#tüm resourceallocation entry'leri

central parktaki bankları bir miktar* bağış yaparak sahiplenmek mümkündür. bankın üzerine yaklaşık 10 cm'lik metal bir etiket asarlar ve o etiketin üzerine istediğinizi yazdırabilirsiniz.

*yaklaşık 7 bin dolar ile 25 bin dolar arası.

parkın en çok ziyaret edilen noktası john lennon'ın küçük taşlarla imagine yazılı hatırasının olduğu kısımdır.

bu imagine yazısı john lennon öldükten sonra yapılmıştır ancak ilk yapıldığında parkın içinde değil, hemen karşıdaki binanın önünde (dakota building), vurulduğu yerdedir. birçok insan burayı ziyaret ettiğinden dolayı sık sık 72. caddede trafiğin durması üzerine şehir parkın içine taşıma kararı almıştır.

parkın içinde bulunduğu alana strawberry fields denir (şarkıyı hatırlarsınız) ve bu alan eşi yoko ono tarafından tasarlanmıştır. yukarıdan bakıldığında göz yaşı şeklini andırmaktadır. sürekli gitarla john lennon şarkıları çalan insanlar bulunur.
7. avenue 59. caddedeki girişinde türklerin; 6. avenue 59. caddedeki girişinde taciklerin ve özbeklerin; 72 west girişinde, dakota binasının karşısında rusların; 5. avenue 59. caddedeki girişinde siyahilerin çalıştığı new york'un incisi, büyük, tarihi bir parktır.

yüzölçümü olarak bakarsak içine 22 tane cumhurbaşkanlığı sarayı sığdırmak mümkündür, ayrıca bugün satılsa yalnızca toprak değeri 500 milyar dolar civarındadır.
new york şehrinin manhattan adasında, 5. avenue-6. avenue, 40. cadde-42. cadde arasında bulunan sakin bir park.

sabah erken saatlerde köşedeki büfeden donut, kahve alıp yoga yapan, koşan insanların arasında hoş bir kahvaltı yapılabilir.
yürümeyi sevmeyen insanların günlük 12 dolara citibike kullanarak gezebileceği bir yerdir aynı zamanda.

kredi kartı olmayan, bundan dolayı citibike kullanamayan kişiler ise 7. avenue 58. cadde ile 59. cadde arasındaki bisiklet dükkanından bisiklet kiralayıp gezebilmektedir. dükkanın sahibi türktür ve sokaktaki aracılar yerine doğrudan dükkana giderek yarı fiyata bisiklet kiralamak mümkündür.
Merhaba ben komünizm,

100 milyondan fazla insanın ölümüne sebep oldum, benim yüzümden milyonlarca insan komünist partiyle aynı fikirleri paylaşmadığı için çalışma kamplarında ölüme mahkum oldu, hangi ülkede denendiysem o ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü bitti, hangi ülkede denendiysem bir diktatörlüğe dönüştüm...

ama olsun, onlar gerçek ben değildim, çünkü gerçek komünizm hiç denenmedi.

kapitalizm her ne kadar haksızlıklar içeren bir sistem olsa da, on milyonlarca insanı açlık sınırından orta sınıfa çıkardı ama ben daha romantik bir sistemim.

hadi bütün gücü, üretim araçlarını, hayatlarımızı dizayn etme hakkını merkezi bir hükümete verelim mi ?
new york şehrinin manhattan adasında central parkın doğu kısmına verilen addır. kesin biçimde ayrılmış olmasa da genel olarak 59. caddeden 110. caddeye kadar uzanır.

amerika birleşik devletlerinin en zengin bölgelerinden biridir ve zengin aileler yaşar.

new york şehri genel olarak demokratken, upper east side aşırı derecede cumhuriyetçidir. demografik olarak yaklaşık %80'i beyazdır. şaşırtıcı gelecek ancak bu bölgeden george bush'un seçim kampanyasına deli gibi para akmıştır.

mimariden hoşlanan insanların park avenue boyunca dizilmiş binaları görmeleri iyi olacaktır.

madison avenue 83. caddeyle 84. cadde arasındaki starbucks bölgedeki favorimdir.
Avrupa olmasa da amerikada başıma gelen bir olayı anlatmak istiyorum.

libidoları yüksek bir ürdünlü, bir türk arkadaşım gece kulübüne gidelim dediler ancak bunların ne amaçla istediğini bildiğim için gitmedem.

ürdünlü çocuk bi cinsti zaten, tam bir ortadoğu tablosu. bara kadın kovalamaya gidiyor ama akşam namazını kılmadan çıkmadı.

ertesi gün gelen haberler şöyle; türk çocuk bir kadınla sevişmeye başlıyor ancak kadın bira içtiği için her nefes alışta boğazımdan aşağı alkol girer, günah diye sağa sola tükürmeye başlamış. bunu ancak bir türk yapardı herhalde.

o günlerden beri yurt dışına çıktığım zaman edirnenin doğusuyla japonyanın batısı arasındaki coğrafyadan kimseyle arkadaşlık yapmam.

zaten geldiğim yerde yeterince orta doğulu var, sizinle mi takılacağım ?
ankara gibi dünyanın en berbat şehirlerinden birini yaşanabilir kılan bir yerdir.