denize çırılçıplak girmek

konuyla ilgili 19 entry daha
özellikle de sabahın ilk ışıklarında yapıldığında ruhunun arşa kadar uzanmasına vesile olan eylem.

geliniz anlatayım. 

şimdi öyle bir yere gittiniz ki, etrafınızda kimsecikler yok; tabii kuşları, börtü böcekleri, solucanları ve sahilde yaşayan diğer doğa canlılarını saymazsak. 

adım adım gidelim; 

sabahın ilk ışıklarında güneşin teninize temasıyla uyandınız.
güneşin; "kalk hadi, koş, zıpla! " çağrısını duydunuz. 
uyandıktan 1 dakika içinde denize baktınız ve deniz tamamiyle hareketlenmek için sizi bekliyor.(denizi gören bir yerde uyumanız gerekiyor.) 
öncelikle üzerinizde olan pijamalarla denize yürümeye başladınız. 
ardından bu yürümeniz, size yetmedi ve adımınızı sıklaştırdınız. 
adım sıklaştırmak da size yetmedi ve koşmaya başladınız! 
vücudunuzun ilk temas hali ayaklarınızı, ayak parmaklarınızı hafiften gıdıklamayla oldum o gıdıklama içinizi aldı ve bir an olsun durakladınız.
duraklamadan sonra, direkt olarak kendinizi denizin kucağına bıraktınız. 
o gelen ilk soğukluk, denizin vücudunuza nüfuzunun başladığının işaretçisi. 
bu size yetmedi, denizi tamamen hissetmek istediniz. tişörtünüzü çıkarıp kenara fırlattınız.
bu da size yetmedi. pijamanızı çıkardınız. 
evet, bu da yetmedi. iç çamaşırlarınızı çıkardınız ve o an bu dünyada olmadığınızı düşündürecek o hissi birden doruklarda yaşamaya başladınız; özgürlük. 
denizle tamamiyle içsel, tamamiyle doğal hissettiğinizde anlayacaksınız; ne kadar boktan yaşadığınızı.
biraz süre kaldıktan sonra etrafa koşmaya başladınız. evet, o his bunları yapacak kadar enerji de veriyor. 
sonra çadırınızda uykunuza kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. 

bu mu yani?" demeyin. 
deneyin, görün.