En son sevgilim beni WhatsApp yoluyla terk etmişti. şu an adını bile net hatırlayamadığım bir Uzak doğu adasındaydı o, bense İstanbul. görüntülü konuşma sonunda saçma bir sessizliği takiben bitirilen görüşme sonrası yazışmalar ayrılıkla bitmişti.
george hagi 'nin süper kupa finalinde roberto carlos'a attığı çalımdır. Hagi'nin bu çalımı insanlık ayıbıdır ve tck'da karşılığı 10 yıl hapistir.*
ilgili çalım
Nasıl geleceği kesin değilse gelmeyeceği de kesin değildir. Umut fakirin en büyük ekmeğidir. Gelecek diye beklenmelidir ve gelir.*
Pandemi sürecince türk lirasının değerinin değer kaybetmesinin yanında fırsatçı türk esnafının da iyice harladığı enflasyonun sonucunda zam gelmeyen hiçbir şey yok. Ama bazı ürünler nasibini çok daha fazla aldı bu durumdan. Aklıma ilk gelenler diş macunu, sıvı yağ , kedi kumu, çikolata.
Homoseksüel ilişkiye karşı duyulan nefret, korku ve ayrımcılığa verilen ad.

İroniktir birçok homofobik insanın kabullenemediği veya farkında olmadığı homoseksüel yönelimi olduğu da bir gerçek. Aslında kendi olduğu için yargılanmaktan öylesine korkuyorlar ki kendileri dışında birini yargılamayı daha çok tercih ediyorlar. Bir insan bir şeyi yargılıyorsa onun içinde mutlaka kendi kişiliğine bir saldırı korkusundan kaynaklı bir dürtü yatıyordur. İnsanlar bilmedikleri şeylerden korkar ve korkuyu yenmenin en etkili yolu korkunun kaynağını anlamaktır. Yargılamak yerine bir kez olsun anlamayı ve onun sizin sandığınız dışında aslında ne olduğunu kavramaya çalışın.
vapurdan simitle beslediğimiz martının aslında etçil (et yiyerek beslenen/etobur) canlı olması gerçeğidir. hayvan aç kalınca sizin attığınız herhangi bir besini tabii yiyebilir. bu onun doğasının taşfırın simit yemek olduğu anlamına gelmemektedir.

kaldı ki yapılan araştırmalar martıların midelerinde çokça miktarda plastik olduğunu göstermektedir. bu da insanlık olarak toplamasını beceremediğimiz ve sağa sola savurduğumuz plastiklerin doğaya verdiği zararın sadece bir örneğidir. bu sebepten bir süre sonra da martıların nesli tükenme tehdidi vs oluşursa hiç şaşırmam.
başlığın uzun hali "türk ceza kanunu'nda kasten veya ihmal suretiyle adam öldürme suçu adında yer alan adam kelimesinin insan olarak değiştirilmesi" olacaktı fakat başlıktaki zincirleme isim tamlaması burdan köye yol olduğundan başlık karakter sınırına takıldı ve olamadı.

"aman be antabuse, buna mı takıldın allahsen" diyenler muhakkak olacaktır, yadsımıyorum. referans aldığım ve odaklanmanızı istediğim nokta, "cinsiyeti" herhangi bir kanun maddesinden çıkarmamız gerektiği.

(daha net anlaşılması açısından) bu başlığın izdüşümü kadın cinayeti oluyor ve esasında cinayete konu bir insan öldürüldüğüne olan dikkatimiz kayboluyor. üzücü olan bir konu ne kadar yaygınlaşırsa ona olan tepki kudretimiz düşüyor ve hatta azalarak bitiyor.

yaşanabilir toplum olma fikrini diri tutmak ve algımızı kırmak adına kanun maddelerinden herhangi cinsiyet ifadesinin kaldırılmasının bir başlangıç olabileceği düşüncesini taşıyorum.

bu bir öneridir, unutmayalım ki himalayalardaki bir kelebeğin kanat çırpması san francisco'da tornado çıkarabilir.
kaynak

çok yeni bir haber olmamakla birlikte bu adam bile yaptıysa vardır bir bildiği diyerek bantçıya doğru gidiyorum şu an.