kış gününde sıcak evde duş sonrası, yeni yıkanmış nevresimli yatakta temiz pijamalarınla uykuya dalmak.
Pek gezmediğim için beyoğlu galata tarafları çok hoşuma gidiyor. Bir de Balat.
En sevdiğim yalnızlık tanımı. yalnız gezenler beni daha iyi anlar.
bugün ilk kez gitmiş bulunduğum yer. Küçüklüğümde bizi her ziyaret edişinde aile gibi hissetmeme sebep olan münir dedemi ziyarete gittim. Kendisi dedemin kuzeni oluyor. 20 gündür huzurevinde yaşamaya başlamış. Kendi isteğiyle orada bulunmadığını bilmek üzdü beni. Benim için öylesine kıymetli olan birinin son zamanlarda yaşadığı zorluklar canımı sıktı. Kendisini ziyarete geleceğimi söylediğimde telefonda gülmek ile ağlamak arasındaki o sesi öylesine yüreğimi burktu ki. Huzurevinin her zaman huzurla ilişkili olmadığını bugün çok net hissettim. Her bireyin gidip oradaki atmosferi hissetmesi lazım. Orada kendilerine ne kadar iyi baksalar da olay sadece iyi bakılmakla ilgili değil. İnsan ömrünün son zamanlarında ailesiyle bir arada olmak istiyor. Önceden ne var ki işte güzelce bakıyorlar huzurevlerinde diye düşünürdüm ama insanın bir ailesi varken öyle huzurevlerinde kalması pek keyifli değilmiş.
arabayla tek başına uzun yola giderken en sevdiğim müzikleri dinleyip akıp giden manzarayı izlemek en huzurlu olduğum an olabilir.
Evin ışıklandırmasıdır. sarı tonlarda loş ışıklar ortamı dinginleştirir.