olayın şoku birkaç hafta üzerinizde kalır, durumun ciddiyetini anlayamayabilirsiniz. yediğin içtiğin ayrı gitmiyorken bir anda gelen üçüncü parti uygulamaları kankalık ivmenizi stabil kılar. sonra bir bakarsınız üçüncü kişi ‘o’ değil ‘siz’ olmuşsunuz. bu farkındalıktan sonra baktığınız her şeyin çift, sizin tek olduğunuz sorunsalı başlar, sorgulamalar devam eder. bu olaydan sonra varoluşsal sancılar çekmeniz muhtemeldir, evrenin sırrını bile çözebilirsiniz.

duygusal sağırlık ya da duygu körlüğü anlamına gelir. kişilerin hem kendi hem de diğerlerinin hislerini algılayamamasıdır.

bağımlılarının güne başlarken gerçekleştirdiği öncelikli eylemdir. derin bir uyanış, haz ve mutluluk verir.

5000 hektarlık alanıyla makedonya’da bulunan kanyon. üsküp’e yolunuz düşerse matka’ya uğramadan yolunuza devam etmeyin. yürüyüş yapın, tırmanın,kanoya binin, kanyonu keşfedin, kuşları muşları dinleyin. yürüyecek haliniz yoksa gölde tekne turu yapın, göle karşı bir şarap yuvarlayın. Bana mı denk geldi gerçekten öyle mi bilmiyorum ama matka’da çalışan makedonlar inanılmaz tatlı. o yüzden muhakkak sohbet edin çoğu türkçe biliyor. en sonunda birlikte şarkı-türkü söylemeniz çok kuvvetli bir ihtimal.

carl sagan'ın kitabıdır. Orjinal adı The Demon-Haunted World/Science as a Candle in the Darktır. 1995 yılında yazılmış ve carl sagan bu kitabında bilimsel yöntemin öneminden bahseder, bilim dışı yöntemlere de kibarca söver. dünyadaki bilgi kirliliği, nasıl düşünmemiz gerektiğini filan anlatır. Bu kitap, tübitak yayınları tarafından türkçeye çevrilmiş, basılmıştır. Fakat 2004 yılından sonra basımı yapılmamıştır. şuanda, kitaba ancak ikinci el olarak sahip olabiliyoruz. yanlız türkiyede her nadir bulunan şey gibi, pahalı. bu kitap şuan basılmadığı için 100-150 lira bandında satılıyor sahaflarda. insanın verirken içi acıyor resmen. bendeki kopyasında, 13 sayfalık bir eksik vardı, sanırsam basım hatası. o eksiği de ebooktan okuyarak telafi etmiştim.

28 ocak 1986'da nasa'nın kalkışından 73 saniye sonra havada infilak etmiş uzay mekiği.

hava şartlarından dolayı kalkışı bir çok kez ertelenen, içerisinde yüksek donanımlı 1'i ilk uzay öğretmeni olacak (christina mcauliffe) , uzaydan canlı dersler yayınlayacak olan 7 astronotun bulunduğu uzay mekiği patlayarak atlantik okyanusu'na düşmüştür. tüm araştırmalara rağmen astronotların naaşlarına ulaşılamamıştır.

5 aylık devlet araştırması sonucunda katı kayıt deposundaki contaların soğuk hava nedeniyle problem yarattığına, yanlış kararlardan dolayı patlama olduğuna karar veriliyor. nasa da kalkışa izin veren kayıtlar sorumlusu genel müdürlüğe terfi ederken uçuşun bir gece öncesi bu kalkışın gerçekleşmemesi gerektiğini söyleyen mühendis roger boisjoly istifa ediyor ve psikolojik problemler yaşıyor.

konu ile ilgili national geographic'in belgesellerinden daha detaylı ve kapsamlı bilgilere ulaşabilirsiniz.

bir çok kaynakta bu kazının kurmaca olduğuna dair akla yatkın ve akla asla yatkın olmayan bir sürü teori de mevcut.

detaylı araştırmalar dilerim, belgesellerinden mahrum kalmayın

kaybolmuş ülkedir. gittiğini iddia edenler olduğu gibi uzaylıların memleketi olduğunu söyleyenler bulunur. türkiye’den atlantis’e açılan gizli geçitler ve kapılar bulunduğunu duymuşluğum bile var. gerçekle masalı karıştıran bu kıta garip bir şekilde merak uyandırıyor. yalan yok, yakın zamanda ‘kaybolanı en ucuza biz gezdiriyoruz!’ sloganlı atlantis turları görmek isterim.

Milyonu aşkın insanların hayatlarına dokunan bir topluluğun bir parçası olduğunuzu belirten bir sıfat.

*avrupa’da trenle sürekli seyahat eden kişiye verilen isim.
*faydalı bir gezgin.

Reisi cumhurumuzun Türkiye ve İstanbul'da mutsuz olan insanlar için söylediği bir sözdür.

ahan da link.

amerikalı şair ve yazardır. sırça fanus romanında kendi hayatını kaleme almıştır. çocuk hikayeleri ve şiirler de yazmıştır. 2 çocuk annesi tek evlilik yapmış, çocukluğundan beri psikolojik problemler mücadele etmiş bir yazardır. babasının ölümünden gelen nevrotik sancıları asla yakasını bırakmamış, gördüğü elektroşok tedavileri, edebiyat alanındaki başarı kaygısı, kocası tarafından defalarca aldatılması ve umutsuz ruh hali onu intihara süreklemiştir. bir sabah çocuklarına kurabiye ve süt verdikten sonra tüm kapıları sıkıca kapatmış hava geçişlerini engelleyecek şekilde kapatmış ve kafasını mutfaktaki gaz fırının içine sokarak intihar etmiştir.

acısını, sancısını, sevgisini ve umutlarının kırılışlarını kalbimde sancıya sancıya hissettiğim yazar. çok özel bir kadın. çok okunmalı çok araştırılmalı.

iyi ki geçtin dünyadan esther, seni çok seviyorum.