filtre kahve

/ 3
günümüzde bolca çeşidine rastladığımız kahve çeşidi.
fakat filtre kahve diyince aklıma bir tek Moliendo serisi geliyor.
iyi bir yazılımcı olmamanın ilk şartı filtre kahve sevmek ve tüketmektir. şeker severler tarafından çok sevilmese de herkese dediğim gibi "come to the dark side!"
hiç bir türünü sevemedim, çok ağır geliyor bana. yok guatemala kahvesi, yok etiyopya kahvesi... hepsinin tadı aynı değil mi yahu? ama çay öyle mi, canım çay. *
baristalık geçmişi olan biri olarak kahve ile aram hiç iyi olamadı. içene saygı duyuyorum fakat kendisini hiçbir şekilde tüketemiyorum. en azından tüketirken çok mutlu bir yüz ifadesine sahip olamıyorum *
yaz aylarında bolca soğuk demleyip günün hararetini almaya yarayan müthiş icat. çalışma günlerinde ise -özellikle geceden kalma günlerde- sabahları bir dürttürgeç.
ne zaman gözümden uyku aksa yanımdan ayrılmayıp beni kendime getiren yegane dostum.
o cool siparişlerin baş kahramını: "filtre kahve, lütfen. (yanındakine döner) sabahları içmeden kendime gelemiyorum"

tattığım en sevimsiz, tadı en acı şey. soğuk hali belki ama sıcak halini katiyen tüketemiyorum.
kardeşim kahve kadar süt koyar. hep söylerim ona kahve içtiğini mi sanıyorsun? olacaksa da süt çok az olacak ve şeker olmayacak ki o kahve lezzetini damağında hissedesin.
/ 3