başkalarının isteklerine göre yaşamış insan

/ 2
kendi olamamış, bir birey olamamış insandır. belkide kendi olmaya gücü yoktur.
belirli bir yaşa kadar herkes kendi ailesinin istekleri üzerine yaşıyor, buna herkes diyebiliriz. çevremizden çok etkilenen bir yapısı var insanlığın, sürekli zaten başkasının isteklerini de yerine getirmek zorunda kalıyoruz. gerek iş, gerek aşk, gerek okul hayatımızda. en basitinden, öğretmeniniz sizden bir ödev ister ve o isteği yerine getirerek yaşarsınız. bunun bir oranı olmalıdır, kimisine göre az, kimisine göre çok. mesela herşeyi bıraktım otostopla gezicem deseniz bile, sizi arabasına alacak adamın/kadının, almak istemesi ile doğru orantılı olarak değişir hızınız, gideceğiniz nokta.
Ben baskalarinin istediklerine gore yasamayi kendi lehime cevirdim.hepsini arac olarak kullandim.onlar rahattilar,ben ise daha rahat.yasam bir stratejidir.eline guc gecene kadar sabredersin,guc gectiginde de cekici vurursun kafalarina.herkes bir afallar ama senin dogru oldugunu farkedeceklerdir
Türkiye'nin %85'idir. Ülkede birey olamıyorsun ki, kendin karar alıp kendin için yaşayasın hele kadınsan ya birinin kızısın ya birinin kardeşi hep onları düşünerek harekat etmek zorundasın hatta daha acı bir şey söyleyeyim. Şu "sizin anneniz kız kardeşiniz yok mu" muhabbeti tam olarak bunu karşılıyor. Yani kadınlar artık o kadar alışmış ki bir birey olmamaya, başka insanları yine bir sıfat üzerinden empati yapmaya çağırıyor. İnsan ve birey olduğumuz için değil o kişinin de annesi veya kız kardeşi olduğu için empati yapmamız gerekiyor. Neyse çok konu dışı oldu. Ama başlığı açan arkadaş üzülmesin türkiye'de gayet normal yaşadıkları.
başkaları değidiğimiz kişiler eğer 'aileyse' elden bir şey gelmez. bazen durdurursun kendi hayatını. ailenin isteğine göre yaşarsın. ta ki 'özfarkındalık' durumunu fark edene kadar. tecrübedir
Karakteri oturmaz, kişiliği oluşmaz. Çünkü bi saatten sonra başkalarının isteklerini kendi isteği sanar ve kendini zamanla kaybeder.
Maske takmıştır suratına, mutlu bir birey değildir
/ 2