evliya çelebi
osmanlı döneminde nam salmış bir türk gezginidir. anılarını ve deneyimlerini (bkz: seyahatname) adlı eserinde toplamıştır.
(bkz: 1500. entry)
Evliyacık çok yaramaz bir çocukmuş. Babası dindar hatta alim seviyesinde denilecek bir adam. Oğlunun hep bir medresede müderris ya da bir camide hoca olmasını istermiş ama bizim evliya'nın kanı hızlı akıyor, topukları sürekli karıncalanıyormus. Ancak babası sokağa bile çıkmasına izin vermiyormuş. Ne yapsın 'evliya' bakmış olacak gibi değil çalışmış çabalamış çelebi olmuş. Yani kırk ilim sahibi... Çelebi olunca da arkadaşlarının gazıyla -özellikle hezarfen çelebi- bir oyun etmeyi planlamışlar. Bunun gezip tozmasına izin vermeyen babasına bir Ali Cengiz kumpası kurmuşlar. Gitmiş bir gün ahi çelebi camîne yatmış uyumuş. Sonra sabah kalkmış koşa koşa babasının yanına varmış. Demiş ki "baba baba ben bir rüya gördüm peygamber efendimiz bana şefaatçi olacaktı ama yanlışlıkla seyahatçi olmamı istedi. Artık yolcudur Abbas bağlasan durmaz. Emir büyük yerden." Böylece seyyah-ı alem olana kadar gezmeye başlamış.
17. yüzyılın önde gelen gezginlerindendir. Dile kolay dönemin şartlarında elli yılı aşkın süreyle gezmiştir. gördüklerini ise seyahatname adlı eserinde toplamıştır.
1611 yılında İstanbul’da doğmuş, 71 yaşındayken kahire’de ölmüştür.
1611 yılında İstanbul’da doğmuş, 71 yaşındayken kahire’de ölmüştür.