#tüm kedilimedili başlıkları

eserlerinde yabancılaşma ve yalnızlık kavramlarını psikolojik temelli ele alan, varoluşçuluğun izlerini taşıyan, dolayısıyla yaşadığı dönemden de etkilenerek sosyal değişimlerin üzerinde duran ve tarihsel arka plana önem veren yazar.

imzasını taşıyan aylak adam, anayurt oteli ve canistan gibi romanların dışında; gerçeküstü ögelerle gelenekseli birleştirdiği ve masal formu taşıdığı için zamandan bağımsız olarak bugüne taşınan çocuk kitapları da bulunuyor. yazarın 12 eylül öncesi dönemde yazdığı bu kitaplarda, bi' nevi içini döktüğü; ancak bunu zamanın etkisiyle sembolik anlatımdan yararlanarak kapalı şekilde yapmayı tercih ettiği ve çocuk kitabı olarak anılsa da bolca psikolojik çözümlemeye ve detaya yer verdiği söylenebilir.
her sayfasında ve her çizimde insanın kendini bulmasını sağlayan "dinle küçük adam" adlı muazzam kitabın sahibi, kimi noktalarda freud'dan ayrılmakla birlikte psikanaliz alanında önemli çalışmaları olan psikiyatrist ve yazar.
bir süre freud'la çalıştıktan sonra, kendi bireysel psikoloji ekolünü kuran ve bu yönüyle önem kazanan avusturyalı psikiyatrist.

bireysel psikolojinin temel ilkelerini açıkladığı, aşağılık-üstünlük eğilimi ve yaşamın amacı gibi kendine has adler psikolojisinin temel kavramlarından bahsettiği "yaşama sanatı" ve odak noktasını insanın kendisiyle ve toplumla olan iletişimine çeviren "yaşamın anlam ve amacı" adlı eserleri, psikolojiyle ilgilenenlere tavsiyedir.
sigmund freud tarafından, kendi deyimiyle "tam bir yalnızlık içinde" olduğu ve büyük bir üretkenlik dönemine ikinci kez girdiği 1915 yılında kaleme alınan makale.

"yasta dünya yoksul ve boş bir hal alır, melankolide ise yoksullaşan ve boş hale gelen ben'in ta kendisidir." diyerek bu iki kavram arasındaki temel farkı en kısa biçimiyle açıklayan freud, yine adı geçen makalede, "melankoliğin kendine yönelik masalsı suçlamalarını sabırla dinlersek, bu suçlamaların en şiddetlilerinin genellikle kişinin kendisine karşı değil; sevdiği, bir zamanlar sevmiş olduğu ya da sevmesi beklenilen başka kişilere uyarlandığını düşünmekten kendimizi alıkoyamayız." cümleleriyle melankolik bireyin davranışlarının altında yatan sebepleri de açıklamaya çalışır.

yas genellikle ölüm gibi ani kayıpların ardından ortaya çıkmakla birlikte, melankoliye yol açan nedenlerin ölüm kadar açık ve net bir kayıptan ziyade daha çok; birbirine karşıt sevgi ve nefret duygularının ikileminde incinme, haksızlığa ve hayal kırıklığına uğrama durumlarından kaynaklı olduğu da makalede sözü edilen bir başka durumdur. en azından bir göz atılmalıdır.