öncede guntack adlı markanın ürettiği, şimdi ise kamperest'in tedarik ettiği upland çadırlarından bir tanesi. upland brabus 2 çadırının bir üst modeli.
decathlondaki iki kişilik fresh&black çadırın muadil ürünü, şu an için gayet kaliteli duruyor. kullanım tecrübemi ileride paylaşırım.
youtube'da ürün incelemelerini bulabilirsiniz.
uğraşmak istemezseniz buyrun buradan izleyebilirsiniz
decathlondaki iki kişilik fresh&black çadırın muadil ürünü, şu an için gayet kaliteli duruyor. kullanım tecrübemi ileride paylaşırım.
youtube'da ürün incelemelerini bulabilirsiniz.
uğraşmak istemezseniz buyrun buradan izleyebilirsiniz
tek kişilik fiyat performans çadırı
upland brabus ailesinin iki kişilik çadırıdır. eğer kamp yapacaksanız "çadır kapasitesi -1" kuralını unutmayın. iki kişi içinde kalabilirsiniz ama çantalarınızı dışarıda bırakmanız gerekebilir.
youtube'da ürün incelemelerine bakabilirsiniz.
uğraşmak istemezseniz buyrun buradan izleyebilirsiniz
upland brabus ailesinin iki kişilik çadırıdır. eğer kamp yapacaksanız "çadır kapasitesi -1" kuralını unutmayın. iki kişi içinde kalabilirsiniz ama çantalarınızı dışarıda bırakmanız gerekebilir.
youtube'da ürün incelemelerine bakabilirsiniz.
uğraşmak istemezseniz buyrun buradan izleyebilirsiniz
çiftler için tasarlanmış olan, ayrılıp birleştirilebilme özelliği ile beni kendisine çeken, kamperestin internet sitesi üzerinden pazar günü aldığım ve çarşamba günü elime geçen uyku tulumudur.
ekstrem derecesi -10'dur. 5 derecenin üzerinde konforlu kullanıma uygundur. eğer içinde terlerseniz dikdörtgen yapısı sayesinde üzerinize yorgan olarak da alabilirsiniz.
dezavantajı tek çantada gelmesidir. bu yüzden de taşıması zordur.
buradan inceleme videosuna erişebilirsiniz
ekstrem derecesi -10'dur. 5 derecenin üzerinde konforlu kullanıma uygundur. eğer içinde terlerseniz dikdörtgen yapısı sayesinde üzerinize yorgan olarak da alabilirsiniz.
dezavantajı tek çantada gelmesidir. bu yüzden de taşıması zordur.
buradan inceleme videosuna erişebilirsiniz
Az baharat bol yağlı kokoreç, hatta azcık uykuluklu.
iki ucu boklu değneklik andır. sevgi belirtisi olabileceği gibi saksıya fesleğen gibi oturturum anlamı da çıkar.*
cumhurbaşkanı ve ak parti genel başkanı erdoğan ve bahçeli'nin katılmadığı törendir. tbmm başkanı şentop, milli eğitim bakanı selçuk, muhalefet liderleri akşener ve kılıçdaroğlu ise törende yerlerini almışlar.
özellikle pandemi dönemiyle birlikte fiyatların uçması durumu. bir tost 25-30 lira olmuş. çok aşırıya kaçmadan sadece doymak yine 35-40 tl'yi buluyor. her şeyi enflasyona yüklemek kolaya kaçmak, esnafın da payı yüksek güncel fiyatlarda.
insanın yaşı olgunlaştıkça farkına vardığı yadsınamaz hakikattir.
hayatında olumlu ya da olumsuz bir şeyler olur ve bunların istemsiz şekilde hayatında tesiri de olur. paylaşmak istersin anne babanla hafiflemek için ya da sorumluluk bilinciyle anlatırsın. esasen yaptığın şey serde naiflik barındırır, bununla beraber ağzından çıkan cümleler kendinin değildir artık. onların da tuttuğu bir halat olmuştur bunlar.
farzı misal onlar dost olsalar "bu halatı nerden çekmem gerekir?" diye sana sorarlardı ya da seni senden daha iyi tanıdıklarını bildikleri (?wtf?) için bir şey yapmaya girişmeleri beklenmezdi. nihayetinde ipin nereden çekileceğini kendi hayat saikleriyle yaparlar ve daha üzücü olanı bunun kendi hayatları olmadığını çoğu zaman fark etmeden yaparlar.
"şunun ucundan tusana" diye onlara verdiğin halat gün gelir seni sıkmaya başlar. bir gün fark edersin nefes alamaz olmuşsun ve bilincini kaybetmişsin. o andan sonra aldığın nefesin hükmünü sorgulayamazsın bile. bravo, yaşarken intihar ettin (!)
şahsen bu hususta en nefret ettiğim şey anne babamdan "aferin" lafını duymak oldu. artık anlıyorum bu lafı duyunca bir şeyleri doğrudan doğruya yanlış yapıyorum. aferin lafı, benim istediğimi yaptın demekti çünkü.
hayırlı evlat olmaya çalışmak dünyada bir insanın kendisine yapabileceği en aptalca şey. yaptım, ordan biliyorum.
hayatında olumlu ya da olumsuz bir şeyler olur ve bunların istemsiz şekilde hayatında tesiri de olur. paylaşmak istersin anne babanla hafiflemek için ya da sorumluluk bilinciyle anlatırsın. esasen yaptığın şey serde naiflik barındırır, bununla beraber ağzından çıkan cümleler kendinin değildir artık. onların da tuttuğu bir halat olmuştur bunlar.
farzı misal onlar dost olsalar "bu halatı nerden çekmem gerekir?" diye sana sorarlardı ya da seni senden daha iyi tanıdıklarını bildikleri (?wtf?) için bir şey yapmaya girişmeleri beklenmezdi. nihayetinde ipin nereden çekileceğini kendi hayat saikleriyle yaparlar ve daha üzücü olanı bunun kendi hayatları olmadığını çoğu zaman fark etmeden yaparlar.
"şunun ucundan tusana" diye onlara verdiğin halat gün gelir seni sıkmaya başlar. bir gün fark edersin nefes alamaz olmuşsun ve bilincini kaybetmişsin. o andan sonra aldığın nefesin hükmünü sorgulayamazsın bile. bravo, yaşarken intihar ettin (!)
şahsen bu hususta en nefret ettiğim şey anne babamdan "aferin" lafını duymak oldu. artık anlıyorum bu lafı duyunca bir şeyleri doğrudan doğruya yanlış yapıyorum. aferin lafı, benim istediğimi yaptın demekti çünkü.
hayırlı evlat olmaya çalışmak dünyada bir insanın kendisine yapabileceği en aptalca şey. yaptım, ordan biliyorum.
bizim zamanımızda + .............................
veya
bok mu var + .......................................
kombolarıdır.
veya
bok mu var + .......................................
kombolarıdır.
kangurunun sağlamı nasıl oluyormuş diye araştırmamla dumura uğramam bir oldu. bu kadar uzağım bu olaylardan.*