bir nevi çekim yasası, düşündüğün şeyi kendine çekersin der. her sey enerjiyle ilgili der. bu yüzden beynini ve en önemlisi kalbini sadece olmasını istediğini şeylerle sınırlayıp, olmasını istemediğin seylerin neden olmayacağı ihtimalini dahi bilmemen, kendine unutturman gerekir.
                    
                    
                
                        kültürümüzde geyik kutsaldır. insanların doğru yolu bulmasına rehberlik eder. yaralı geyik, dünyadaki dengenin bozulduğuna delalet eder. son zamanlarda cok karşılaştık, hayırlısı diyelimm
                    
                    
                
                        bir bina enkazının altından cıkmıs ibadethane...yaklasık olarak yerin 5 metre altında, hatay'ın zaten her yerinde tarihi yapılar ve eserler var. korunması gerekirken ziyan edildi her tarihi mirasımız. neyse..  ne var ki her yeni bilgiyle de arkeolojiye olan ilgim artıyo
                    
                    
                
                        Hala ölmediği ve kaçırıldığı düşünülmektedir. Bir dizi estetik ameliyat olduğu içinde tanınması imkansız olarak düşünülüp mezarının açılması istenmiştir. Açıkçası hapishane de Çince çalışan birinin ailesi de bu kadar zenginken büyük bi’ buhrana kapılıp intihar edeceğine inanmıyorum. Zira cezaevlerinde rahat rahat poşet ve ip kullanımına izin verilmiyordur. (hem de gözler bu kadar üstündeyken) Öyle olsa çoğu mahkum intihar ederdi herhalde. Veya kaçırılacak ve adalete teslim edilmesine izin verilmeyen bir çocuğun ailesi tarafından (anneannesinin sanırım onu savunduğu bir videoyu izlemiştim) suçlu bulunup harabe ve bağımsız bir mezarda yatmasına göz yumacaklarını da sanmıyorum. Her neyse işte. Yatmıyor kafaya, belli ki cem garipoğlu da yatmıyor...
                    
                    
                
                        Zeytinburnu'nda bulunan kafe & etkinlik mekanı. az önce 19.yy'da osmanlı imparatorluğu döneminde mühimmat üretimi için kullanıldığını öğrendim. keyifle vakit geçirebileceğiniz bi' yer
                    
                    
                
                        geçtiğimiz günlerde "kaplumbağa terbiyecisi" eseri hakkında bir detay araştırırken  sarayda neden kaplumbağa var öğrendim* malum, eskiden sular bentler aracılığıyla bir yerden başka bir yere aktarılıyordu. bentlerin üstleri açık. pek çok böcek larva bıraktığı için de tehlikeli. kaplumbağaları bentlere bırakırlarmış ki bu larvalarla beslensinler. tüm larvalar kaplumbağalar tarafından yendiği için sular tertemiz olurmuş. bu nedenle de sarayda kaplumbağa eksik olmazmış.
                    
                    
                
                        abi şaka mısınız? bildiğimiz pazardan alınan muzu tamir bandıyla duvara yapıştırmış 6.2 milyon dolara enayinin birine kakalamışlar. bir anlamı varmış, e tamam gördüğünde anlamını bulduysan üstüne düşündüysen görevini tamamlamışsın demektir. hadi ille de evimde olsun diyorsan çok beğendiysen git al malzemeleri kendin yapıştır .d resmen show ya, tron'un kurucusu Justin eseri yapan Maurizio cattelan'ı gündem yapmak, parlatmak istemiş de sanki 'kank sen onu bana gönder tam 6 milyon dersek inandırıcı olmaz 6.2 milyona satmışız gibi haber yaptıralım' demiş gibi. beni de konuşurlar /  win-win
                    
                    
                
                        Oldum olası nefret ettiğim bir atasözü, doğrusu da böyle değilmiş zaten ama erkeklerin gevrek gevrek bu atasözünü söylemesi o kadar iğrenç geliyo ki bana. Misal “kocamın erkek kardeşinin çükü baldan tatlıdır” diye bir atasözü olsa kız arkadaşından/ karından bu atasözünü ağzını yaya yaya gülerek söylediğini işitsen olur mu ?? bence olmaz. Hayatındaki insanın kardeşi üzerinden art niyet barındırdığını düşündüğün bir sözü söylemek ancak düşük iq lu, am salak, ciddiyetsiz bir adamın yapacağı şeydir. Dediğim gibi oldum olası beni geren hoşlanmadığım bir atasözü olduğundan mütevellit değinmek istedim değindim
                    
                    
                
                        sıklıkla seyahat edenlerin yoldaşı modern radyo "podcast". benim için türkiyedeki kraliçesi nilay örnektir. kendisi okumaktan, araştırmaktan asla vazgeçmeyen, çok meraklı "bilgisever" bir kişiliktir. ben kendisini türkmax gurmede yaptığı şehirli sofralar programıyla tanımıştım. fakat sonradan öğrendim ki kendisi aslında oldukça donanımlı bir gazeteci. yaptığı programı dinlerken o gazetecilik tınısını hemen alıyorsunuz zaten d:
hayranlığım storytel de "her umut ortak arar" kitabını dinleyerek başladı. sonrasında "nasıl olunur?" podcast serisiyle tanıştım ve bir daha dinlemekten vazgeçemediğim birkaç isimden birisi oldu podcast dünyasında. bu seride alanında uzman kişileri konuk ederek "nasıl olunur?" diye soruyor ve konukla birlikte işin süreçlerini konuğun da hikayesiyle birleştirerek konuşuyorlar. oldukça kafa açan, bilgilendirici bir seri. hiç ilginiz olmadığıı düşündüğünüz konularla ilgili merak sahibi ediyor insanı. 100/100 tavsiyedir. nasıl olunur?
ve bu sene eşi sinan hamasarılar ile başladıkları "yemekte bile yemek konuşuyoruz" serisi, adından da anlaşılacağı üzere. yemek kültürünün konuşulduğu bir seri ve hepimiz için tanıdık bir durum d: hemen her kültürde varolan yemek yerken bile başka yemeklerden konuşma gerçeği d: yemek yemeyi, yapmayı, kültürünü seven ve merak eden biriyseniz kesinlikle dinlemenizi tavsiye ederim. yemekte bile yemek konuşuyoruz
bu iki seriye de storytel, spotify ve youtube üzerinden ulaşabilirsiniz. keyifli dinlemeler d:
                    
                hayranlığım storytel de "her umut ortak arar" kitabını dinleyerek başladı. sonrasında "nasıl olunur?" podcast serisiyle tanıştım ve bir daha dinlemekten vazgeçemediğim birkaç isimden birisi oldu podcast dünyasında. bu seride alanında uzman kişileri konuk ederek "nasıl olunur?" diye soruyor ve konukla birlikte işin süreçlerini konuğun da hikayesiyle birleştirerek konuşuyorlar. oldukça kafa açan, bilgilendirici bir seri. hiç ilginiz olmadığıı düşündüğünüz konularla ilgili merak sahibi ediyor insanı. 100/100 tavsiyedir. nasıl olunur?
ve bu sene eşi sinan hamasarılar ile başladıkları "yemekte bile yemek konuşuyoruz" serisi, adından da anlaşılacağı üzere. yemek kültürünün konuşulduğu bir seri ve hepimiz için tanıdık bir durum d: hemen her kültürde varolan yemek yerken bile başka yemeklerden konuşma gerçeği d: yemek yemeyi, yapmayı, kültürünü seven ve merak eden biriyseniz kesinlikle dinlemenizi tavsiye ederim. yemekte bile yemek konuşuyoruz
bu iki seriye de storytel, spotify ve youtube üzerinden ulaşabilirsiniz. keyifli dinlemeler d:

