into the wild

/ 11
1996 yılında hayatını "magic bus" adlı otobüste kaybeden efsanevi gezgin christopher mccandless anısına 2007 yılında çekilmiş film. aynı zamanda mccandless tarafından yazılmış kitap. film müziklerinin bir çoğunu [url http="https://www.youtube.com/watch?v=9oQdkU3wtEI&list=PL4751B5EA5A55206C" title="eddie vedder"] yapmış.

toplum baskısından kaçan ve yeni düzen arayan bir bireyin yolculuğu boyunca "dönüm noktası" sayılabilecek anılarını derlemiş filmde; christopher'in etkilendiği kitaplardan, vazgeçtiği yaşam tarzından, doğaya döktüğü göz yaşından ve mutlu kabul ettiği ölümünden bahsetmekte. kendisine alexander supertramp ismini veren (bkz: süperberduş) gezgin ölmeden önce geriye şu sözleri bırakmış:

"mutlu bir hayat yaşadım ve bu yüzden tanrı'ya müteşekkirim."
İnsanın hayatı sorgulamasına sebep olabilecek filmlerden.
Halen daha izleyemediğim filmler listesinde yer alan seyahat temalı film.
nam-ı diğer alexander supertramp gerçek ismiyle christopher johnson mccandless'in hayatını etraflıca anlatan filmdir. yönetenliğini büyük hayranlık duyduğum, milk filminde de şahane bir işe imza atmış olan sean penn yapmıştır. süperberduş beni gezgin ruhu ve maceraperestliğinden çok topluma yaklaşımı, ahlaka bakış açısı, aileyi ve yaşam alanını sorgulaması ile etkiledi; bir kız kardeşin ağzından hikayenin anlatılması ise hepten içime dokunan noktalardan oldu.

sevgi temelli şeyleri izlemeyi, okumayı çok seviyorum; bu içlerinde belki de en iyisiydi. karşılaştığımız her insanın bir hikayesi vardır ve biz her zaman o hikayeye dokunamaya biliriz bu özel bir yetenektir, alex dokunduğu herkesin bütün hikayelerini sarıp sarmalıyor.

ah yeter, çok ağladım, çok düşündüm, daha çok da yazacağım ama şimdilik onun bir sözüyle sonlandırayım:
"mutluluk sadece paylaşında gerçektir"
ve gökyüzü yine çok güzeldi.
bu filmi izledikten sonra yollara düşmeye karar vermiştim ve yine bu film sayesinde cesaretlenmiştim.

ben ne yapıyorum, ne için yaşıyorum sorularını kendinize sorduran bir film.
Şu filmi izleyip bir ben gaza gelmedim sanırım
Spoiler



Filmin sonunda adam ölünce "Alaska'ya verilecek ömür yok bende, başlarım yolculuğuna" tarzı bir tepki oluşmuştu. Yani bir yere gitmek güzel de, ölmeye gerek yok dhdn
içinde bulunduğumuz düzene başkaldıran insan olmanın farkına varan ve birçok gezginin ilham kaynağı olan kült film
yaklaşık 4-5 kere izlediğim ama artık sıkıldığım film.
kafa dağıtır tavsiye edilir,şahsen bu şehir hayatında özenilen yaşam biçimidir.
başarılı bir film. doğa sporlarında ilk kural "doğa ile rekabet edilmez. doğaya uyum sağlanır". tıpkı dalga sörfü gibi. dalgalara karşı gelmek yerine onlarla anı yöne giderken eşit ivme ile yanında durmanız gerekir. bu durumu çok iyi özetleyen ve sonu bir hayli üzücü bir yapım.
/ 11