umumi tuvaletlerde yaşanan saçma olaylar

hiç tanımadığım bir kadının çıkan sütyen kopçasını takmıştım. allah benden razı olsundu.

Çok sıkışmıştım ve acele ediyordum. Kadınlar tuvaletine girdim. 5 tane kabin vardı ve kabinler boşken bile kapısı kapalıdır. Aceleyle koşarak kapısı kapalı kabinlerden birine daldım ve içeride çömelen bir hatun vardı.
O hızla kabinin kilidini kırmış olabilir miyim diye düşünmekten ve utanmaktan direkt koşarak tuvaletten geri çıkmıştım.

İşyerinde bir kız arkadaşım vardı. Çok yakın değildik kendisiyle. Kızla molaya çıkarken denk geldik.
Kızlar bilir. Bir kız tuvalete gidiyorsa diğer kızlar da onunla gider. O da tuvalete gidecekmiş. Molamı tuvalette kullanmak istemedim; ama mecburen gittim.
Gitmez olaydım. Kızı kapının önünde bekliyorum ve kız olağanca kuvvetiyle...
Ben molamı bunun için mi kullandım, diye düşünmekten kendimi alamadım.

Sarhoş olup ağlama krizine girmem ve trans bir kadının beni sakinleştirmesi. Gerçekten çok iyi bir insandı. Böyle iyi insanlar hep varolsun.
(bkz: gezginlerin sarhoşluk anıları)

opet'te tuvalete girdik arkadaşla. sadece 2miz vardık. bi süre sonra bişiler anlatmaya başladım arkadaşıma.. sessiz sakin dinliyor beni...en sonunda dayanamadım '' bi tepki ver emük '' dedim...yan taraftan olur öyle şeyler kardeş dedi biri...arkadaşım çoktan gitmişti. adam beni görmesin diye hızlıca çıktım.

ben pisuvara işerken yanıma bir kadının gelip dalgayı çıkartıp işemesi.

Dinlenme tesislerinde bana çantasını emanet eden yaşlı bir kadının 25 dakika gelememesinden ötürü, mağdur olmasın diye kendi otobüsümü bile bile kaçırmam.

işyeri tuvaletinde işemek için pisuvara geçtim, geçerken de göz ucuyla kabinlere baktım, içleri boştu. tam işerken arkamdaki kabinin şifonu çekildi. işte o an çok pis soğuk terler dökmüştüm. tuvalette sadece benim olmam gerekiyordu. korkudan bi süre arkama bakamadım. baktığımda ise kabinin içi hala boştu. şifonun canı sıkılmış, kendi kendini çekmiş yavşak. ilk defa girdiğim bi yer olsa korkmazdım, bozuk heralde diyip geçerdim ama işte aynı tuvaleti yıllarca kullandığın için bozuk olmadığını biliyorsun, bazı şeylere de alışıyorsun. o olay tabii ki yıllarca tekrarlamadı, bi kaç arkadaşın ağzını yoklamadım, benden başka kimsenin başına da gelmemiş, benim için hala gizemini korumakta.

korede konaklamak için bir hamam-spa kompleksinde kalmıştım. odada lavabo tuvalet yok, her seferinde bi kat aşağıya inip ortak lavaboyu kullanıyorum. işin ilginç tarafı ise korelilerin henüz peştamalı icat etmemiş olması. lavaboda tamamen çıplak erkekler arasında pijamalarla diş fırçalamak başta biraz garip gelse de, insan zamanla alışıyor :) alıştıktan sonra duş almaya indiğim zaman ben de çıplak takılıyordum.

hatırlayamadığım bi havaalanında pisuvara (yanlarda bölme olmayanlardan) işerken, yan pisuvarda bi anda bi kadının belirmesi, sonra söylene söylene pisuvarı temizlemesi. hayır tamam sen temizlik görevlisisin rahatsız olmuyorsun ama ben olmuştum, sonuç olarak alışık değiliz. işim yarım kalmıştı, beş dakika sonra tekrar girmiştim tuvalete.

isveçte bi restoran tuvaletinde, lavaboda elimi yıkarken, az önce girdiğim kabinin yanındaki kabinden bi tane kız çıktı. daha önce yanlışlıkla kadınlar tuvaletine girmişliğim vardır, çok hoş bi durum olmuyor, insan baya utanıyor. neyse ulan gene mi diye kendime söverken, bari bi özür dileyim diye kıza baktığım zaman, kız gayet sıradan ve doğal bi şekilde selam verdi. biraz afalladım, ben de bi selam verip çıktım. jeton kapıya tekrar baktıktan sonra düştü, tuvalet unisex imiş. sonrasında gelen rahatlama tabii ki paha biçilemez.

son olarak da umumi değil ama, abim bosnadayken evindeki klozete oturunca ayaklarım havada kalmıştı. bi an kendimi çocuk gibi hissedip bacaklarımı sallayarak çok mutlu olmuştum :)

Askerlik tuvaleti sayılırsa, pisuara işerken sabah arkanızda birisi donu indirmiş, sallaya sallaya hadi kardeş altıma işicem diyorsa, göt korkusu yaşattıran, gerçekten de çok saçma olaylardan biridir.