Atatürk
İşittim ki, bazı arkadaşlar yoksulluğumuzu bahane ederek memleketlerine dönmek istiyorlarmış. Ben kimseyi zorla milli meclise davet etmedim. Herkes kararında özgürdür, bunlara başkaları da katılabilirler. Ben bu mukaddes davaya inanmış bir insan sıfatı ile buradan bir yere gitmemeye karar verdim. Hatta, hepiniz gidebilirsiniz. Asker Mustafa Kemal mavzerini eline alır, fişeklerini göğsüne dizer, bir eline de bayrağını alır, bu şekilde Elmadağ’ına çıkar, orada tek kurşunum kalana kadar vatanı savunurum. Kurşunlarım bitince de bu aciz vücudumu bayrağıma sarar, düşman kurşunları ile yaralanır, temiz kanımı, mukaddes bayrağıma içire içire tek başıma can veririm. Ben buna and içtim!...”
anlatabildim mi ?
anlatabildim mi ?
Atatürk, uluslar arası anlayış, iş birliği, barış yolunda çaba göstermiş üstün kişi, olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş bir devrimci, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder, insan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü, yaşamı boyunca insanlar arasında renk, dil, din, ırk ayrımı gözetmeyen, eşi olmayan devlet adamı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusudur.
UNESCO
UNESCO
Hastalığının çok ileriye gitmesine rağmen,Fransızların Hatay’ı ele geçirmesini atamız hazmedememiştir. Ayakta güçlükle durmasına rağmen 30 bin Türk askeriyle fransızlara göz dağı vermiş ve Fransızlar baskımız sonucunda hatay topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır.
hastalığının çok kötüye gittiğini bilmesine rağmen ülkesini,vatanını,milletini hiçbir zaman bırakmamıştır.
Bir daha onun gibisi gelmez.
hastalığının çok kötüye gittiğini bilmesine rağmen ülkesini,vatanını,milletini hiçbir zaman bırakmamıştır.
Bir daha onun gibisi gelmez.