#tüm uyurgezerpanda entry'leri

yaşımın 25 olmasıyla( ki 25 nedir yani daha çocukluktan yeni çıkmış sayıyorum kendimi) doğum günümden itibaren duyduğum cümle. düşünmüyorum kardeşim. hala öğrenci hayatı gibi ev arkaşımla her şeyi ikiye bölerek yaşadığım bu hayatı bir üst seviyeye (daha iyi bir ev, daha iyi eşyalar, daha çok masraf vb. vb. ) gücüm yok. bunları beraber yapmayı planladığım, evliliği bırak sevgilim yok. hadi oldu diyelim. büyük sorumluluk abi. her iki taraf için de. evliliği kaldıracak sorumluluk yok bende. hele çocuk?! düşündükçe bile asla yapamayacağım şey. en basitinden uykumdan sürekli uyanıp başka biri için bir şeyler yapmak bana zor gelir. annelik hormonlarla gelir derler onun da etkisi olabilir. belk dei şu ana kadar bunu düşünebilecek kadar sevebileceğim biri olmadığı için hepsine karşı net ve sert bir tutumum var. ya da rezalet bir evlilik yaşamış anne babamın çocuklarına zehir ettiği bu hayata yıllarca tiksinerek maruz kaldığım için bilmiyorum.

izleikten sonra aklımda "acaba şu an badplace'de bir deneyde miyim?" diye uzun süre düşünmeme sebep olan netflix dizisi. son sezon özellikle de son bölüm çok havada kalsa da zaman geçirmek ve kafa dağıtmak için inanılmaz güzel.

Lahmacunu çatal bıçakla yemeye çalışan aşko kuşko kızın yanında,lahmacun arası söğüş yapıp ucuna da ezme bandırıp ayranla hapır hupur yediğimde aynı tepkiyi vermiştim. Rakıyı falan boşverin de asıl lahmacun yemenin adabı vardır.

Aaa yooookk ben Ramazan’da içmem!
-11 ay boyunca içmediği bi fare zehri kalmış kişi-

2 tane kedi adı altında canavarım var evde. Resmen 15’er kiloluk alıp alıp düzgünce muhafaza edip stok yapıyorum artık. Çünkü sepetimden çalınmayan bir kedi maması kalmıştı indirimde o da oldu. Hadi kendimi geçtim ulan (?!?) bu hayvanlar çalışıp etmiyor da bunlara neyin zamını yapıyorsunuz?

Geçmişe Özlem duyduran gülse birsel’in o muhteşem kaleminden çıkmış harika ötesi dizidir. Kaç kere izledim bilmiyorum. Canım sıkıldıkça da açar izlerim. Favori karakterim Fatoş’un o güzel repliğiyle de dizi daha da renk kazandı yıllarca. “Ben aşk kadınıyım!”

camdan dışarıyı (hastane manzarasını) seyrederken arkada çalan grup abdal eşliğinde türk kahvemi yudumluyorum. herhangi bir duygusallık veya edebiyat olsun diye değil,öyle denk geldi. birazdan kalkıp sebepsiz halay da çekebilirim.

aşırı yakın, tutkulu bir latin dansı.

İşim gücüm yokken neden 7 de uyandığımdır.

kesinlikle migren. 10 yaşımda günlüğüme yazmışım "5 senedir geçmiyor bu baş ağrısı ne zaman iyileşeceğim?" diye. 19 sene oldu. arada ataklarla ölümü isteten olay devam ediyor.