#tüm buraya-bakarlar entry'leri
yavaş yavaş ölenlerine güzel anlatmıştır kendileri.
yavaş yavaş ölürler
seyahat etmeyenler.
yavaş yavaş ölürler
okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.
yavaş yavaş ölürler
alışkanlıklarına esir olanlar,
her gün aynı yolları yürüyenler,
ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
bir yabancı ile konuşmayanlar.
yavaş yavaş ölürler
heyecanlardan kaçınanlar,
tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.
yavaş yavaş ölürler
aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar
pablo neruda
yavaş yavaş ölürler
seyahat etmeyenler.
yavaş yavaş ölürler
okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.
yavaş yavaş ölürler
alışkanlıklarına esir olanlar,
her gün aynı yolları yürüyenler,
ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
bir yabancı ile konuşmayanlar.
yavaş yavaş ölürler
heyecanlardan kaçınanlar,
tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.
yavaş yavaş ölürler
aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar
pablo neruda
hayatını çift olarak sürdürmeye mahkum olduğunu düşünen tiptir.
destekçileriyle cevizkıran tadında tartışmak istediğim teori.*
bir kilo demir mi ağırdır bir kilo pamuk mu
bir kilo demir mi ağırdır bir kilo pamuk mu
asıl adı yılmaz pütün olan; yazar,yönetmen ve oyuncu kişilik.
2003 yılından itibaren tüm adaylık dallarında ödülleri topladığı cannes film festivali'nde en değerli ödül olan palme d'or ( altın palmiye) 'u 2014 yapımı kış uykusufilmiyle almış ve tam 32 yıl önce yol filmiyle aynı ödülü almış yılmaz güney 'e selamı çakmış yönetmen.

Formula 1 severlerin mutlaka izlemesi gereken 2 sezonluk netflix yapımı gerçek zamanlı belgesel. Yakın bir zamanda yayınlanacak 3. Sezonda olaylı Türkiye grandprix 2020'den de hikayeler göreceğiz mutlaka.
İlk kez 70li yılların başında Küba'ya giden Amerikalı bir gazetecinin* gözünden Küba'da devrim sonrasından fidel castro'nun ölümüne kadar geçen dönemin farklı insan hikayeleriyle anlatıldığı netflix yapımı belgesel. Jon alpert ile fidel arasında zamanla oluşan dostluk ise iç ısıtan türden.
Netflix'in belgesel yapımlarında ne kadar iyi olduğuna bir başka örnek.
Diğerleri için :
(bkz: formula 1 drive to survive )
(bkz: sunderland till i die)
(bkz: cuba and the cameraman)
Diğerleri için :
(bkz: formula 1 drive to survive )
(bkz: sunderland till i die)
(bkz: cuba and the cameraman)
Böyle toplum gerçeği mi olur dediğimiz ne varsa hepsini yaşıyoruz. Kelimeler kifayetsiz, yazıklar olsun.
Başlangıçta üçleme olarak yazılmaya başlanan fakat kalan iki kitaba ne yazık ki Sabahattin ali'nin ömrünün yetmediği kitap. Oysa Yusuf ince memed olma yolunda ilerliyordu ne güzel.