yol arkadaşıyla yaşanan en saçma kavgalar

Arka koltukta sigara tüttürürken camdan giren rüzgar dolayısıyla arkadaşın külünün bacağımı yakması akabinde kavga çıkarmıştım. Bağrışmalar çağrışmalar... bizi arabadan atmayan metin abiye sevgiler saygılar

istanbuldan marmarise giderken bilmediğimiz bir şehrin alelade bir köyünde çişimin gelmesi ve köy kahvesinde çay içmek istemem. sonrasında arkadaşın şortla köy kahvesine girmeye utanması ve çok çişim geldiği için kavga çıkarması

2 kişi tek koltukda 2 saat kadar dayandıkdan sonra abicim havada kararıyor bizde burda sıkıştık biz burdan tekrar bi otostop çekeriz inelim demiştim. Herşey iyiydi hoştu arkadaşımda onay vermişti.İndik yaktık birer sigara bi kahve, su içtik. İndiğimiz yerde güzel, hem otoban hem orman, havada güzel. Sonra birden arkadama baktım, dağlara baktım, çevreme baktım, aliye baktım. Alinin sakalları görünce olum biz niye burda indik dedim. Ama nası mutlu birisi durar burda kesin diye. :D ali bi tipine bak çevrene bak biz kimiz dağdan inen teröristen farkımız yok bizi kim alcak burda dedimğimde düşen jeton ve sakalını kes kavgası biraz uzadı :D güzel bir anıydı

Mecburi olan hiçbir şeyi sevmem. Erasmus'a gittiğim dönem mecburiyetten ev arkadaşlığı yaptığım insanlarla Avrupa turuna çıktık. Yol boyunca yer yer saçma gerginlikler oluyordu ama en saçması sanırım Viyana'da yaşadığımızdı. Şehir içi ulaşım Bileti almak için konulan cihazların önünde sırada bekliyoruz. Arkadaşlardan dominant olan bir anda "burada neden bekliyoruz? Görevli yok ki burada." Diye yükseldi. Sonra gidip görevliye sorduk, adam yanlış anladı büyük ihtimal çünkü bizi şehirlerarası bilet alınacak bir yere gönderdi. Sıraya girdik, bekledik, derdimizi anlattık. Adam bizi başladığımız yer olan cihazların önüne gönderdi. O kocaman yolculuktan sonra bir kez daha yalnızlığın kıymetini anladım. Tek başına olmanın da dezavantajları var ama hiçbir dezavantaj kafana göre hareket etme özgürlüğünden daha etkili olamaz bence. Tek başına seyahat candır.