gezgin egosu

/ 3
insanı itici kılan şeydir.

bu insanlarla muhabbete oturursunuz, lafı mutlaka gezdiği gördüğü yerlere getirir. mevzu bahis edilen yerleri sizin de gezip görmüş olmanız, benzer maceraları yaşamış olmanız önemsizdir, kişi daima kendinden bahseder, hiç şüphesiz ki en iyi gezen kendisidir, en güzel o gezer. instagram fotolarının altında yol harika, otostop muazzam, seksen beşinci ülkem malezya beni hayal kırıklığına uğrattı, şehirde nasıl yaşıyorsunuz abi yhaaaaa, tarzından ifadeler görmeniz çok olasıdır. ucuza hatta çok ucuza gezdiklerini mutlaka vurgularlar, asla paraları yoktur, çünkü onlar mevcut sisteme başkaldırmış fakir bir hippidir. hiç şüphesiz ellerindeki son model iphonelar anneannelerinin hediyesidir ve yaşlı kadını kırmamak için kabul etmişlerdir. hele bu insanların sosyal medyada 3-5 takipçisi varsa, amaaaaaan, yanlarından geçemezsiniz, siz kimsiniz ki?

kalp kırmayalım, elbette istisnaları hariç tutuyorum.
yok diyen yalan söyler gezginler de özgürlüğün getirmiş olduğu bir özgüven vardır bunun sonucu egoyu doğuruyor olabilir örneğin ben otostopta arabalarına bindiğim insanlara inene kadar arabayı sattırma fikrini satıyorum hayatlarına acınacak halde bakıyorum yapıyoruz yani hepimiz.
bence icindeki gezme sebeplerini ortaya cikaran gezginin yansimasidir, ben mesela gidemedigim yerler icin bir eksiklik ve heyecan barindirirken, kimi gezginler icin olay ulke ve mekan sayisindan olusuyor ve bunun egosunu tasiyorsa bir anlam ifade etmiyor.
çoğu insanda olduğu gibi gezginlerinde egoları vardır.fakat bu diğer insanlarınkinden biraz farklıdır. çoğu insan egoist olduğunun farkında olmazken gezginler egolarını yenmek için çaba sarf ederler. çünkü egoist insanların çevresi zamanla azalır. insanlar sürekli birinin yaptıklarını, yapacaklarını, özelliklerini dinlemekten sıkılır ve aşağılanmış gibi bir duruma maruz kalır. bu da insanın uzaklaşması için gayet makul bir sebeptir. fakat gezginler için bu durum biraz daha farklıdır hatta tam tersidir. çünkü hiçbir zaman kendilerinden bahsetmezler aynı şeyleri sürekli aynı insanlara anlatmazlar. (bkz: askerlik hikayeleri) tarih boyunca insanlar gezginleri sevmiştir ve onlara yakın olmak istemiştir. (bkz: evliya çelebi) bunun sebebi gezgin insanların anlattığı şeyler kendileri hakkında değil gezip gördükleri ve deneyimledikleri şeylerdir. çünkü gezgin kişinin bahsettiği şeyler genellikle karşısındaki insanın daha önce hiç görmediği ülkeleri, şehirleri, kasabaları, kültürleri, yemekleri ve orada yaşanan olayların hikayesidir. farklıdır, ilgi çekicidir, özgündür, deneyimlenmiş doğru bilgidir.
gezdiğim yerleri ve tecrübelerimi insanları rahatsız etmeden anlatmaya çalışırım,rahatsız oluyorlarsa susarım. hayat felsefemi pazarlamaya çalışmam,tek sahip olduğum şey zaten,kıskanırım. farklı tecrübelere saygı duyarım,saatlerce dinlemekten zevk alırım. hala ego sahibi olduğumu düşünen varsa kendimi sorgularım..
Genellikle her istediğimi yapabilirim egosu olarak çıkar ortaya. Herkeste ego olduğunu düşünürsek, mantıklı gelir bana. Fakat egonun fazlası zararlıdır, bi hatırlatma yapayım dedim.

Asıl anlayamadığım ego pilot egosudur. Teorik olarak bakılınca evet üst düzey bilgi birikimleri vardır ve yaptıkları iş gerçekten zordur ama, pratikte 500t şoförüyle aynı işi yaparlar. İnsanları bir noktadan diğer noktaya taşımak. Hatta 500t şoförü bi seferde daha çok insan taşır. Bilemedim.
gezmenin nasıl bir egosu olur dersiniz ama bence bu bizim ülkemizde olan şeydir. tıpkı kitap okumanın egosu gibi yada çayıı şekersiz içmenin verdiği ego gibi .

gezip görürsünüz insanlar gezerken kendilerininden çok manzarı heykeli katedralin fotoğrafını çeker yada en başta müze gezmek isterler.

biz de ise durum gezgin egosu olan insanlarda yani en güzel nerede fotoğraf çıkar diye gezip instagrama yönelik yani insanlara göstermelik gezerler. İnstagram için yada face albümü için tamamsa o ülke ,şehir gezilmiştir traveller olmuştur.

(hakkıyla gidip gezen insanların egoya dair bir şeyi yoktur. tabi ki istisna vardır ama bu ayrım gezginler için bu şekildedir)
Asla genellemicem ama bir kaç kişiyle karşılaştım malesef boylarından cok daha büyük egolara sahiplerdi. Yani ne olduysa 2-3 şehir gezip adlarını gezgin yapmışlar. Adamlar o kadar egolu ki şehrin yakının dan geçtiklerinde bile ben bu kadar şehir gezdim diyebiliyorlar. Neyse ki gerçekten gezen güzel insanlar,hoş sohbetleri ve hoş yürekleri var.
"ya ben oraya da gidecektim de X daha cazip geldi"

"günbatımını izlemediysen gitmemiş say oraya"

"tabii çevremden çok baskı geliyor da ben özgür biriyim, kimse karışamaz bana abi"

bla bla bla
Ay çok zevkli sende denesene ama yerinde ve zamanında ve doğru dozda kullanmak önemli olan sonuçta malesef artık herkes şımarıklığı özgüven sanıyor her şehir değiştirmeyi de gezginlik sanıyor malesef olmadık yerlerde olmadık muhabbettlerin içinde kendini bulabiliyor insan ama gezgin egosu öyle güzel ki o şımarıklıklara lap diye cevap verdirebiliyor seviyorum yerinde kullanmayı o çok bilmişlere iyi oluyor günde bir doz gezgin egosu candır gerisi teferruattır :)
/ 3