#tüm sabriakin entry'leri

Merhabalar Taner. Onu Amerika’da uçsuz bucaksız yolda bisikletle giderken söyledim. niçin Avrupa gibi, Fransa gibi bildiğim yeri köy köy gezmek varken bu kadar uzağa geldim? Mesafeler o kadar uzak ki okyanusu kürek çekerek geçmeye çalışan birisini hatırladım. fırtınaya yakalandığında aynı buna benzer şeyler söylemişti. ama bu tür zorluklarla insan pişiyor yani olgunlaşıyor diye düşünüyorum. Sevgiler.
Yol insanı diri tutuyor. Bir çocuk gibi, hatta bir bebek gibi diyebilirim, duyularım aciliyor. Nasıl bir bebek sürekli başını çevirir, dikkatli bakar, dokunmak ister hatta yanan bir sobaya bile. Ben de öyle oluyorum. Belki de bundan dolayı bebeklerle ve çocuklarla çok iyi iletişim kuruyorum. Kaç kez yolumu çevirdiler ingilizce ders çalışmak için.
İlk çıkış sadece yeni bir yeri, Kütahya’yı merak ettim, 12 yaşındaydım. Sonra Tavsanli’yi merak ettim.
Sanırım meraklı olmam. Yürüyerek yada bisikletle gezerken bir sonraki yer veya köy nasıl diye merak ederim. Hep farklı seyler arar gözlerim. 12 yaşımda Kütahya’yı merak ettim.25 kurus olan okul harçlığımı simit gazoz içmeden biriktirip sabah erken kalktım, odamdaki masaya “akşama döneceğim merak etmeyin” yazıp 7.30 treniyle 75 kuruşa Kütahya’yı gezdim. Akşam Eskişehir’e döndüm. Sonra Tavşanlı için para biriktirdim komsu arkadaşım Recai’yi ikna ettim birlikte trenle gittik. Orada gördüğüm bir düğünü, at üstündeki gelini hala hatırlarım. Dönüşte Kütahya’da müzeyi gezdikten sonra parkta salıncaklara bindik ve sonra eve döndük. Annem “oğlum sen gidiyorsun bari başkalarını götürme. Bak yazık, çocuğu dayaktan öldürüyorlar” demişti. Ve ben hala meraklıyım. Sevgiler
Merhabalar Taner. Onu Amerika’da uçsuz bucaksız yolda bisikletle giderken söyledim. niçin Avrupa gibi, Fransa gibi bildiğim yeri köy köy gezmek varken bu kadar uzağa geldim? Mesafeler o kadar uzak ki okyanusu kürek çekerek geçmeye çalışan birisini hatırladım. fırtınaya yakalandığında aynı buna benzer şeyler söylemişti. ama bu tür zorluklarla insan pişiyor yani olgunlaşıyor diye düşünüyorum. Sevgiler.
Yol insanı diri tutuyor. Bir çocuk gibi, hatta bir bebek gibi diyebilirim, duyularım aciliyor. Nasıl bir bebek sürekli başını çevirir, dikkatli bakar, dokunmak ister hatta yanan bir sobaya bile. Ben de öyle oluyorum. Belki de bundan dolayı bebeklerle ve çocuklarla çok iyi iletişim kuruyorum. Kaç kez yolumu çevirdiler ingilizce ders çalışmak için.
İlk çıkış sadece yeni bir yeri, Kütahya’yı merak ettim, 12 yaşındaydım. Sonra Tavsanli’yi merak ettim.