geçtiğimiz ay yayın hayatına başlayan, haftalık, ulusal gazetedir. her hafta cuma'ları satışa sunulan gazete, haftasonu doya doya, gazete kokusu özleyenlere, çevirerek okumayı özleyenlere hitap edecek mottosu ile yayın hayatına geçmiştir.

gazete oksijen

günlük politikadan uzak, ekonomi, moda, hayata dair her şeyi içeren, 40 sayfalık dolu dolu bir gazete olmuş. haftalık bedeli, basılı olarak almak isterseniz 10 tl, dijital pdf abonelik ve öğrenci aboneliği çok daha ekonomik.

yazarlar arasında : zülfü livaneli , ayşe özyılmazel, selahattin duman , tuna kiremitçi, daron acemoğluece sükan, levent erden ve daha fazlası var.

kurucusu ise zafer mutlu ve ekibi.

financial times'ın da türkçe yayın haklarını satın almışlar.
bugün böyle bir kitap gördüm. bunu ciddiye alıp alan var mıdır bilmiyorum.

''eveeet 60. günün sonunda, karnımızı içeri doğru çekiyoruz.'' diye bitiyor olabilir kitap.
yks 2021 ücretlerine zam gelmesinden sonra mansur yavaş twitter hesabından şöyle bir paylaşımda bulundu.
mükemmel bir şekilde vücuda oturuyor ve bariz bir şekilde pedala basma kondisyonunuzu etkiliyor. vücut ısısını korudukça ve consistent bir şekilde ter attıkça yorulma daha az oluyor. gerçekten bisiklet yalnızca teker zincir ve pedaldan ibaret değilmiş.
kim milyoner olmak ister yarışmasında telefonla yarışmaya bağlanan doktorun soruya verdiği cevap.
kolay yargılayan birisi değilimdir ama bunu bilmeyen doktor da ne biliyim.
izlemek isteyenler için şuraya bırakıyorum.
taraflar ''eşitliğin'' tanımında karşılıklı olarak bir karara varsalar ya da varamadıklarını fark etseler aslında hakkında tartışması hiç de zaman almayacak şey. diğer bir deyişle insanların hakkında kör dövüşü yaptığı birçok konudan biri.
startı veriyorum, kaos başlasın.
hayatımın her anında istediğim enerji, maksimum hareketlilik ve eğlence düzeyi diyebilirim.
fazlasında gözüm yok, şu kadar olsam yeter. *
altında geyik entryler görme umuduyla açılmış olan başlık.

elektrik - elektronik mühendisliği: yavrum kumanda bozuldu da bi el atıversen?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu lezbiyenlerin mezbiyenlerin söylediklerine takılmayalım biz analarımıza bakalım...” cümlesiyle başlayan bir açıklamada bulundu. Kendisine mezbiyen diye bir tanımlama olmadığını belirtme gereği duyarak açtığım bir başlıktır. Biseksüelliğini yeni kabullenmiş biri olarak sanki bu durum toplumsal bir sorunmuş gibi davranmasını kınıyorum. Cumhurbaşkanı dahi olsan had bilmezliğin kötü bir davranış olduğunu düşünüyorum.