Takım oyunudur. Oyun içinde 5'er as, saha kenarında 5 veya 7 şer yedek oyuncuya sahip iki takım arasında, 10 'ar dakikalık 4 periyot halinde oynanan BASKETBOL'da amaç, topu rakip takımın çemberi içinden sokarak "SAYI YAPMAK" ve rakip takımdan "SAYI YEMEMEK" tir.
Kod adı: BEYAZ

Türk sunucu, şovmen, televizyon ve radyo programcısı, oyuncu, komedyen.

(bkz: beyaz show)
(bkz: gemilerde talim var)
Edirne'de bulunan kısaltması "tü" olan devlet üniversitesidir. 1982 yılında kurulmuştur.
2006 yılında Uşak'ta kurulan devlet üniversitesidir. Kısaltması filan var mı bilmiyorum, halen daha inşaatları sürüyor, gelişmeye devam ettiği söyleniyor.
mutlaka okunması gereken bir Metin Solmaz yazısıdır.
gündem hakkındadır. en ilginci ise yazıda interrail türkiye' den bahsetmektedir. haklıdır, güzel araştırmıştır.

'' Bu arada bana sorarsanız gençler varken umut var. Gezi konusunu açmayacağım. Daha güncel bir örneğim var. 300 bin kişilik İnterrail Türkiye diye bir Facebook grubu var. Bir yığın da alt grup… Türkiyeli gezginler bilgi alışverişi yapıyorlar orada. Muhabbet ediyorlar, anılarını anlatıyorlar, dayanışıyorlar, beraber faaliyet düzenliyorlar. Müthiş örgütlüler. Girin bir bakın neler yapıyorlar. Dünyanın bir ucunda birisine avukat gerekiyor, şıp buluyorlar. Öbürü bir yerde çantasını unutuyor, hop alıyorlar. Beraber geziyorlar, eğleniyorlar. Şapkanız uçar. Her siyasetten insanın, daha doğrusu “akılların” birlikte yaşaması olayını, “kimseye zararı dokunmadıkça her şey serbesttir” hukukunu çoktan hayata geçirmişler. Bizler, bir ortak bildiriyi yüz bin kere değiştirmeden yazamazken; onlar, yüz binlerce kişi bir çeşit anayasa ve konsensüs dahilinde neredeyse hiç maraz çıkmadan “her şey serbest” yaşayıp gidiyorlar. Grup kuralları “pek de kurallarımız bulunmamaktadır” diye başlıyor. Homofobiyi adıyla anarak ayrımcılığı ve hakaret, reklam gibi rahatsızlık işini yasaklamışlar. O kadar. Bir erkek sarkıntılık mı yapıyor, yahut anlamsız para hesabına giren, başka türden bir zibidilik yapan mı var? Birisi “çomar detected” diyor ve hop, muhabbete boğuluyor konu. Yapan, çaresizlik içinde “ortama uyuyor”. Başka bir yığın yazılmış yazılmamış, pek çoğu oluşmuş konvansiyonları, kendi jargonları var.

Bir arada iyi vakit geçirmenin bin türlüsünü bulmuşlar. Batılılar gibi hazıra konmadıkları, memlekette “bir gezme geleneği” bulunmadığı için her bir şeyi sıfırdan bulmaları gerekmiş. Bu yüzden batılı benzerleriyle karşılaştırılamayacak kadar yaratıcılar. Hepsini başka bir yazıda ayrıca anlatacağım. ''

yazının tamamı
Türkiye'de, ilk kez çokkültürlü toplum olmaktan, çokkültürcü toplum olma yolunda politik adımlar atılması, Batı'da çokkültürcü ideolojinin eleştirilmeye başlandığı döneme denk gelmektedir. Dünyadaki örneklerinde olduğu gibi, Türkiye'de de çokkültürcü ideolojinin uygulamaları kitle iletişim araçlarında görülmüştür. Çok dilli yayıncılığa yönelik yasal değişiklerin ardından, bir kamu hizmeti yayıncılık kanalı olan TRT'nin bünyesinde Kürtçe yayın yapan TRT Kûrdi (ilk adıyla TRT 6) kanalı açılmıştır. Ancak TRT Kûrdi her ne kadar kamusal yayıncılık kanalı olsa da devlet erkinin söyleminden bağımsız olamayacağı düşünülmüştür.
dahi anlamındaki ''de, da'' ve öncesinde kullanılan kelime (başlığı açma sebebidir. çoğu yazarımızın buna dikkat etmediğini üzülerek gözlemledim. belki bu başlıktan sonra farkındalık bir nebze olsun artar)
mutsuz çiftler.
pizza ve üzerindeki ananas.
Türk komedyen ve oyuncudur.

Yeni nesil recep ivedik olarak tanır.
Eskiler 2 yıldır uyuyan adam, metin tok, dünyanın en hızlı laf sokan adamı, 10 maçta 107 gol yiyen takımın teknik direktörü olarak da tanırlar.
türkiye'de 1973-1980 yılları arasında ortaya çıkan ve sınırlı bir süre yaşam alanı bulabilen toplumcu belediyecilik anlayışı, kendi dönemindeki yerel ve merkezi yönetim anlayışını derinden etkilemiştir. Bu belediyecilik anlayışının ortaya çıkmasında birçok faktör önemli etkide bulunmuştur. Dönem içinde büyükşehirlerde gecekondu hareketinin yavaş yavaş ortaya çıkması ve bu alanlarda yaşayan insanların oy davranışlarını değiştirmeleri, bu şehirlerde belediye yönetimine merkezi iktidardan farklı siyasal partilerin gelmesine yol açmıştır. Bu durum daha önce görülmeyen bir merkez-yerel çatışmasına dönüşmüştür. Ortaya çıkan bu mücadele alanı sonucunda yerel yönetimler merkezin ekonomik ve politik baskılarına maruz kalmıştır. Bu baskılardan kurtulma çabası içine giren yerel yönetimler ise, deneyimlerle ortaya çıkan bir belediyecilik anlayışı oluşturmuşlardır. (bkz: fatsa belediyesi)