"..başka çaresi yoktur da ondan.
ama biz biliriz ki bir yerde mutlu mesut olmanın ilk şartı;
orayı sevmektir.
burayı seversen
burası dünyanın en güzel yeridir.
ama dünyanın en güzel yerini sevmezsen
orası dünyanın en güzel yeri değildir!"
gözlüklü ve sakallı ikilisinin yörelere has yiyecekleri oralarda yenip yenmemesinin farkını anlattığı vidyo serisi.

az önce künefe yemek için hatay'a gittikleri vidyoyu izledim ve şu an künefe krizi yaşıyorum sanırım.

gözlüklü ve sakallı | memleketinde yemeye değer mi - künefe
Yurtdışına ilk vardığın anda, ilk ayın sonunda, üçüncü ayın sonunda, ilk yılda ve kalan bütün yıllar içerisinde insanın burnunu sızlatan hakkari-yüksekova kütüklü bile olsan, memleketini özlersin. ya beni sararsa memleket hasreti diye boşuna demedi (bkz: ahmet kaya). Özellikle zorunlu durumlarda; askerlik ve suç işleme durumlarında aşırı derecede adama koyuyor bu hasretlik...
tanıştığımız, konuştuğumuz; dostluk ettiğimiz insanların fikrine ve şahsi deneyimlerimize dayanarak her bireyin kendi mizacına göre farklı bi' coğrafyaya sempati duyduğunu söyleyebiliriz.
işin garibi, çok güzel olan hatta dünya mirasına girmiş toprakları bile mutlaka beğenen ve hiç beğenmeyen insanlar olabiliyor. buradan anlayabileceğimiz kadarıyla bu kişisel sempatinin ölçütü kesinlikle sadece coğrafi güzellikler değil. o yüzden bence yurtdışına eğitim, iş ya da bireysel olarak taşınma kararı alırken (özellikle uzun süre için ikamet edilecek yeri seçerken) ilk önce kendi kişilik analizimizi incelememiz gerekiyor.

bazı insanlar doğuştan dakik, işlerinde dikkatli olup toplum kurallarına son derece önem verdiği için böyle bi toplulukla yaşama isteği içinde olur. bulunduğu düzenin kurallarını hızlı benimseyip kendisini disipline edebilen bireyler için kuzey avrupa ülkeleri; batı avrupanın bi kısmı çok mutluluk verici olabilir.

bazıları ise, güneşin enerjisini, mimarideki çarpıklığın o ritmik havasını, insanlardaki hoşgörü, samimiyet ve sıcak kanlılığı vazgeçilmez bulur. çıkan ufak aksaklıkları tölere etmekte sorun yaşamazlar. bu yapıdaki insanlar için akdeniz'e kıyısı olan ülkeler (özellikle türkiye'de büyümüş bireyler için) kolay uyum sağlanabilen keyif verici bi yaşantı sunabilir.

bu örnekler çoğaltılabilir elbette... yine de dostlar bunların hepsi birer çıkarım; her ne olursa olsun imkan varsa, mümkün olduğu kadar çok farklı memlekete gidip görmeli, kendi mizacımıza uygun o toprakları kendimiz keşfetmeliyiz...
barış manço'nun ne kadar güzel görüşlü bi insan olduğunu anlamamıza yarayan şarkısı.bazılarınız petlas reklamından tanır belki şarkıyı.
İsmini söylemeden memleketi söyleme başlığıdır. Başlıyorum:
mola verdiğinizde yaz günü bile üşürsünüz.
her isme her ilde rastlamak mümkün olduğu gibi bazı isimler bazı illerle çok daha fazladır. örneğin:

mevlüt : konya

müslüm: şanlıurfa

cemal: trabzon