otostopta fake atan araba

/ 2
- genellikle -
saatlerce otostop çekmeye uygun bir yer aradıktan sonra; çantayı indirip omzun ağrımaya başladığıyla sırttaki terin kurumasına yakın bir arada ortaya çıkar bu tipler.
hız kesip dörtlü açarlar ve yürüme mesafesi yerine koşma mesafesinde dururlar.
gerisini anlatmaya dilim varmıyor

(bkz: kaç kadeh kırıldı minnoş gönlümde)
başıma çok kez gelen mevzudur.
bir tane örnek vermek gerekirse, otostop çekiyoruz gecenin bir yarısı. Zaten geçen araba sayısı az, abinin birisi 50 m öteye durdu, tabi biz bize durdu diye koşarak gittik yanına. Tam arabaya 5 m kala arabadan birisi indi ve araba devam etti. hayatımın fake'i dir.
Hiçbir araç için hevesle koşmamayı öğretimiş kişilerdir.

Sağolsun bir kere bunlar yüzünden az daha tırın altında kalıyordum
Berbat bir andır..

3 erkek, en zorlu otostopumuzu eskişehirden, kutsal olimpos topraklarında sonlandırmak üzere yola çıkmış, sıcak yaz ayında güneşin hafif devrilmesiyle burdur’a yakın bir yerdeydik. Keyfinden ödün vermeyen keyif pezevenki ben, henüz sözlükte olmayan çiçek sakallı tolga ve entellektüel serdar ile parmaklarımızı kaldırmış bekliyorduk.

3 erkek olarak yola çıkmanın zorluğunu zaten biliyorduk. Ancak moral bozmamak adına hiçbirimiz durumu irdelemiyorduk.

Uzaklardan silüeti yaklaşan arabanın bmw x6 görünce damarlarımızda ki adrenalin artmış akabinde; ben iskemlemden doğrulmuş, tolga sakallarını parçalamış ve serdar uslu bir çocuk olmuştu. Yol boyunca sıcak altında beklemenin acısını bmw’nin klimasıyla sevişerek giderecektik.

Giderek büyüyen silüet en sonunda seçilmeye başlamıştı ve bize doğru geliyordu. Alman plakalıydı, gözlüğümü kafamın üstüne kaldırıp, göz kontağı kurmaya çalışıyordum. Araç iyice yavaşlamıştı duracak gibiydi. Esaretin bittiğini düşünüyorduk. Aracın siyah filmli camı yavaş yavaş açıldı vee..
‘şllaaaaaaapsss’ diye, el ve bilekten çıkan bir yankıyla hızlanarak uzaklaşmaya başladı...

Biranda sessizlik kapladı her yeri. Güneş daha hızlı batmaya başlamıştı. Kimse birbirinin gözünün içine bakmıyordu. İskemleme devrilip, bir sigara yakmak istedim. El sarması sigara içiyordum. Belki de sessizliği bu yüzden uzun tutuyorduk. 3 kişiye sigara sarması biraz zaman alıyordu. Sigaraları sardıktan sonra sessizliği bozan entellektüel serdarın gözyaşları oldu. Dizüstü çökmüş ve devamında sessizliği sadece ağlayarak bozmaya devam edeceği cenin pozisyonunu almaya başlamıştı. Sigarayı içmek yerine çiğneyerek yutmayı tercih etmişti. Sigaraları ateşlerken çiçek sakallı tolgayla gözgöze geldik. Karşılıklı atışarak küfür lügatımızı geliştirmeye başladık. 8 farklı dilde küfür ettikten sonra içimizi rahatlatmayı bir nebze olsa da başarmıştık.

Ancak bu berbat anı otostop tarihi boyunca içimizde kara bir leke olarak varlığını devam ettirecektir.
bide bunun üstümüze süren versiyonu var. ikisine de eşit dağıtıyorum küfürlerimi.
ankara-konya yolu uzerinde yasadigim olay en aklimda kalani arabanin camina yaklastim tam ne tarafa diye soracaktim ki(ankaranin icindeydim) kotu adam gulusu yaparak basti gitti seni unutmam hay bin kunduz!
bir de bunların tek zannedip ileride durup, yanımdaki arkadaşımı sonradan görünce basıp giden tipleri mevcut.
yaratıcı küfürleri sinirle buluşturmuştur bi hayır islemisdir
genelleme yapmak istemiyorum ama yurtdışında ülkemizin aksine bana hiç denk gelmemiş olaydır.

türkiyede ise bir kaç kez denk geldi, adam yavaşlıyor ileride duruyor, ben koşmaya başlıyorum, gaza basıp gidiyor

denizlideyken de 15-16 yaşlarında bir çocuk durup nereye gideceğimi sorduktan sonra dalga geçip patinaj yaparak gitmişlerdi, ilginç ülkesin türkiye
İlerden döneceğim işareti yapan şoför ile durup para isteyen şoför arasında kalan orta şiddette bir p*çliktir.
/ 2