ingilizce bilmek

/ 3
yabancı bir ülkede başınız sıkıştığında 3 dakika içerisinde prens charles'tan daha iyi konuşabileceğiniz dildir.
hazırlık bitirdikten sonra üstüne birde yurt dışı seyahati yaptığım zaman önemini iyice anladığım dildir.
deli gibi öğrenmek isteyip öğrenemediğim, günlük konuşma hayatıma geçiremediğim dil. biri bana yardımcı olsun artık
not: az çok biliyorum yine de ama o da my name is esra diyecek kadar. bu beni çıldırtıyor
ben bu işin temelini ilkokuldaki sinir bozucu bir hocam sayesinde atmıştım. çünkü kendisi sarışın, çekici ve bir o kadar da sinirliydi. hal öyle olunca derslerini dinledim tabi. o gittikten sonra da hiç ingilizce çalışmadım. lisede de zaten ilkokul düzeyinde sordukları için zorlanmadım. ardından üniversite kazandım ve dedim ki ulan hazırlık okuyayım, kolay olur eğlenir gezer tozarım hem belki bir şeyler de öğrenirim.


hazırlık eğitimini istanbul üniversitesinde aldım ve gerçekten mükemmel anılar biriktirdim. c seviyesinde mezun oldum sanırım. bu eğitimden, 5 ay sonra hayatımda ilk kez yurt dışına çıktım ve rusya'ya gittim. orada 33.000 gencin olduğu bir festivale katıldım. dünyanın her yerinden insanlar vardı ve ben onlarla anlaşabiliyordum. bu hazzın tarifi yok...

sadece anlaşmakla kalmadım, yemeklere gittim, arkadaş oldum, sohbet ettim, görüştüm/görüşüyorum...

fulbright'a (amerika bursu kısaca) başvurdum.

yurtdışından bir kaç bağlantı talebi falan geldi.

yani şu kendimce yeterli görmediğim ingilizcem bana o kadar çok şey kattı ki...

velhasılıkelam gidin öğrenin. sorun, soruşturun. hayattan eksik kalmayın...
Dünyanın bazı yerlerinde büyük kolaylık sağlayan, internet başında ise olmazsa olmaz dil bilgisidir. Adamların dilini bilirseniz, kültürlerini, espirilerini, sevinçlerini öğrenmeniz kolaylaşır. Tavsiye edilir.
bir insanın kendine yapabileceği en büyük iyiliklerden birisidir.

özellikle bir türk'ün hayatı boyunca kendine yapabileceği en büyük yatırımlardan birisidir. sektörü fark etmeksizin bir iş yapan, yapmaya yeltenen herkesin en azından okuyacak kadar ingilizce bilmesi şarttır. yoksa kısacık bir ufuk ile bir ömür geçirmeye, aşındırılan patikaları tekrar tekrar gitmeye devam edersiniz. elin altında internet varken, google gibi arama motorları ile ufacık sorgularla bir dünya şeye erişebiliyorken sadece yerel bilgiye saplı kalmak büyük bir eksikliktir.

hayatını ortalamanın biraz üzerinde yaşamak isteyen herkes için ingilizce bir lüks değil, bir gerekliliktir.
kesinlikle bilinmesi gereken bir dildir.
gezgin bir kişi için mutlaka ihtiyaçtır. yurtdışına çıktığınızda olmazsa olmazdır. bizdeki tabir ile derdimi anlatacak kadar ( yani günlük ihtiyaclarını anlatacak kadar ) derler ya işte en azından o kadar bilinmelidir.
gerçi google translate cihazları çıkıyor sanırım onlar bir derde deva olacak ama genede bilmek iyidir. bize gelmesi ve ekonomik olması uzun sürecek gibi . zatn bilgiğim kadarıyla şuan Türkçe yok
Eğitimden çok oyun, dizi ve şarkı sayesinde geliştirilen daha sonra ise mutlaka yabancı arkadaş edinip pratiği tamamen onunla yapınca akıcılığını kazana dil.

türkçe'si olmayan yabancı arkadaş edinme konusunun faydasını muazzam görmüş biri olarak ingilizce bilmenin yolunun net buradan geçtiğine eminim.
Anlıyorum ama konuşamıyorumdan bir sonraki seviyedir. Biliyorsan konuş bence!
çocuklar için öğrenilmesi gereken ilk yabancı dil olmamalıdır. zira ispanyolca, fransızca gibi öğrenmesi daha zor olabilen dilleri çocukken öğrenmesi daha uygun olacaktır zannımca. ingilizce ikinci dil olarak rahatlıkla öğrenilebilir.
/ 3