aşk köpekliktir

ahmet ümit’in aşka dair hikayelerden oluşan enfes kitabıdır. Her bölümde aşkın farklı bir halinin işlendiği kitapta şüphesiz en can alıcı kısım kitaba ismini veren son hikayedir.
“İşte böyle rafo... anlat, dedin, anlattım. Bu gece artık son demiştim kendime. Artık o bara gitmeyeceğim. Olmadı rafo, yine geldim. Nasıl ki bir köpek, onu terk eden sahibini bırakmaz, kokusunu aldığı her yerde peşinden koşar durur, ben de öyle oldum işte rafo. Stefan beni istemediği halde, bir başka kadın için beni terk edip gittiği halde ben onu bırakamıyorum, sahibini arayan bir köpek gibi hala peşinden koşturup duruyorum...”
“Olağanüstü, evet, yine de insanların mutluluğu aradıkları için aşık olduklarını sanmıyorum. Aşk, bana imkansıza ulaşma çabasıymış gibi geliyor. Erişilmez olana dokunmak için imkansızlıklar içinde debelenip durmak...”
aşk diye bir şey yoktur efenim. aşk dediğimiz şey bazı hormonların olduğundan fazla salgılanmasından kaynaklı hissedilen duygu değişimidir. araştırmalar 90 gün sürdüğünü söylüyor. gerisi ise tamamen alışkanlık. alışkanlıklardan ise vazgeçilebilir. bu yüzdendir ki aşığım ölüyorum diye evlenip boşanan çiftlerin sayısının fazlalığı. asıl olan karşılıklı sevgi ve saygıdır. aşkı aramayın demiyorum ama bir bakın bu duyguyu kaybedince bu hanım bu bey size, sizin düşüncelerinize saygı duymaya devam edecek mi?
kaçınız çırılçıplak bedenler karşısında yalnızca gözlere baktınız sorsalar güya hepiniz aşıktınız .
Ask insanlıktır. Aşık olamayan sevmeyi bilemeyen insan kalamaz.