yazarak arınmak

Kendini yaşatma hali.

Kendimi bildim bileli yazarak bir şeyleri hafifletiyorum. Konuşkan biri hiç olmadım. Bu sebeple acımı, mutluluğumu ya da hayallerimi hep kaleme sarınarak akıttım ya da yaşattım. Beni vareden kelimeler oldu hep. Kelimeler olmadan benim varlığım da yok olur. Bazen Woolf gibi hissediyorum kendimi ve sonumun onunla eş olacağı düşüncesine kapılıyorum. Yazamadığım düşüncesiyle varlığımı sonlandırma hali...
sinan canan'ın bir podcast'ında açıklamasına rast geldiğim eylem türü. insanın içindekileri kağıda boca etmesi durumu, temiz kağıda bir nevi duygusal ya da yaşamsal istifra.

kendisi tabii nörolojik olarak yazma sırasında hangi sinir hücrelerini aktive ettiğimizden vs. de bahsediyordu ancak ben konunun nihayetine odaklanıyorum: yazmak insan zihninde çağrışımlar yapıyor, tabir-i caizse havai fişekler patlatıyor ve insanı rahatlatıyor.

liseden kalma bir gün evde elektriklerin kesildiği bir akşam, elime kağıt kalem alıp mum ışığında ve çalakalem bir şeyler yazmıştım. (sessizliğin tadına varmış olmalıyım) o gün tam olarak ne yazdığımı bilemesem de şu cümle aklımda kalmış:

"hayatta temiz bir sayfa açmak ne saçma önerme! hayat dediğin zaten bir sayfaya sığacak kadar kısa değil mi?"

ezcümle: yazarak katharsis, arınma (artık siz ne diyorsanız) iyidir.