izmir

/ 28
yaşamak istediğim şehir. bir gün oraya yerleşeceğimi biliyorum.
Foodrail sağolsun şu sıralar izmir dendiğinde aklıma direk bomba tatlısı gelen şehir
izmir'e ilk ve son gidişim 2015 zeytinli rock festivali'nden otostop ile dönerken gerçekleşti. Zaten yolun henüz başlangıcından bir çileye dönen ve 12 saat sonrasında sadece balıkesir'den izmir'e kadar gelebilmem ile sonuçlanan bu yolculuk izmir'e iner inmez çilesini ikiye katladı. izmir'e indiğimde cüzdanımdaki parayı düşürdüğümü fark ettim. sonrasında o zamanlar daha yeni yeni hayatına başlayan foodrail grubuna "arkadaşlar yanımda hiç param yok, izmirdeyim kordonda oturuyorum aşırı yorgunum birisi bana su getirebilir mi?" konulu postumu yolladım. sonrasında gruptan tanıdığım bir arkadaşım - çok sağ olsun - alsancak'ta kuzeninin çalıştığı bara gitmemi ve orada oturup istediğim kadar vakit geçirip, istediğimi tüketebileceğimi söyledi.

Buraya kadar her şey son derece iyi ilerliyordu ki, couchrail'den bulduğum bana evini açacak olan arkadaş son saniyelere yakın yan çizince - ki onun da canı sağ olsun, hayatta böyle şeyler olabiliyor. - kordonda uyumak zorunda kaldım. hava güzeldi, karşımda kordon, üstüme de geçirmişim tulumumu keyifli keyifli oturuyorum. bir ara yorgunluktan bayılmış olacağım ki, uyandığımda fıskiyeler tarafından ıslatılmakla meşguldum. izmir'de kırık fıskiyeden şikayetçi bir başkan varsa sebebi benim. (bkz: şaka şaka)

tulumun sırılsıklam olmuşluğuyla birlikte tir tir titreyerek metro istasyonuna indim. saat gece 2 -3 arasıydı. metro istasyonunun kepenklerini indirdiklerini fark edip yürüyen merdivenin makine dairesinin yanına sıcak olur umuduyla kıvrıldım. her şey yine gayet güzel ilerliyordu, az da olsa ısınmış ve konfor sıcaklığıma erişip uykuya dalmıştım.

sabahın ilk ışıklarıyla birlikte, saat tahmini 6 - 6 buçuk gibi çok sevgili güvenlik görevlisinin sırtıma vurduğu 3 orta sertlikteki tekmeyle uyandım.

güvenlik görevlisi(gg): - kalk git evinde yat.
ben: - abi evim olsa neden burada yatayım düzgün bir şekilde uyandırsana neden tekmeliyorsun?
gg: - evin yoksa izmir'de ne b.k işin var?
ben: - arkadaşımda kalacaktım işi çıktı kordonda uyumak zorunda kaldım sırılsıklam oldum...

diye dert anlatmaya çalışırken adamın ettiği küfürle tekrar büyük bir şaşkınlığa uğrayarak tekrar kime laf anlattığımı düşünmeye başladım. ve o an izmir'den uzaklaşmam ve ihtiyacım olmadığı sürece tekrar oraya uğramamam gerektiğini farkettim.

(bkz: bu da böyle bir anımdı)
Tam şuanlarda kordon çimlerde yayılmak istediğim şehir.
insanlarıyla asla anlaşamadığım ve genelde her tanıştığım izmirlinin bana kazık atmasıyla biten arkadaşlık ilişkilerimi hatırlatır.
sabah hava sogukken oglen sırıksıklam terleten "ulan hava ısındı cıkarken hırka almıyım ben" diyip soguktan donduran nadide sehir havası dışında iyidir izmir
Alsancak Kordon ilk biramı içtiğim yer. Şehre giden değişiyor
tanış olunan her ortamda +1 sebebi nefaset şehir.göğüs gererek "oralıyım" dediğim güzel şehrim.
/ 28