yıllar sonra tekrar türkçe rap dünyasına dönmeye karar vermemle, karşıma çıkan her türlü şarkıyı dinlemeye başladığım günlerde "semt işi" adlı bir şarkısına rastladım. çok iyi nakarat ve güzel beat. güzel şarkı, dinliyoruz diğer şarkılarını vira bismillah. varsa önerisi olan dm'e bakıyor olacağım
çanakkale’ye bağlı kirazlı köyü’nde siyanürlü altın aramaya izin verilmesinin üzerine ortaya çıkan durum çok acı şekildedir. verilen rakamlara göre kesilen ağaç sayısı söylenenin dört katı olup 195 bin ağaç katledilmiştir.
aynı zamanda siyanürlü arama yapılacak olmasından kaynaklı olarak da tüm doğa katledilme tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda.
umarız yetkililer bu durumu en kısa zamanda durdurup bu büyük yanlıştan dönmeye karar verirler.
aynı zamanda siyanürlü arama yapılacak olmasından kaynaklı olarak da tüm doğa katledilme tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda.
umarız yetkililer bu durumu en kısa zamanda durdurup bu büyük yanlıştan dönmeye karar verirler.

Öncelikle tinder indiriyoruz arkadaşlar daha sonra instagramda sağa sola salça olmaya başlıyoruz, kovalıyoruz kovalıyoruz ve yine kovalıyoruz.
Not: sevgilimden ayrılmadım.
Not: sevgilimden ayrılmadım.
görür görmez vurulduğum, aşık olduğum yer. sanki türkiye'den değilmiş gibi.
hasan cemalin kızı. norm enderin (bkz: mekanın sahibi) şarkısındaki diss'lerden nasibini almış, ve bence ezhel, fero ya atılan diss'den daha çok dikkat çekici bir noktadır.
şarkıdaki sözlerden anlaşılacağı üzere, kendisi norm'u kariyerini bitirmekle tehdit etmiş, ancak diss nasıl çekindirdiyse profilini bile gizlemiş.
norm da ülkenin en büyük prodüktörlerinden birine böyle bir diss atabilmesi de büyük iştir bence.
şu sıralar twitter'da rt'leyip kendi arkasına bir kitle toplamaya çalışıyor anlaşılan.
şarkıdaki sözlerden anlaşılacağı üzere, kendisi norm'u kariyerini bitirmekle tehdit etmiş, ancak diss nasıl çekindirdiyse profilini bile gizlemiş.
norm da ülkenin en büyük prodüktörlerinden birine böyle bir diss atabilmesi de büyük iştir bence.
şu sıralar twitter'da rt'leyip kendi arkasına bir kitle toplamaya çalışıyor anlaşılan.
görkemli kaybedenler olarak türkçemize kazandırılmış, Kanadalı yazar ve müzisyen leonard cohen'in ikinci ve son romanıdır.
"heartbreaker", "hit me with your best shot", "hell is for childern" ve "love is battlefield" adlı şarkılarıyla hard rock/pop rock camiasına damgasına vurmuş gençliğinde ortalığı kasıp kavurmuş, 4 kez de grammy kazanmış kadın. bir döneme damga vurmuş desem abartmış olmam.
özellikle evde yalnız bira içerken açarım "hell is for children" dinlerim bazen. çok özel, güzel şarkı
özellikle evde yalnız bira içerken açarım "hell is for children" dinlerim bazen. çok özel, güzel şarkı
madrid'de sol meydanı'na yürüyerek 5 dakika mesafede bulunan pazar.
hem göze hem mideye hitap eder.
geceye başlamak için de harika bir yerdir. bir kaç çeşit tapas, yanına da şarap alırsınız. sohbet yavaş yavaş başlar. artık kapanmaya yakın olduğu için insan sayısı azalmıştır,kalanlar size bişi ikram eder, siz onlara kendi şarabınızdan ikram edersiniz. hafif çakır keyf olup, geceye doğru diğer mekanlara geçersiniz.
hem göze hem mideye hitap eder.
geceye başlamak için de harika bir yerdir. bir kaç çeşit tapas, yanına da şarap alırsınız. sohbet yavaş yavaş başlar. artık kapanmaya yakın olduğu için insan sayısı azalmıştır,kalanlar size bişi ikram eder, siz onlara kendi şarabınızdan ikram edersiniz. hafif çakır keyf olup, geceye doğru diğer mekanlara geçersiniz.
bugüne kadar ezbere bildikleri tek parçasının eksik etek olmasına rağmen kendi zevklerine uygun olmayan kişileri (ezhel, ben fero, burry soprano) avam bir şekilde eleştiriği için bir anda adamı rap god'a çeviren cahil bir kitle var.
norm ender'in geçmişteki işlerine baktığımızda:
bugün üstat diye bahsettiği ceza, sagopa kajmer ve fuat'a sırf prim için neler söylediğini ben buraya yazmaya utanırım. merak eden şuradan dinleyebilir: norm ender - o piç de bendim
ya da buram buram cinsiyetçilik kokan eksik etek ve modern hali kaktüs gibi parçalar yapmasına rağmen hala kadın dinleyicilerinin olabilmesini de ülkedeki kadın düşmanı siyasi oluşumları destekleyen kadınların psikolojisiyle açıklayabilirim maalesef. kimse de çıkıp 12-13 yıllık parça demesin adam hala konserlerinde utanmadan bunu söylüyor: kaynak
norm ender kötü bir rapçi midir derseniz? hayır ama iyi bir rapçi de değildir. vasattır. basit kafiyelerle derinliği olmayan sözler ve basit altyapılarla 2-3 yılda bir ortaya çıkıp o anda popüler olan kimse, neyse ona sataşıp genel olarak kendi küçük yaştaki (10-20 yaş ağırlıkta) kitlesini tatmin eden bir tipti.
bu sefer sataştığı tipler sadece kendisinin değil toplumun önemli bir kısmının rahatsız olmaya başladığı tavırlara sahip oldukları için yaptığı parça bu kadar ilgi gördü ve bir anda bu kadar ön plana çıktı. umarım bunu doğru değerlendirip piyasada kalıcı olmak adına doğru adımlar atar. yoksa az önce kısa bir youtube taramasından sonra gördüğüm gibi taha özer gibi club club, beach beach gezip beyin yükünde hafif cep yükünde ağır tiplere parçalarını meze edecekse kısa süreliğine de olsa parayı bulur ama o kendini yıllardır sevdirmeye çalıştığı kitle kendisini çöp kutusuna gönderir.
en sevdiğim parçasıyla son vereyim entryme: (ironi ki bu parçada kendisi 2011'de bugün eleştirdiği autotune efektini kullanıyor.)
norm ender - çıktık yine yollara | youtube
norm ender'in geçmişteki işlerine baktığımızda:
bugün üstat diye bahsettiği ceza, sagopa kajmer ve fuat'a sırf prim için neler söylediğini ben buraya yazmaya utanırım. merak eden şuradan dinleyebilir: norm ender - o piç de bendim
ya da buram buram cinsiyetçilik kokan eksik etek ve modern hali kaktüs gibi parçalar yapmasına rağmen hala kadın dinleyicilerinin olabilmesini de ülkedeki kadın düşmanı siyasi oluşumları destekleyen kadınların psikolojisiyle açıklayabilirim maalesef. kimse de çıkıp 12-13 yıllık parça demesin adam hala konserlerinde utanmadan bunu söylüyor: kaynak
norm ender kötü bir rapçi midir derseniz? hayır ama iyi bir rapçi de değildir. vasattır. basit kafiyelerle derinliği olmayan sözler ve basit altyapılarla 2-3 yılda bir ortaya çıkıp o anda popüler olan kimse, neyse ona sataşıp genel olarak kendi küçük yaştaki (10-20 yaş ağırlıkta) kitlesini tatmin eden bir tipti.
bu sefer sataştığı tipler sadece kendisinin değil toplumun önemli bir kısmının rahatsız olmaya başladığı tavırlara sahip oldukları için yaptığı parça bu kadar ilgi gördü ve bir anda bu kadar ön plana çıktı. umarım bunu doğru değerlendirip piyasada kalıcı olmak adına doğru adımlar atar. yoksa az önce kısa bir youtube taramasından sonra gördüğüm gibi taha özer gibi club club, beach beach gezip beyin yükünde hafif cep yükünde ağır tiplere parçalarını meze edecekse kısa süreliğine de olsa parayı bulur ama o kendini yıllardır sevdirmeye çalıştığı kitle kendisini çöp kutusuna gönderir.
en sevdiğim parçasıyla son vereyim entryme: (ironi ki bu parçada kendisi 2011'de bugün eleştirdiği autotune efektini kullanıyor.)
norm ender - çıktık yine yollara | youtube