türklere döve döve öğretilmesi gereken şeyler

Şu dönemde özellikle, tam da muhataplarına....

(bkz: liyakat)
(bkz: hesap sorabilme)
(bkz: düşünce özgürlüğü)

Şimdi "türklere" denilmesi hoş olmamış. Bu ülkede yengesiyle evlenen, kadına şiddeti veya namus cinayetini olağan bir şey olarak gören, aşiretçilik veya bölgesel milliyetçilik yapan, bundan 15 sene öncesine kadar kızlarını "orospu" olur diyerek okullara göndermeyen, kamu personeline istediğini yapmadığı için barındırmayan sığırlar kendilerini "türk" kimliği altında tanımlamamaktadır. Bu sebeple kendisini "türk" olarak tanımlamayan söz konusu kişilerin de bulunduğu toplumu sadece "türkler" olarak tanımlamak adeta bir hedef göstermektir.

Gel gelelim ikinci hususa; döve döve bir şeylerin öğretebileceğini veya öğreteceğini düşünüyorsan şayet sen de insan olma özelliklerini pek kazanamamışsın demektir. şiddet hiçbir şeyin çözümü değildir.

Şayet yukarıdaki kişi iyi niyetli olduğunu iddia ediyor olsa bile, kendisi ekşideki başlığı buraya kopyala yapıştır yaparken acaba bu başlık yanlış anlaşılabilir mi diye düşünmeliydi.

faydası olmayacak eylemdir. zira dövmekten beter karşılaşılan davranışlar ve yaşam koşullarında bile öğrenmemekte direnen bir kitle var. bu sadece türk'lere de özgü değil. orta doğu problemi diyelim.

Kişisel alan diye bir şey var. Pandemi döneminden önce de olması gereken şey şimdi sosyal mesafe diye diye biraz uygulanır olsa da hala tanımadığım insanlar dibime dibime girebiliyorlar, bir şey sormak için omzuma tak tak vurabiliyorlar. Yahu neden böyle yapıyorsunuz? Ortadoğu ülkelerinde daha yaygın olan bu kişisel alan farkındasızlığını el birliğiyle çözelim lütfen, çok canımı sıkıyor bu mevzu.