hiç unutmam.
lgs ile aynı güne denk gelmişti.

maçın heyecanı sınav heyecanından daha büyüktü.
sırf bu yüzden maçı izlemek için sınavdan olabildiğince erken çıkmıştım.

sakın anneme söylemeyin, he!
o bilmiyor hala.

aramızda.

peki şimdi olsa?
bu milli takım için de benzer bir şeyi yapar mıydım?
bence yapmazdım.

hem kim için yapacaksın ki?
adamlık taslayan primseverler için mi?

boşversene.
kimin umurunda.

ay yıldız aynı ay yıldız ama ruh farklı ruh.
anlayana tabii.

not: 88spor.
Batı afrika'da bulunan ve Drogba'nın ülkesi. Beni en çok etkileyen şey Drogba'nın kendi ülkesinde olan iç savaşı bitirmek için, bu savaş bitsin, silahlar konuşmasın adlı maç öncesi televizyona konuşması ve bu savaş biterse biz bu maçı kazanacağız demesinden sonra sudanı yenerek 2006 yılında Almanya’da yapılacak Dünya Kupası’na katılmaya hak kazanmış olmasıydı.
kemal kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ailesi ve yakınlarının yurt dışına milyonlarca dolar kaçırdığı yönünde iddalarda bulunmuştu.
buna karşılık erdoğan da "Yurt dışında 1 kuruş param olduğunu ispatlarsan istifa ederim ancak ispat etmezsen senin istifa etmen gerekir." demişti.
Kılıçdaroğlu ise çok iddalı konuşmuştu ancak elinde sahte belgelerle kürsüye çıktı ve yalandan işte belgeleri dedi ve rezil oldu. Oysaki elindeki hazırlanan sahte belgeler daha ayrı bir suç teşkil ediyordu.
Şimdi belgeleri savcılığa götürmez ise iftiracı konuma düşecek götürürse istifa etmek zorunda kalacak.
Kaset komplosuyla bazı güçler tarafından deniz baykalın yerine getirilen kılıçdaroğlu yine aynı güçler tarafından eline sahte evrak tutuşturularak istifaya gitmesi isteniyor diye yorumlanıyor. Bu gücün ise herkesin tahmin edeceği üzere fetö olduğu düşünülüyor.
çok başarılı ve kapsamlı bir gezi rehberi. dil seçeneği yalnızca ingilizce. uygulamaya dahil edilen şehirler içi mahalleler-bölgeler, temel gezilecek yerler, oteller, restoran-cafeler, müzeler, sergiler, etkinlikler ve tarihleri, yerellerin favori mekanları, temel ulaşım bilgileri gibi detaylar hakkında kapsamlı bilgi edinebilirsiniz.
içinde dünyanın birçok noktasından şehirler var (tam olarak amsterdam, bangkok, pekin, berlin, cape town, chicago, hong kong, istanbul, lizbon, londra, los angeles, mexico city, miami, milano, moskova, prag, rio de janeiro, roma, san francisco, sao paulo, seul, shanghai, singapur, sydney, taipei, tokyo, venedik)
uygulama ücretsiz ancak şehir rehberleri ücretli. gün itibariyle new york ve paris rehberleri ücretsiz.
kendisine (bkz: x files) da diyebiliriz. televizyon tarihinin en şükela dizilerinden biri. başrollerde gillian anderson (scully) ve david duchovny (mulder) var -ki bu detayı herkes biliyordur herhalde. meşhur sigara içen adam / kanser adam televizyon tarihinin en kötü karakterlerinden biridir.
her bölümü birbirinden enteresandır. ama bence en muhteşem sezon 6. sezon. uzun bir aradan sonra 2016'da 10. sezonla geri dönen dizi 2017'yi pas geçti. 2018 ocak'ta 11. sezon başlıyor. ama laf aramızda gillian ve david'i yaş almış olarak izlemek biraz moral bozuyor. eski sezonların tadı yok... benim gibi bir hasta için bile...
sana seni seviyorum diyemem ama aynı ortamda bulunursak ve komik bir şey olursa ilk sana bakarım gülüyor musun diye
bir galatasaray'lı olarak hey maşallah dediğim olay. aklıma balçova maçı geldi de ne bileyim derbi öncesi düşündürdü.
bana en çok ilham verenlerden biri jorge luis borges'in "anlar" şiiridir. yol ayrımı'nı izlerken tekrar hatırladım. rutkay aziz de ne güzel okudu!

eger,yenıden başlayabilseydim yaşamaya,
ikincisinde daha çok hata yapardım.
kusursuz olmaya çalışmaz,sırtüstü yatardım.
neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
çok az şeyi
ciddiyetle yapardım.
temizlik sorun bile olmazdı asla.
daha çok riske girerdim.
seyahat ederdim daha fazla.
daha çok güneş doguşu izler,
daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim.
görmedigim bir çok yere giderdim.
dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
...
anlar,sadece anlar.siz de anı yaşayın.
...
eger yeniden başlayabilseydim,
ilkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
bilinmeyen yollar keşfeder,güneşin tadına varır,
çocuklarla oynardım,bir şansım olsaydı eger.
Ama işte 85'indeyim ve biliyorumn...
ÖLÜYORUM..