#tüm turuncuyolcu başlıkları
3 Haziran 1892 yılında kurulmuş ingiliz futbol kulübüdür. Günümüzde Premier lig’de mücadele etmektedir.
Teknik direktör : (bkz: jürgen klopp)
Teknik direktör : (bkz: jürgen klopp)

İtalya’da karşılaşabileceğiniz şekerleme dükkanı.
milano‘Da bulunan mağazalarını yalnızca su almak için ziyaret edip 2 saat oyalandığım mağazadır. 3 katlı dev bir mağaza ve çeşitli şekerlemeler, çikolatalar, geçmişten anıları hatırlatan ürünler, mini nutellalar, kocaman jelibonlar ve dahası sizleri bekliyor.
İtalya’da bir yerlerde karşılaşırsanız mutlaka ziyaret edin!
ODStore Web Sitesi

milano‘Da bulunan mağazalarını yalnızca su almak için ziyaret edip 2 saat oyalandığım mağazadır. 3 katlı dev bir mağaza ve çeşitli şekerlemeler, çikolatalar, geçmişten anıları hatırlatan ürünler, mini nutellalar, kocaman jelibonlar ve dahası sizleri bekliyor.
İtalya’da bir yerlerde karşılaşırsanız mutlaka ziyaret edin!
ODStore Web Sitesi


İtalya’nın en eski ve hala aktif olan alışveriş merkezidir.
Şehrin tam merkezinde. Dört katlı bir çarşı şeklinde olan mekana ismi italya krallığının ilk kralı olan Victor Emmanuel II tarafından verilmiş. 1861 yılında tasarlanan yapı, 1865 ve 1867 yılları arasında mimar Giuseppe Mengoni tarafından yaptırılmıştır.



1880 yılından bir fotoğraf;
devamını göster bana...
Şehrin tam merkezinde. Dört katlı bir çarşı şeklinde olan mekana ismi italya krallığının ilk kralı olan Victor Emmanuel II tarafından verilmiş. 1861 yılında tasarlanan yapı, 1865 ve 1867 yılları arasında mimar Giuseppe Mengoni tarafından yaptırılmıştır.



1880 yılından bir fotoğraf;

Milano’da buluna milano katedrali (duomo di milano)’nun hemen yanında yer alan müzedir. Müze içerisinde katedralin maketini görme, katedralde bulunan detaylı heykellerin bir kısmını yakından inceleme şansınız oluyor.
Ayrıca katedralde kullanılmış ve yenisiyle değiştirilmiş bazı eserlerde müze de bulunuyor. Kesinlikle gezmeniz gereken bir müze değil ancak, katedrale giriş biletinizi herşey dahil aldıysanız, görmeden gitmeyin.

Ayrıca katedralde kullanılmış ve yenisiyle değiştirilmiş bazı eserlerde müze de bulunuyor. Kesinlikle gezmeniz gereken bir müze değil ancak, katedrale giriş biletinizi herşey dahil aldıysanız, görmeden gitmeyin.


Yaklaşık 600 yılda tamamlanmış, aziz mary’nin doğuşuna adanmış katedraldir. 1386 Yılında başlanan yapı resmi olarak 1965 yılında tamamlanmıştır.
İtalya’nın en büyüğü, avrupanın üçüncü en büyüğü ve dünyanın dördüncü en büyük katedralidir.

1386’da ilk taşın döşenmesini kutlayan plakada katedralde sergilenmektedir.

Katedrali ilk kez ve uzaktan fark ettiğinizde ‘VAY CANINA!’ dememek elde olmuyor. Gerçekten ihtişamlı ve göz dolduran bir görüntüye sahip. Yaklaştıkça da gözünüzde büyüyen dev yapı, sizi kendine hayran bırakıyor. Hemen biletinizi alıp içeri girmek için can atıyorsunuz. Bu sırada iki seçenek sizi bekliyor. Hızlı geçiş bileti veya normal bilet. Hızlı geçiş bileti normal bilete göre 8-10 euro pahalı ancak, çevreyi gözlemleyin çok kalabalık yoksa normal bileti tercih etmenizi öneririm. Aldığınız bilet ile katedralin içini gezebiliyor, asansörle çatısına çıkıp tur atabiliyorsunuz. Ayrıca duomo di milano müzesi de aynı biletle gezilebilir.

İçerisi de oldukça büyüleyici olan milano katedrali, her noktasıyla incelenebilir bir yapı. Gördükleriniz yetmiyor ve beklentinizi her seferinde arttırıyorsunuz. Katedralin içini dolaşırken tüm detaylara dikkat etmenizi öneririm, biraz da tarihe ilginiz varsa ‘ nasıl olur ya? ‘ sorusunu kendinize fazla fazla soracaksınızdır.

İçerideki turunuzu tamamladıktan sonra hemen dışarı çıkıp, asansörü bulmanız gerekiyor. Binanın hemen arka tarafında konumlanan asansörlerle katedralin çatısına çıkabiliyorsunuz. Oraya kadar gitmişken sakın değmez diye düşünmeyin ve hemen yukarıya çıkın!

Uzaktan gördüğünüzde büyüleyici olan yapının her detayına artık daha yakınsınız. Nasıl yapmışlar, nasıl olur? soruları sürekli aklınızı yorarken, manzaranın, katedralin yapısının, konumlandırılmış heykellerin ve daha bir çok detayın tadını çıkartabilirsiniz. Eğer zaman probleminiz yoksa da aşağı inmek için hiç acele etmeyin. Çevreyi, yapıyı dikkatlice izleyin, inceleyin derim.
devamını göster bana...
İtalya’nın en büyüğü, avrupanın üçüncü en büyüğü ve dünyanın dördüncü en büyük katedralidir.

1386’da ilk taşın döşenmesini kutlayan plakada katedralde sergilenmektedir.

Katedrali ilk kez ve uzaktan fark ettiğinizde ‘VAY CANINA!’ dememek elde olmuyor. Gerçekten ihtişamlı ve göz dolduran bir görüntüye sahip. Yaklaştıkça da gözünüzde büyüyen dev yapı, sizi kendine hayran bırakıyor. Hemen biletinizi alıp içeri girmek için can atıyorsunuz. Bu sırada iki seçenek sizi bekliyor. Hızlı geçiş bileti veya normal bilet. Hızlı geçiş bileti normal bilete göre 8-10 euro pahalı ancak, çevreyi gözlemleyin çok kalabalık yoksa normal bileti tercih etmenizi öneririm. Aldığınız bilet ile katedralin içini gezebiliyor, asansörle çatısına çıkıp tur atabiliyorsunuz. Ayrıca duomo di milano müzesi de aynı biletle gezilebilir.

İçerisi de oldukça büyüleyici olan milano katedrali, her noktasıyla incelenebilir bir yapı. Gördükleriniz yetmiyor ve beklentinizi her seferinde arttırıyorsunuz. Katedralin içini dolaşırken tüm detaylara dikkat etmenizi öneririm, biraz da tarihe ilginiz varsa ‘ nasıl olur ya? ‘ sorusunu kendinize fazla fazla soracaksınızdır.

İçerideki turunuzu tamamladıktan sonra hemen dışarı çıkıp, asansörü bulmanız gerekiyor. Binanın hemen arka tarafında konumlanan asansörlerle katedralin çatısına çıkabiliyorsunuz. Oraya kadar gitmişken sakın değmez diye düşünmeyin ve hemen yukarıya çıkın!

Uzaktan gördüğünüzde büyüleyici olan yapının her detayına artık daha yakınsınız. Nasıl yapmışlar, nasıl olur? soruları sürekli aklınızı yorarken, manzaranın, katedralin yapısının, konumlandırılmış heykellerin ve daha bir çok detayın tadını çıkartabilirsiniz. Eğer zaman probleminiz yoksa da aşağı inmek için hiç acele etmeyin. Çevreyi, yapıyı dikkatlice izleyin, inceleyin derim.
İtalya’nın milano kentinde bulunan büyük bir şehir parkıdır. 95 dönümlük bu park şehrin tarihi merkezi olarak sayılabilecek bir konumda yer almaktadır ve 1888 yılında açılmıştır.

Parkın en önemli özelliği bir ucunda arco della pace ve diğer ucunda sforzesco kalesi‘nin yer almasıdır.


Parkın en önemli özelliği bir ucunda arco della pace ve diğer ucunda sforzesco kalesi‘nin yer almasıdır.


milano‘da bulunan en önemli tarihi yapılardan bir tanesidir.

Galeazzo Visconti II tarafından 14.yüzyılda savunma amaçlı inşa edilmiş olan kale günümüzde bir çok eserin sergilendiği müzelere ev sahipliği yapıyor. Kaleye, kalenin olduğu bölgeye, bahçelerine giriş ücretsiz ancak müzeleri ziyaret etmek isterseniz bilet almanız gerekiyor.

Kaleye ismini veren Francesco Sforza kaleyi inşa eden kişi değil, restorasyonla yeniden inşa ettiren kişidir. Kalenin asıl
tarihi, kale girişinde yer alan tarihi notlardan öğrendiğim kadarıyla, 1300’lere dayanıyor. Kale yapımına 1358 yılında, Milano’nun ilk dükü olan Galeazzo Visconti II emriyle başlanmış ve kale 1368’de hazır hale gelmiş. O yıllarda şuanki ihtişamı olmayan kale visconti’nin aynı zamanda damadı olan Francesco Sforza tarafından yenileniyor ve sonrasında dönemin önemli ustalarından Donato Bramante ve Leonardo da Vinci tarafından restore ve dekore etme işlemleri başlıyor. Bu sayede kale, bir sanat eserine dönüşüyor.
Kale 1905 yılında ise halka açılıyor ve müze olarak hizmet vermeye başlıyor.
devamını göster bana...

Galeazzo Visconti II tarafından 14.yüzyılda savunma amaçlı inşa edilmiş olan kale günümüzde bir çok eserin sergilendiği müzelere ev sahipliği yapıyor. Kaleye, kalenin olduğu bölgeye, bahçelerine giriş ücretsiz ancak müzeleri ziyaret etmek isterseniz bilet almanız gerekiyor.

Kaleye ismini veren Francesco Sforza kaleyi inşa eden kişi değil, restorasyonla yeniden inşa ettiren kişidir. Kalenin asıl
tarihi, kale girişinde yer alan tarihi notlardan öğrendiğim kadarıyla, 1300’lere dayanıyor. Kale yapımına 1358 yılında, Milano’nun ilk dükü olan Galeazzo Visconti II emriyle başlanmış ve kale 1368’de hazır hale gelmiş. O yıllarda şuanki ihtişamı olmayan kale visconti’nin aynı zamanda damadı olan Francesco Sforza tarafından yenileniyor ve sonrasında dönemin önemli ustalarından Donato Bramante ve Leonardo da Vinci tarafından restore ve dekore etme işlemleri başlıyor. Bu sayede kale, bir sanat eserine dönüşüyor.
Kale 1905 yılında ise halka açılıyor ve müze olarak hizmet vermeye başlıyor.

Eski milano giriş kapısı olarak kabul edilen yapı, corso sempione caddesi’nin sonunda yer alıyor. Ayrıca şehirde ünlü sempione parkı’nın girişinde yer alan yapı, bulunduğu konum itibariyle sforzesco kalesini’de selamlıyor.


Porta sempione (sempione kapısı) şeklinde de anılan bu yapı, İmparator I. Ferdinand’ın başkanlığında görkemli bir törenle 10 Eylül 1838’de açılmıştır.


Porta sempione (sempione kapısı) şeklinde de anılan bu yapı, İmparator I. Ferdinand’ın başkanlığında görkemli bir törenle 10 Eylül 1838’de açılmıştır.

Milano, old town’a çokta uzak olmayan, günümüzde hala çalışmaları süren 90 dönümlük alana konumlanmış modern bir konut, ticaret ve alışveriş merkezi olarak tanımlayabiliriz.

Parkta gibi başlayan yürüyüş, modern konutları da size gösterdikten sonra gökdelenlerin ortasında, alışveriş merkezi de bulunan bir meydana ulaştırıyor. Milano’da yapacak birşey kalmadıysa ve vakit geçirmek için güzel bir yer arıyorsanız city life’ı ziyaret edebilir, yemyeşil parkın tadını çıkarabilir, biraz yürüdükten sonra hemen venchi ile karşılaşabilir birer dondurma yiyebilirsiniz.

Generali Group ve Allianz logolu gökdelenler de citylife içerisinde bulunurken günümüzde 3. Gökdelen inşaatı hala devam ediyor.
devamını göster bana...

Parkta gibi başlayan yürüyüş, modern konutları da size gösterdikten sonra gökdelenlerin ortasında, alışveriş merkezi de bulunan bir meydana ulaştırıyor. Milano’da yapacak birşey kalmadıysa ve vakit geçirmek için güzel bir yer arıyorsanız city life’ı ziyaret edebilir, yemyeşil parkın tadını çıkarabilir, biraz yürüdükten sonra hemen venchi ile karşılaşabilir birer dondurma yiyebilirsiniz.

Generali Group ve Allianz logolu gökdelenler de citylife içerisinde bulunurken günümüzde 3. Gökdelen inşaatı hala devam ediyor.

italya‘nın milano kentinde bulunan, sanatsal mezar ve anıtların bolluğu ile dikkat çeken bölgenin en büyük mezarlıklarından biridir.
1866 yılında açılmıştır ve 250.000 metre karelik alanda yer almaktadır.

Milano geziniz sırasında tavsiye edilen şehrin özel alanlarından biridir. Monumental cemetery veya italyanca Cimitero Monumentale olarak bilinir. Dikkat çeken devasa anıt mezarları olduğu gibi, ziyaretiniz sırasında ölü bedenlerin duvarların arkasına koyulup bir mermerle kapatıldığı sayısız mezarı da görüyorsunuz. 1800’lerden günümüze bir çok tarihi de gözlemleyerek mezarlığın ne kadar eski ve köklü olduğunu da anlayabilirsiniz. Milano geziniz sırasında ziyaret etmeniz gereken, farklı olduğunu düşündüğüm yerlerden.


Bu mezarlar, mezarlığın girişinde bulunan dev yapının hemen altında konumlandırılmış durumda, sayısını tahmin edemediğim kadar çoklar. Yine bu mezarlarda da 1800’lerden günümüze bir çok mezar taşı görmek mümkün.

Ayrıca mezarlığın arka kısmında bulunan devasa arazide, aileler için özel yapılmış anıtları, üzerlerinde isminin yazılı olduğu ve içerisine yalnızca aile üyelerinin defnedildiği anıt mezarlar da dikkat çekici.
devamını göster bana...
1866 yılında açılmıştır ve 250.000 metre karelik alanda yer almaktadır.

Milano geziniz sırasında tavsiye edilen şehrin özel alanlarından biridir. Monumental cemetery veya italyanca Cimitero Monumentale olarak bilinir. Dikkat çeken devasa anıt mezarları olduğu gibi, ziyaretiniz sırasında ölü bedenlerin duvarların arkasına koyulup bir mermerle kapatıldığı sayısız mezarı da görüyorsunuz. 1800’lerden günümüze bir çok tarihi de gözlemleyerek mezarlığın ne kadar eski ve köklü olduğunu da anlayabilirsiniz. Milano geziniz sırasında ziyaret etmeniz gereken, farklı olduğunu düşündüğüm yerlerden.


Bu mezarlar, mezarlığın girişinde bulunan dev yapının hemen altında konumlandırılmış durumda, sayısını tahmin edemediğim kadar çoklar. Yine bu mezarlarda da 1800’lerden günümüze bir çok mezar taşı görmek mümkün.

Ayrıca mezarlığın arka kısmında bulunan devasa arazide, aileler için özel yapılmış anıtları, üzerlerinde isminin yazılı olduğu ve içerisine yalnızca aile üyelerinin defnedildiği anıt mezarlar da dikkat çekici.
