romeo ve juliet

william shakespeare tarafından yazılan başyapıt.

kitapta en sevdiğim kısım tartışmasız şudur: "Şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar, ölümleri olur zaferleri, öpüşürken yanıp tutuşan ateşle barut gibi."
iki düşman ailenin çocuklarının birbirine duyduğu destansı aşkı anlatır eser. prensin

"hüzünlü bir barış, sabahının getirdiği.
güneş, kederinden göstermiyor yüzünü.
gidip uzun uzun konuşalım bu üzücü şeyleri,
kimi bağışlanacak, cezalanacak kimi.
daha acıklı bir öykü yoktur, bunu böyle bilin
bu öyküsünden, talihsiz romeo ve juliet'in."

satırlarıyla son bulur kitap.
hormonlarının kurbanı olmuş iki genç, halbuki az sabretseler her şey yoluna girerdi.
shakespeare'nin belki de en bilenen eserlerinden biridir. tüm muhteşem eserleri arasında en sevmediğim bu olabilir.

istanbul üniversitesi konservatuar sınavlarına hazırlandığım dönem istedikleri 3 parçadan 1'i klasik bir parçaydı, pek kıymetli hocalarımın aklına uyup juliet çalıştım. sonuç; jüriye en son juliet'i hiç sevmediğimi ve inanmadığımı, eserin samimi gelmediğini anlatıyordum. aşama alamadım, olsun, sımayli.