dinlenme tesisi soğuğu

başlığı okuduğumda bile içimi titreten soğuktur, bu tesislerin musluklarından akan sular da çivi gibidir. ancak o soğukta elde bir bardak çay ile birlikte otobüsün ön camının yıkanması meditasyon gibidir.

yaz-kis iklim farketmemesine fiziksel olarak bir anlam getiremem tabi ki ama isin bi de su boyutu vardi ki daha aci.Bir bardak sicak cay istersiniz yanina da bi sigara icmek.Cayiniz soguk gelir.Sonra burnunuza gozleme kokar ya dersiniz ki sicak sicak iyi gider.Size yeni piseni degil de zaten hazir olanlardan verir ustune bir de ne kadar isitirsa isitsin yine buz gibi soguktur.Yuzununu yikamaya gidersiniz soguk su acitir.Otobusunun onunde beklersiniz herkesin yuzunde aklamsiz soguk ve donuk bir bakis.Keske hersey icimizi isitacak kadar guzel olsa da sadece havamiz buz kesse..

Başlığı ve entrylerini okurken bile tir tir titreten olay.

bulunduğu yörenin iklimine ve mevsime göre artan veya azalan soğuktur, aslında farklı bir özelliği yoktur.
bizler sıcacık otobüste mayışmış veya uykudan yeni uyanmış şekilde dinlenme tesislerine adım attığımızdan hissettiğimiz sıcaklık çoğu zaman gerçeğin altında olur.

Doğduğum günden beri İstanbul - Adıyaman gidip gelirim. bazen uçak,bazen de otobüsle

her mevsimde her ayda gitmişimdir ve her zaman aksaray da hanifi yılmaz tesislerinde dururuz.

arkadaş temmuzda da gittim,ne zaman gece orada mola versek tir tir titrerim. hiç mi güzel havası olmaz oranın

Aralık - Afyon Kolaylı Dinlenme Tesisleri - Hicri İkibin bilmem kaç, saat 00:15.

Bir süre sonra özlenen soğuktur ayrıca

yarım yamalak uykudan uyanıp otobüsten indiğin anda açılırsın

eskişehirli insanlar için sadece bir preview olan hede.

hele birde dinlenilen yer afyonsa iliklerde hissedilir.