecek sözlerle, birbirleriyle evlenmeleri konusunda karşılıklı rızalarını ifade etmelerinden ibarettir. Bu işlemin yetkili merciiler önünde yapılması gereklidir. Yani İslam'da (Katolik Hristanlardaki gibi) özel olarak bir dini nikah yoktur. Açıkladığım bilgilere göre de farketmişsinizdir ki aslında islam'da kastedilen nikah resmi nikahtır ve islam'da kastedilen dini nikah ile günümüzdeki resmi nikah arasında hiçbir fark yoktur. Bu sebeplerle yalnızca resmi nikahın yapılması islam'a resmi nikahın geçerliğini etkilememektedir. Resmi nikah yaptıktan sonra dini nikah yapmak şart değildir. Resmi nikah yapmış olan insanlar, islam'a göre de nikahlı kabul edilmektedir.

Peki bu dini nikah muhabbeti nereden geliyor?
Eskiden nüfusunun çoğunluğu müslüman olan bir çok devlette imamlara, devlet tarafından evlendirme yetkisi verildiği için, imamlar resmi nikah kıyabilmekteydi. Bu yetki cumhuriyet döneminde imamlardan alındıktan sonra, eskiden gerçekleştirilen eylem bir gelenek haline gelmiş ve toplumun bazı kesimlerinin de cahilliği nedeniyle bu eylem devam ettirilmiştir.

Buradan da şunu ifade etmek istiyorum: dini nikah kıydırmayanların cinsel birliktelikleri zina oluyor gibi söylemlerde bulunanlar bir gerizekalıdır, cahildir ya da kasıtlı olarak toplumu ayrıştırmaya çalışan en aşağılık(ağız dolusu küfür var burada) insanlardır.

Bu yazdıklarımla ilgili kaynak isteyen arkadaşlara seve seve kaynak gösterebilirim.
Ermeni soykırımı var mıdır?

Bir millet kendisine karşı işlendiğini iddia ettiği suça yönelik arşivlerini açarak ve kanıtlarını sunarak "uluslararası adalet divanı'na" başvurur. "Yahudiler", "uluslararası adalet divanı'na" yapmış oldukları başvuru sonucunda haklı görülmüş ve alman devleti cezalandırılmıştır. "Bosna hersek" ve "Sırbistan-Karadağ" olaylarında da "uluslararası adalet divanına" gidilmiştir. Ülkelerin parlamentolarının vermiş olduğu kararların bir önemi olmaksızın tek önemli karar uluslararası adalet divanı'nındır. "Türkiye Cumhuriyeti'nin" arşivlerine göre "Ermenilere" yönelik bir soykırım olduğu iddiası güçlenirken, "Ermenistan" kendi arşivlerini açtığında ise iddia edilenin aksine ilk saldırının ve soykırım girişiminin "Ermeniler" tarafından yapıldığı ortaya çıkmaktadır. "Ermenistan" bu sebeple soykırım iddiası konusunda dünyada güçlü bir lobisi olmasına rağmen uluslararası adalet divanına başvuramamakta ve arşivlerini açamamaktadır. Yani tek taraflı bir "ermeni soykırımı" yoktur, "ermenilerin" başlatmış olduğu bir soykırım ve saldırıda, savunan tarafın bir süre sonra güçlü bir şekilde "ermenilere" karşılık vermesi vardır. hiçbir şekilde olayları doğru görmemekle birlikte hiçbir millet adına bu tür şeylerin yaşanmamasını niyaz ederim.
12 adalar Lozan Barış konferansı'nda değil, 1912'de sultan Reşat tarafından İtalya ile imzalanan uşi antlaşması ile kaybedilmiştir.