eğer cesaretiniz yoksa yarım kalır bütün hayaller

Şehirlerde ölüyorsunuz, evinizden çıkın ve doğanın tadını çıkarın ?

Bir kamp düşünün;
Şehirler ve köylerden kilometrelerce uzakta, dağın başında.
Hiçbir yerleşim yok, insan yok.
Telefon çekmiyor, elektrik yok.
Hatta cebinizdeki paranın bile önemi yok orada.
Doğa ile baş başa, huzur dolu bir kamp.
Kafanızı her çevirdiğiniz yerde yeşilin başka bir tonunu görüyorsunuz. Bazen de mavinin.

"ha belh’te ölmüşsün, ha bağdat’ta, hepsi bir;
kadeh doldu mu, acı da olsa içilir.
keyfine bak; çok aylar doğmuş batmış sensiz;
sensiz daha çok ayların ondördü gelir."
Evet bu kesinlikle dogru. Ben ingilizce bilmiyorum. Bildiğim kelimeler ancak ilkokul ingilizcesidir.

Bir gun ehhh yeter be deyip interrail grubundan aldığım gazla portekiz'e bilet aldim.

Inanin beden dili dunyanin en ustun dilidir. Yanlis bilet alip bindiğim trende bile insanlarla anlasabildim ya, artik cine bile gidebilirim bence.

Ama ya cesaret edemeseydim? Dilini hic bilmedigim bir ulkeden okyanusa bakamasaydim? Guzelim çinili sokaklarda kaybolmasaydim? Pastel de natayi yerken ay ne guzel seymis bu yaa diyemeseydim?? Porto'da hic bilmedigim bir dildeki sarkiya eslik edemeseydim? Sizce de yarım kalmaz miydim?