bütün ömrünü tek şehirde geçirmek

Doğduğun yerden başka bir şehire gitmemek, doğduğun yerde ölmek.. yok değil var böyle insanlar.

Özellikle hunharca parası olup yaşadığı şehirde mal mülk almaktan başka harcaması olmayan ve o şehirde ölüp giden tiplere acayip tav oluyorum.
sanırım izmir benim için bunlardan biri olabilir ya da çanakkale. özellikle çanakkale tarihi, doğası, insanı tam bir kaos ve savaş şehri ama bi o kadar sakin.

neden savaş şehri çünkü hangi ilçesine giderseniz gidin, hangi sokağına girerseniz girin, mutlaka kurtuluş savaşından bir iz bulacaksınız. ne zaman türklük, milliyetçilik, çanakkale türküsü duysam burnumun sızım sızım sızlama sebebi.
Hayatın kuralı bu
ne kadar uzağa gidersen git
başladığın yere dönersin sonunda

Ne kadar değişirsen değiş,
nerede mutlu olduysan
hep oraya çevirirsin kafanı

Ne kadar terbiye etsen de
susturamazsın içindeki canavarı

Nereye gidersen git
şunu unutma,
herkes gün olur
evine geri döner...
küçük şehirdeysen aşağılık kompleksi, büyük şehirdeysen yüksek ego gibi hastalıklara sahip olabilirsin. birkaç farklı yerde en az 1 yıl geçirmek insana birçok şey katar.
Daha ilginç bir ekleme yapalım. Bir kaç ay yaşama fırsatı bulduğumuz Avrupa şehirlerinde, orada yaşayan ve çoğu ilk nesil olarak giden bazı vatandaşlarımızın bırakın şehiri, neredeyse mahallelerinden bile dışarı adım atmadıklarını gördük. Üstelik bu durumla övündüklerine de ayrıca şahit olduk.
Bizce bu nokta sözün bittiği yerdir.