koronadan dolayı homo sapiens türünün uymakla mükellef olduğu yasadır. sosyal aktiviteler asgariye indirilmiş ve bir nevi münzevi hayatına doğru geçiş hali oluşmuş diyebiliriz. sosyal bir tür olarak umarım bir an önce virüsten tüm insanoğlu olarak kurtulur ve güneşli güzel günler görürürüz.
ayrıca bu virüs sayesinde de dünyanın ortak evimiz olduğu, bilimin ne kadar önemli ve değerli olduğu, dil din renk milliyet ayrımı gözetmeden herkesin aynı ve eşit olduğu farkındalığı daha da yayılmaya başlanacağını düşünüyorum. umarım bu felaket daha güzel ve yaşanabilir, kardeşçe bir dünyanın kurulması için bir faktör olur.
İlk defa başıma gelen durumdur. Bunun orjinali şöyledir : ozan bey iyi akşamlar.efendim biz beraberken kapatmıştı tüm sosyal medya hesaplarını. ayrıldıktan sonra geçen 2 senenin ardından açılan hesaplarla beraber şu an birbirimizin ne yaptığından paylaşımlar kadar haberdar oluyoruz otomatikmen. Normali nedir bunun biliyo musun? Ozan bey iyi akşamlar... Pardon o başka bi hikâyeydi.*
birçoğu artık söylene söylene mide bulandırıcı seviyeye gelmiş olan deyişlerdir. örneğin bazıları;
- düştüm.
- .. olduğuna yemin edebilirim ama kanıtlayamam.
- yapmışımdır, etmişimdir, görmüşümdür, söylemişimdir vs.
- bu şey değil mi ya, ben?
''BTK ya da RTÜK’te Sosyal Medya Başkanlığı kurulması planlanıyor.''

--- spoiler ---
AKP'nin, sosyal medya üzerinde çalıştığı yasal düzenlemede sona gelindi. Yeni dönemde Meclis’e getirilmesi planlanan yasal düzenleme ile sosyal medyada "yalan haber yapan, yayan ve hakaret edene" Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) ceza tanımlanması yapılacak. TCK’da, "dezenformasyon ve mezenformasyon gibi yeni suçlar yer alacak.

Türkiye gazetesinden Ebru Karatosun'un haberine göre; AKP!nin hazırladığı yeni düzenlemede, sosyal medya üzerinden bir kişiye hakaret edilmesi durumunda şüphelinin üç aydan 2 yıla kadar hapisle yargılanması planlanıyor. Yalan haber yayan ve yapanların da 1 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması öngörülüyor.

Kanundaki mevcut suçlarda uygulanan artırım sebepleri sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlar için de geçerli olacak. Örneğin, TCK’nın 125’inci maddesinde kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunu işleyenlere verilecek cezanın bir yılın altında olamayacağı hüküm altına alınıyor. Ayrıca suçun ağırlığı, sonucu, kişinin konumu, sosyal statüsü ve kastı gibi kriterlerin de ceza yaptırımında dikkate alınması konusunda değerlendirmelerin yapıldığı belirtiliyor.
--- spoiler ---


kaynak