bunun, toplum içinde yaygın kanaat olarak gelişmiş bir "galat-ı meşhur" olduğu fikrindeyim.

burada kendisini iyi hissetmeyen veya bir tarafı ağrıyan şahıs internetten araştırma yapmaya koyulur. burada da 5 saniyelik araştırma sonucunda ilk gördüğü hastalığın kendisinde olduğunu düşünür. bir nevi (bkz: kedi kıçını görmüş kolon kanseriyim demiş) etkisi hasıl olur.

ayrıca bu olay diğer meslekler için kullanılmaz. örneğin herkes kendisinin avukatı, tesisatçısı, marangozu hatta eczacısı olmaz/olamaz. bununla beraber 6 sene tıp tahsili yapmışçasına kendisinin doktoru olur.

şüphesiz burada son on yılda basında zirve yapan "otçullar" önemli etkiye sahiptir. bunlar depresyon hastasına sarı kantaronu, ayakları ağrıyana susam yağını ya da gözleri çapak yapana yeşil çayı neredeyse reçete yazar gibi önermektedir. daha da kritiği bu tavsiyeler dozu mg cinsinden söylenmeden verilir (bir tutam vb.) ki hastanın hastalığının şiddetinin artma ihtimali sanılandan daha kuvvetlidir!

öte yandan doktor kibri diye bir şey vardır yoktur olayın burasında değilim. şu unutulmamalı ki eğitimi almış kişi eğitime uzak kişiye/hastaya bir sebepten fırça atıyorsa ben neden fırça yedim diye hasta kendini sorgulamalı derim.

ezcümle: kendinin doktoru masalindan uyanma zamanı geldi geçiyor bile.
bir yolsuzluğu gizlemek ereğiyle, belli bir ortaklıkça kurulan ama ona bağlı değilmiş gibi, onun çalışma alanı dışında bir iş yapıyormuş gibi gösterilen ya da var olmadığı halde resmi kayıt ve işlemlerde görünen ortaklık.
yalnız adın ya da adın ve soyadın baş harfleriyle atılan kısa imza.
herhangi bir yazının bir satırbaşından öteki satırbaşına değin olan bölümü.
kimi zaman şaşırtma amacı güden, aykırı duygu ve düşünce.
Paranoya kelimesinin anlamı bir ruh hastalığıdır. Bu hastalık abartı derecede gurur ve kuşku, sanrı, güvensizlik ve bencillik ile belli olan bir hastalıktır. Paranoyak ise paranoya tutulmuş kişiler için kullanılan bir kelimedir